8
Mayıs
2024
Çarşamba
KÜTAHYA

Ünlü ressam DPÜ'ye küstü

ÜNLÜ RESSAM AHMET YAKUPOĞLU DUMLUPINAR ÜNİVERSİTESİNE 'KÜSTÜ'

Ahmet Yakupoğlu’nun manevi kızı ve en yakın destek ve yardımcısı olan Havva Sökmener, Kütahya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İhsan Tunçoğlu’na konuştu.

Dünyaca ünlü sanatkar, ressam ve neyzen Ahmet Yakupoğlu, bilindiği gibi bir süre önce Maltepe mahallesindeki evini ve paha biçilemeyen bir çok eserini Kütahya Dumlupınar Üniversitesine (DPÜ) bağışlamış ve kendisine 'fahri doktor' ünvanı verilmişti.

Yakupoğlu'nun üniversiteye küskün olduğunu belirten Havva Sökmener, şunları söyledi: “Üstadın eserleri evinde depoda duruyordu. Bu paha biçilemeyen tabloların bir an önce uygun ortamda sergilenip, korunması gerekiyordu. Bu istek ve umutlarla eserlerini üniversiteye bağışladı. Üniversite evdeki depodan eserleri alarak, üniversiteye naklettiler ve orada başka bir depoya yerleştirdiler, oysa istenen ve olması gereken depodan – depoya nakletmek değil, ısı ve nem kontrolü olan yeni ve modern bir müze inşa edilerek bunları sergi ve ziyarete aşmaktı. Aradan günler aylar geçti, bu bina yapılmadığı gibi, üstadın evinin kapısına kilit vuruldu. Hayatını vakfettiği bahçesindeki ağaçların yarısı ilgisizlik ve bakımsızlıktan kurudu. Üstad bu ilgisizlik karşısında adeta yıkıldı.”

YILMAZ BÜYÜKERŞEN’İN TEKLİFİ

Havva Sökmener, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in teklifini ise şöyle ifade etti: “Başkan tüm tabloların Eskişehir’e bağışlanması karşılığında Yakupoğlu adına bire müze ve heykelinin yapılacağını ve kendisinin tüm bakım masraflarının karşılanacağını söyledi. Bu güzel teklifi üstad kabul etmedi ve 'Benim Kütahyamla gönül bağım var.Ben onları Kütahya’da yaptım başka yere veremem' dedi ve üniversiteye bağışladı.”

TELEFONLA HATIR BİLE SORMADILAR

Parada gözü olmayan büyük sanatkar, mütevazi insan Ahmet Yakupoğlu’nun manevi kızı Havva Sökmener, dokunsanız ağlayacak bir üslupla sözlerine şöyle devam etti: "Rektörlükte bağış töreni yapıldı.Fahri doktorluk cüppesi giydirildi. Üstad o andan itibaren adeta unutuldu.Bırakın bir müze yapılmasını, telefonla arayıp hal hatır bile sormadılar.Bir defasında işitme cihazı talebimiz oldu.bize yetkili kişinin verdiği cevap (Ben Babama işitme cihazı almıştım kullanamadı.Ahmet Abi’de kullanamaz.) diye garip bir cevap verdiler.Üstad 500 TL emekli maaşı alıyor.Devlet Hastanelerinde kuyruğa girip, sıra bekleyemez, 90 yaşında bir kişi.Özel muayenehanelere götürüyoruz.Fıtık ameliyatı oldu.Özel Hastane masraflarını Hocası Prof.Dr.Süheyl Ünver’in kızı Gülbün Mesera karşıladı.Bakıcı kadının masraflarını da Gülbün Hanım karşılıyor.Üstadın tüm tablolarını evini aldılar, başka hiçbir geliri yok; sadece sırtında ceketi kaldı şükür ki.”

“MÜZE YAPILSIN TABLOLAR ZİYERETE AÇILSIN”

Adeta bir dert küpü olan Havva Sökmener, “Şehir içinde ısı ve nem kontrolü olan modern bir müze yapılsın, tablolar ziyarete açılsın.Müzenin kurdelesini kendisi kessin, vefakarlığı yaşasın.Yoksa üniversitenin deposunda çürüyüp gidecekler, yazık çok yazık olacak. Üniversite yetkilileri Ahmet Bey’e biz bakarız diyorlar, hastanede bir oda verecekler birde hemşire vereceklermiş. Üstad saksıda çiçek değil ki; O sanatkar ruhlu bir insan.Şefkate, aile ortamına, sevgiye, ilgiye ihtiyacı var. Hastane odalarında bir gün bile geçiremez”

Havva Sökmener, Vali Şükrü Kocatepe’ye ilgi ve destekleri için teşekkürlerini sundu.

İHA
Yayın Tarihi : 7 Eylül 2010 Salı 16:04:00
Güncelleme :7 Eylül 2010 Salı 18:23:47


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?