18
Mayıs
2024
Cumartesi
KÜLTÜR/SANAT

'Türkiye, tüm dünyaya hoşgörü dersi veriyor'

İzmir'in Aliağa İlçesi'nde düzenlenen 16. Uluslararası Kültür ve Sanat Festivali etkinlikleri çerçevesinde, Türk dünyasının dünyaca ünlü edebiyatçı ve düşünürlerini biraraya getiren 'Hoşgörü ve Barış' konulu panelde, Türk dünyasının her konuda birbirine sahip çıkması ve ortak kültürünü koruması gerektiği vurgulandı.

Tüpraş Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonu'nu dolduran yüzlerce vatandaş, dünyaca ünlü Kırgız yazar Cengiz Aytmatov, Anar Rzayev, Prof. Dr. İskender Pala, Ramil Sahiboğlu Hasanov, Mümin Tahir ve Dışişleri eski Bakanı Yaşar Yakış'ı büyük beğeniyle dinledi. Dışişleri eski Bakanı Yaşar Yakış'ın yönettiği panelde ilk konuşmayı dünyaca ünlü Kırgız yazar Cengiz Aytmatov yaptı.

Orta Asya Türk Cumhuriyetleri'nin bağımsızlığa kavuşmasının ardından en büyük destekçisinin Türkiye olduğunu ifade eden Aytmatov, Türkiye'nin kendileri için son derece önemli olduğunu kaydetti. Küreselleşmenin tüm dünyayı her bakımdan etkilediğine değinen Aytmatov, bu olgunun hem iyi hem de kötü sonuçları bulunduğunu söyledi. "Küreselleşmenin sonucu olarak burada sizinle birlikte konuşabiliyorum" diyen Aytmatov, buna karşılık Türk devletlerinin kendi öz kültürlerini mutlaka korumaları gerektiğinin altını çizdi. Türk dünyasına ait olan dini ve medeni özelliklerin mutlaka korunması gerektiğine işaret eden Aytmatov, "Örneğin, herhangi bir Türk devletinde bir film çekildiği zaman buna tüm Türk devletleri sahip çakmalı. Böylece Türk sineması gelişir. Bunun gibi dünyadaki Türk devletleri her alanda birbirlerine sahip çıkarlarsa ortaya muazzam bir güç çıkar. Kendimizi, kim olduğumuzu, özümüzü ortaya koymalıyız. Türk devletleri, Türk halkları olarak birlikte olmamız gerekiyor" diye konuştu.

Panelin bir diğer konuşmacısı Prof. Dr. İskender Pala ise ağırlıklı olarak 'hoşgörü ve müsamaha' üzerinde durduğu konuşmasında, her iki olgu arasındaki farkı ortaya koydu. Divan şiirinden 'hoşgörü ve müsamaha' örnekleri sunan Pala, "Aşık, sevgilisine karşı mutlak bir hoşgörü içindedir. Ama aynı aşık bir rakip söz konusu olunca müsamahayı bir kenara bırakır" diye konuştu.

Azerbaycan Milletvekili ve Kültür Komisyonu Başkanı Anar Rzayev, "Aziz kardeşlerim" diyerek başladığı konuşmasında, Türk dünyası arasındaki ilişkilerin yeterli düzeyde olmadığına işaret ederek, "Keşke bizleri bağlayan ipler tamamen kopsaydı, o zaman belki birbirimize daha yakın olurduk" dedi. 11 Eylül terör saldırıları sonrası dünyada İslam'a bakışın değiştiğini ileri süren Rzayev, "Bizler, her gittiğimiz toplantıda, konferansta ve panelde insanlara terör ile İslam'ın uzaktan yakından ilgisinin olmadığını anlatmaya çalışıyoruz. Dinimiz İslam, kesinlikle teröre karşıdır. Bunu herkese iyi anlatmalıyız" diye konuştu.

Azerbaycan Milletvekili Ramil Sahiboğlu Hasanov ise, Sovyet rejimi döneminde Ortaasya'da yaşayan Türk devletleri halklarına karşı kültür emperyalizmi uygulandığını söyledi. Türk milletlerinin soyadlarına eklenen "ov, of" gibi uzantıların bunun bir örneği olduğunu hatırlatan Hasanov, "Türkiye'de yaşayan azınlıklara baktığınızda ise kesinlikle böyle bir şey görmüyorsunuz. Ermeni kendi kültürünü istediği gibi, Rum istediği gibi yaşıyor. İşte Türk hoşgörüsü budur. Türkiye, tüm dünyaya hoşgörü dersi veriyor" dedi. Hasanov, Avrupa Birliği'nin Türkiye'yi arasına alması gerektiğini belirtti.

Bulgaristan Kültür Bakan Yardımcısı Mümin Tahir de, geçmişte Bulgaristan'da Türklere uygulanan baskılardan ders alınması gerektiğini ifade ederek, Türk devletlerinin birbirleriyle daha sıkı ilişkiler kurması gerektiğini sözlerine ekledi.

İHA
Yayın Tarihi : 2 Eylül 2005 Cuma 18:02:21
Güncelleme :7 Eylül 2005 Çarşamba 16:46:06


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?