27
Temmuz
2024
Cumartesi
SİYASET

Deniz Baykal, Hakkari'de

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal, Şemdinli ve Yüksekova ilçelerinde yaptığı incelemelerin ardından helikopterle Hakkari'ye gelerek Belediye Başkan Vekili Bişar Mavigöz'ü makamında ziyaret edip, burada sivil toplum örgütleriyle görüştü.

Belediye Başkan Vekili Bişar Mavigöz'ü ziyaret sırasında bir konuşma yapan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, son dönemde yaşanan olaylar dolayısıyla üzüntülerini bildirerek, 'Geçmiş olsun' dileğinde bulundu.

Baykal, "Bir daha böyle olayların yaşanmaması için hep birlikte gerekenleri yapmalıyız diye düşünüyoruz. Yaşanan olaylar dolayısıyla bu memleketin hukuka saygısı olan, demokrasiye inanan, insan haklarına değer veren bütün insanları üzüntü içerisindedir. Olayların aydınlığa kavuşturulması gerektiğine inanıyoruz.

Bu konuda kamuoyumuzun yakın ilgisini ortaya koyuyoruz. Gerçeklerin ortaya çıkmasına ve böyle olayların ülkemizde yaşanmamasına yardımcı olmak istiyoruz. Bu duygular düşünceler içerisinde buradayız. Bir daha artık böyle olaylar olmasın, bu son olsun. Bunun gereğini bir an önce yapalım. Görevliler gerçekler ortaya çıksın adalet yerini bulsun yaklaşımı içindeler. Biz de bu yaklaşımı paylaşıyoruz ve umarım herkes gereken dersi almıştır. Toplumun, kamuoyumuzun hepimizin bu ilgisi, bundan sonra benzer girişimler karşısında caydırıcı olacaktır, olmalıdır. Buna hizmet etsin istiyoruz. Bu duygularla buradayız" dedi.

Baykal, yaptığı konuşmanın ardından bölgede yaşanan olaylarla ilgili belediyede bulunan sivil toplum örgütleri temsilcilerini dinledi. Burada bir konuşma yapan Hakkari Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Şube Başkanı Necibe Güneş'in açıklamaları Deniz Baykal'ı kızdırdı.

Necibe Güneş'in "Gelişinizi biraz gecikmeli olarak buluyoruz" sözlerine karşılık Baykal, "CHP heyetinin buraya üçüncü gelişidir" şeklinde cevap verdi.

"ADİL OLMAK DURUMUNDASINIZ"
Güneş, yaptığı konuşmada ilde bugüne kadar 21 patlama meydana geldiğini ifade etti. Güneş, "Bu kadar istihbarata rağmen failler bulunamadı. Sivil toplum örgütleri olarak, faillerin bulunması için Vali beyle aylarca bunun mücadelesini veriyorduk. Ancak maalesef 22. bomba Şemdinli'de patladı. Sivil toplum örgütleri olarak başbakanın 'Kürt sorunu var' ve 'Sonu nereye kadar giderse gitsin, nereye kadar dayanırsa dayansın biz kesinlikle kimseyi affetmeyeceğiz' açıklamalarına destek verdik. Fakat muhalefet partisi olarak bu tür destek anlamındaki açıklamaları sizlerden de bekliyorduk" dedi.

Bunun üzerinde Güneş'in konuşmasını kesen Deniz Baykal, "Şimdi o ayırımı gözetelim. Benim şahsen ve CHP'nin ve bütün temsilcilerimizin çok kararlı ve net bir tavrı olmuştur. O tavır aynen devam etmektedir. Dikkatinizi çekerim, adil olmak durumundasınız. Aynı şekilde düşünmüyor olabiliriz. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir. Ülke sorunlarına yönelik sizin anlayışınızla benim anlayışım farklı olabilir.

Bu çok doğaldır. Sizin anlayışınızı da ben saygıyla karşılarım. Ama olaylar, vakalar karşısında gerçekçi olmak durumundayız. Bu yaşanan olayların aydınlığa kavuşturulması gerektiği konusunda CHP'nin hiçbir görev ihmali olmamıştır. Bu konuda bir tereddüt yansıtacak değerlendirme yapmanız, inandırıcılığınıza çok ciddi bir zarar verir" şeklinde cevap verdi.

Güneş'in, "Parti olarak da Esat Canan yalnız bırakıldı, biz buna inanıyoruz" sözleri üzerine Baykal, "Bu kimin kanaati?" diye sordu. Güneş'in "Genel kanaat" cevabından sonra Baykal, toplantıda hazır olan Esat Canan'ı göstererek, "Esat Bey burada" dedi. Bunun üzerine Esat Canan ise "Hayır yalnız bırakılmadım, sayın genel başkanım bana sahip çıktı. Onu ben size söyleyeyim o doğru değil. Belki yanlış bir anlaşılma vardır" dedi.

"POLİTİKAYI ETNİK KİMLİK İÇİN YAPMIYORUZ"
Sivil toplum örgütü temsilcilerini dinleyen Deniz Baykal, daha sonra etnik kimlik değerlendirmesine de değindi. Baykal bu konuda şunları söyledi:

"Herkes böyle düşünmüyor, bazıları kendi kimliğine dayalı olarak bir ayrışma planlaması içindedir. Bunun açık ilanları yapılmıştır. Bunun deklarasyonları ortadadır. Gerekleri yerine getirilmiştir. O doğrultuda çalışmalar yapılmaktadır. Bunları biliyoruz. Bunlara inananları, böyle bakanları ben saygıyla karşılıyorum. Ama katılmıyorum. Bunun yanlış olduğunu biliyorum.

O nedenle bizim Türkiye'de etnik kimliğe bir siyasi ayrışmayı sakıncalı gören, ama etnik kimliğe saygıyı da temel alan bir anlayış içinde götürdüğümüz politikaya herkesin saygı göstermesi gerektiğini düşünüyorum. Bu politika HADEP'in bekleyişine cevap vermeyebilir. Bu politika PKK'nın politikasına KONRA/GEL'in politikasına cevap vermeyebilir. Bu da çok doğaldır. Biz ayrı bir partiyiz. Biz Cumhuriyet Halk Partisi'yiz. Biz CHP olarak politikayı bir etnik kimlik için değil, herkes için yapıyoruz.

Bütün bu bölge için herkesin etnik kimliğini de esas alarak yapıyoruz. Amacımız ayrışma değil. Ayrışmaya giden yolun önünü açmak değil. Kardeş kavgası değil. Biliyoruz ki bu ayrışma yaklaşımları Türkiye'de çok tehlikeli bir kardeş kavgası başlatır. Bu kardeş kavgası çok büyük acılara yol açar. Bunu birileri planlıyor olabilir, dünya da kendi hesabına uygun görmüş olabilir. Ama bizim işimiz onlara alet olmak değildir. Buna herkesin dikkat etmesi lazım."

Baykal, belediye çıkışında kendisini bekleyen bazı vatandaşlar tarafından önce yuhalandı, daha sonra ise "Deniz Baykal" sesleriyle alkışlandı. Belediye ziyaretinin ardından Valiliğe geçen Baykal, Vali Ayhan Nasuybeyoğlu'nu makamında ziyaret ederek, bölgenin sorunları hakkında bilgi aldı. Yapılan görüşmenin ardından Vali Nasuhbeyoğlu, Baykal'a ters lale çiçeğinin üzerinde bulunduğu bir kitapçık ile Hakkari'yi tanıtan bir CD hediye etti. Baykal, daha sonra helikopterle Van'a geçti.

.
Yayın Tarihi : 8 Aralık 2005 Perşembe 21:25:17


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?