Afyonkarahisar Valisi Muzaffer Dilek, Frig Vadisi Turizm Kuşağı Projesi kapsamındaki çalışmalar sırasında, kültür ve tabiat varlıklarına karşı acımasız bir tahribat yapıldığının tespit edildiğini söyledi.
Vali Muzaffer Dilek'in girişimleri sonucu tamamı gün yüzüne çıkartılan Frig Vadisi'nin, define avcıları tarafından talan edildiği ortaya çıktı. İHA'ya açıklamalarda bulunan Vali Muzaffer Dilek, önceden gözlerden uzaktaki kültür varlıklarına yapılan katliamların, günümüzde göz önündeki kültür varlıklarına karşı artan sayılarla acımasız bir biçimde devam ettiğini kaydetti. Kültür varlıklarını elde etmek isteyenlerin, maddi imkanlarını bu yönde sınırsızca kullandığına dikkat çeken Vali Dilek, "Özendirici olan bu durum, gariban edebiyatına sığınan bir takım insanların bir şeyler bulup zengin olma arzularını kamçılamaktadır. Zengin olma hayaliyle tutuşan bu kişilerin gözleri, ana kayanın içinde bile hazine arayacak kadar körleşmekte, kaya anıtlarını, kaya mezarlarını dinamitlerle patlatarak tahrip etmelerine neden olmaktadır. Bu kişiler höyüklerde de tabakalaşmayı yok edecek kadar büyük ölçüde kaçak kazılar yaparak tahribatlarını sürdürmektedirler" dedi.
Kültür ve tabiat varlıklarına karşı girişilen tahribatların nedenlerinden birisinin de eğitim eksikliği olduğunu vurgulayan Vali Dilek, "Ancak bu eğitimin sadece okumak ve yazmak ile olduğunu düşünmek de yanlış olacaktır. Toplumda okuma yazma oranı her geçen yıl daha da artmaktadır. Bu durumda eğitimli insanların çoğalması ile tahribatların azalması beklenmelidir. Ancak durum tam tersinedir. Tahribat artmaktadır. Öyle ise tahribatın nedenini sadece eğitim olarak düşünmek yanlıştır. Eğitimden anlaşılması gereken kültür ve sanat bilincinin verildiği eğitimdir. Ne yazıktır ki, son zamanlarda gözlemlenen kültürel yozlaşma, kültür varlıklarının insanlığın ortak mirası olduğunu unutturmuş, gelecek kuşaklara aktarılması gereken kültür varlıklarının tahrip edilme sıklığının artmasına neden olmuştur. Sanata yönelik derslerin geçmiş dönemlerde önemini yitirmesi ve öğrencilerin girdikleri sınavlarda kültür ve sanat soruları ile karşılaşmamaları da kültür ve sanatın önemli olmadığı düşüncesini pekiştirmektedir. Bu nedenle kültür eğitim ve etkinliklerinin çocuklara yönelik olarak artırılması gelecekte oluşacak tahribatların şimdiden önlenmesi bakımından büyük önem arz etmektedir" dedi.

"DOĞAL GÜZELLİKLER KORUNACAK"
Tahribatın önlenmesinde kültür varlıklarının bilimsel çalışmalarla incelenmeleri, koruma altına alınmaları, sonuçlarının yayınlanarak hizmete sunulmasının da önemli olduğunu ifade eden Dilek, "Teknik personelin yetersiz olması, tespit, tescil ve bilimsel yayınların yapılamaması sonucunda kültür varlıklarının gizemli bir şekilde kalmalarına, mahzun bir biçimde yüzyıllardır hatta binlerce yıldır beklerken günün birinde gözü dönmüş canilerden birinin hedefi haline gelmelerine sebep olmaktadır. Bu nedenle tahribatın önlenmesi için araştırmacıların çalışmalarına olanak sağlanması tahribatların azalmasında etken olacaktır" diye konuştu.
"Frig Vadisi'nin bazı bölümlerinde işlenmesi kolay taşların varlığı, geçimini taş ocaklarından ve taş işçiliğinden kazanan insanların doğaya zarar vermelerine neden olmaktadır" diyen Afyonkarahisar Valisi Muzaffer Dilek, şunları kaydetti:
"Bölge insanının farklı geçim kaynaklarına kavuşturulmaları ile vadinin jeolojik yapısından kaynaklanan doğal güzelliklerinin korunması sağlanacaktır. Çalışmalar sırasında bitki dokusunun da tahrip edildiği gözlenmektedir. Gerek ısınmak, gerekse arazi kazanmak amacıyla yapılan bu tahribatlar için de önlem alınması gereklidir. Kadastro çalışmaları yapılacak alanlarda öncelikle orman ve diğer bitki dokusunun mevcut durumlarının tespit edilmesi hayati önem taşımaktadır. Frig Vadisi'nde tahribat olmasında bir başka etken de kültür ve tabiat varlıklarının korunması noktasında yeterli güvenlik personeli, araç ve gerecin olmamasıdır. Kültür ve tabiat varlıkları binlerce yıldır tahrip edilmektedir. Bunun kısa sürede değişmesini beklemek doğru olmayacaktır. Öyle ise güvenlik bakımından eksikliklerin ortadan kaldırılarak korumanın en üst düzeye çıkarılması çok önemlidir. Unutulmamalıdır ki, kültür varlıklarını korumayan ulusların günümüzde oluşturacakları kültürün de gelecekte yok edilmesi konusunda konuşma hakları olmayacaktır. Din, ırk veya benzer gerekçelerle yapılan tahribatların ise bir gün bu tahribatları yapanların milletlerine ait kültürel dokuya da zarar verme noktasına geleceğini ön görmek yanlış olmayacaktır."