29
Nisan
2024
Pazertesi
KÜTAHYA

Egemen Bağış, Kütahya'da

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Egemen Bağış, bugün Türkiye'nin dünyanın en güçlü 17'nci, Avrupa'nın en büyük 6'ncı ekonomisi olduğunu söyledi.


Egemen Bağış, Kütahya'da Siyaset Akademisi kursiyerlerinin sertifika törenine katıldı. Bağış, burada yaptığı konuşmada, "Biz iktidara geldiğimiz dönemde Türkiye komşularıyla en kötü geçinen ülkelerden birisiydi. Bir komşumuzla Ege'deki kayalıklar yüzünden savaşmamıza ramak kalmıştı. Bir komşumuza terörü beslediği için kızıyorduk, onların bölücü örgüt ele başını ülkesinden kovması için 300 bin askerimizi sınıra yığmak zorunda kalmıştık. Komşumuz olan Rusya'nın tarih boyunca bir numaralı lideri, ne çar döneminde ne komünizm döneminde bu topraklara ayak basmamıştı" dedi. Dünyanın en eski sınırının Türkiye ile İran arasında olduğunu anlatan Bağış, şöyle konuştu: "Ancak ticaretimiz neredeyse yok denecek kadar azdı. Irak'la sadece BM'nin gıda karşılığı yardım çerçevesinde ticaretimiz vardı. AB projesinden 1963'ten bu yana her gelen iktidar bahsederdi, ancak bir noktaya getiremedi. AK Parti, Türkiye tarihinde AB'den ilk defa müzakere tarihi aldı, müzakereleri başlattı ve 8 değişik başlıkta müzakerelerimiz
devam ediyor. Kıbrıs konusunda muhalefet öyle ağır ithamlarda bulundu ki, öyle ağır iftiralar attılar ki, insanın gerçekten yüreği sızlıyor."


Muhalefetin iktidar olduğu dönemlerde Kıbrıs konusunda hiçbir şey yapılmadığını anlatan Bağış, sözlerine şöyle devam etti: "Sadece demagoji yapılmıştı. AK Parti iktidarında tek bir karış toprak vermeden, tek bir askeri çekmeden bütün uluslararası dengeleri değiştirdik. Kıbrıs'ta bugün çözümsüzlüğün sebebi olarak artık ne Türkiye Cumhuriyeti ne de KKTC görülüyor. Bütün dünya biliyor ki Annan Planı sonrasında Kıbrıs halkı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısına kulak verdi ve yüzde 68 oranında bu plana evet oyu verdi. Ancak Kıbrıslı Rumlar yüzde 76 ile birlikte yaşamaya, AB'nin, ABD'nin, BM'nin çağrılarına hayır dediler. Bu kazan kazan tutumuyla bütün dünyaya aslında Rumlar'ın on yıllardır büyük blöf yaptığını ortaya koyduk. Bizden önceki iktidarların Rumların blöfünü görememelerini de ortaya koyduk. Biz o blöfü gördük, cesaretle üzerlerine gittik ve Rumların ne kadar fos olduğunu bütün dünyaya ilan ettik."


Bağış, Ermeni meselesinden de bahsederek, "1915'teki olayları bir soykırımmış gibi bütün dünyada pazarlamaya çalışan Ermenilerin aslında bir çıkar çarkı vardır. Ermeniler, nüfusunun çoğunluğu hıristiyan olan İngiltere, Fransa, Almanya, Kanada gibi ülkelerde hıristiyan bir topluluk olarak kaybolmamak adına toplumu her pazar kilisede toplarlar, önce ceplerini boşaltır sonra da beyinlerini nefretle doldururlar" dedi. Ermenilerin dünyanın dört bir tarafından bu nefreti canlı tutabilmek için parlamentolardan kararlar çıkarmaya çalıştığını anlatan Bağış, şöyle konuştu: "Farklı ülkelerden üst düzey yöneticilerden demeçler almaya çalışıyorlar. AK Parti iktidara geldi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan TBMM'den oy birliğiyle bir karar çıkardıktan sonra Ermenistan Cumhurbaşkanına bir mektup yazdı. 'Biz arşivlerimizi açıyoruz' dedi."


Gerçekten de 1915 olaylarıyla ilgili bir milyondan fazla belgenin tek tek elden geçirildiğini, arşivlendiğini anlatan Bağış, şunları söyledi: "İsteyen araştırmacının incelemesi için açıldı. 'Gelin siz de Ermenistan olarak arşivlerinizi açın' dedi. O dönemle ilgili dünyanın en büyük arşivi, ABD'nin Boston kentinde bir Ermeni vakfına aittir. Ancak Ermeni olmayanın oraya girmesine izin verilmez. 1915 döneminde Osmanlı sarayının en çok istişare yaptığı devlet, Almanya idi. Almanya'nın o dönemle ilgili evrakına da biz ulaşamadık."


İngilizlerin bu konuda çok önemli çalışmaları olduğunu anlatan Bağış, sözlerine şöyle devam etti: "Onlara da ulaşamadık. Ruslar da Ermenilerle ilgili arşivlerini açmadı. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir Başbakan dedi ki; 'Siz kendi tarihinizle yüzleşmeye hazırsanız, ben kendi tarihimle yüzleşmeye hazırım'. Bu bir cesaret göstergesidir. Biz bütün yaratılanları Yaradan'dan ötürü sevme kültüründen gelen bir milletiz. Böyle bir milletin başka bir milletin soyunu kurutma gibi bir niyeti olamaz. Bizbuna güvendiğimiz için bu cesareti ortaya koyduk. Ermenistan ne yaptı? İki yıldır tıs yok. Demek ki kendi tarihleriyle yüzleşmeye hazır değiller."
Bağış, AK Parti iktidarında Türkiye'nin bütün komşularıyla ilişkilerinin yanı sıra ticaretini yüzde 350-400 oranında artırdığını belirtti.


AK Parti'yi bu kadar büyüten, herkesin umut kapısı haline getiren şeyin insan sevgisi olduğunu belirten Bağış, şunları söyledi: "Biz ne yaptıysak temelinde insan sevgisi var. Bizi muhalefet partilerinden ayıran en önemli özelliğimiz budur. Onlar devamlı kriz, çatışma, kavga odaklıdır. Bu insan sevgisiyle kimsenin yapılamayacağını zannettiği şeyler yapıldı."

Hiçbir şekilde Siyaset Akademisi'ne kayıt olanlara siyasi görüşlerini sormadıklarını anlatan Bağış, şöyle konuştu: "Hangi partiye oy verdiklerini de sormuyoruz. Bir konuda pozitif ayırımcılık yapıyoruz; o da Siyaset Akademisi'ne kadınların katılmasını teşvik etmek için çok önemli projelerimiz var. Eskiden Türkiye, Ortadoğu'nun en önemli ülkelerinden biri olmasına rağmen gelişmelere seyirci kalan bir konumdaydı. Bir gelişme olduğunda, 'Bakalım büyük ülkeler ne yapacak, onu takip edelim' denirdi. Şimdi ne noktaya geldik. Bugün artık İsrail'in iki askeri kaçırıldığında İsrail Başbakanının arayacağı ilk lider Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan oluyor. Aynı İsrail, Lübnan'ı işgal ettiğinde Lübnan Başbakanı Sinyora'nın arayacağı ilk lider Başbakan Erdoğan oluyor. Lübnan'da cumhurbaşkanlığı krizi oluyor, çözümlenmesi için Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı araya giriyor ve konunun çözümlenmesini sağlıyor. İsrail ile Suriye'nin, Golan Tepeleri ile ilgili bir uzlaşmaya varması için Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı devreye giriyor. Bugün İran'la dünyanın sorunları var. İran, dünyayla sadece Türkiye üzerinden iletişim kuracağını ilan ediyor."


Abhazya ile Gürcistan arasındaki sorunlarda da yine Türkiye'nin devreye girdiğini belirten Bağış, sözlerini şöyle tamamladı: "Dünyanın neresinde kanayan bir yara varsa, Türkiye o yaraya pansuman yapmak için çabalamaktadır. Türkiye artık öyle önemsiz bir ülke değil. Bugün Türkiye dünyanın en güçlü 17'nci, Avrupa'nın en büyük 6'ncı ekonomisidir. Daha önemlisi bugün dünyanın önemli merkezlerinde konuşulan terör, enerji, çevre kirliliği gibi 20 konu varsa bunların en az 15'inde Türkiye çok önemli bir oyuncudur. Türkiye öyle okyanusta garip bir ada değildir. Türkiye artık bölgesel bir güç değil, bir barış merkezidir. Türkiye son 6 yılda çok önemli adımlar atmıştır. Bu da AK Parti'nin diklenmeden dik durma ve 'durmak yok yola devam' felsefesiyle gerçekleşmiştir."

Törende, Siyaset Akademisi'nden başarıyla mezun olanlara sertifikaları, Bağış ve milletvekilleri tarafından verildi.

iha
Yayın Tarihi : 25 Temmuz 2008 Cuma 17:19:56


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?