AK Parti Manisa Gençlik Kolları tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen 1. AK Gençlik Dostluk ve Kardeşlik Günleri Balkan Buluşması, Balkan topraklarındaki Türk temsilcileri Manisa'da bir araya getirdi.

Etkinliğe katılan eski TBMM Başkanı ve Manisa Milletvekili Bülent Arınç, "Bir hüzün ifadesi olarak söylenen Osmanlı'nın yetimleriyle bütün gönül beraberliğimizi en üst noktada sürdürmemiz lazım. 'Buluşma' dediğimiz zaman bu sadece davet edilen folklor ekiplerinin gösterilerinden ibaret kalmamalı. Biz daha fazlasını istiyoruz" dedi.
1. AK Gençlik Dostluk ve Kardeşlik Günleri Balkan Buluşması etkinliği sabah kahvaltıyla başladı. Yunanistan, Kosova, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Makedonya ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden (KKTC) gelen bakan, milletvekili gibi üst düzey temsilcilerin yanı sıra sivil toplum kuruluşları yöneticilerinden oluşan konuklara Ufuk Plaza'da kahvaltı verildi. Daha sonra Sultan Meydanı'nda Türk temsilcilerle buluşma gerçekleşti. Buradaki etkinliğe dışarıdan gelen konukların yanı sıra TBMM 22. Dönem Başkanı Bülent Arınç, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, milletvekilleri, Belediye Başkanı Bülent Kar, Malatya Belediye Başkanı Cemal Akın, AK Parti il, ilçe, kadın ve gençlik kolları yöneticileri, partililer ile çok sayıda davetli katıldı.

Belediye Mehter Takımı, Bulgaristan'dan gelen minikler folklor gösterileri sergiledi. TBMM 22. Dönem Başkanı Bülent Arınç da davetlileri ve Manisalıları selamladı. Program daha sonra kortej yürüyüşüyle devam etti. Faytonlarla yürüyüşe katılan temsili Osmanlı şehzadeleri etkinliğe renk kattı.

Belediye Kültür Sitesi'ne giden güzergah boyunca Arınç ve beraberindekiler çevrede toplanan kalabalığı selamladı. Belediye Kültür Sitesi Lale Salonu'nda "Ortak Bir Kültürün Mirasçıları Balkan Buluşması" konulu sempozyum düzenledi. Celal Bayar Üniversitesi'nden (CBÜ) tarihçi Profesör Mehmet Çelik'in bilgi ve tecrübesiyle katkı verdiği sempozyum AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Selman Alkış'ın açılış konuşmasıyla başladı. Alkış, ortak bir medeniyetin yeniden inşaasını ilke haline getirdiklerini belirterek "Biz istedik ki Balkanlardaki Türk kardeşlerimizi baba ocağında bir araya getirelim. Baba ocağı şehzadeler şehri
Manisa'da sizleri ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz" dedi.

AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı Hakan Tütüncü ise geniş bir coğrafyada uzun zamandan beri kader birliği yapmış, gönül birliği yapmış kardeşler olarak bugün burada toplanmış bulunduklarını söyledi. Tüm teşkilatlarıyla bu hassasiyeti paylaştıklarını anlatan Tütüncü, şöyle konuştu: "Bu birlikteliği taçlandırmak için elimizden ne geliyorsa yapma yönünde de kararlı olduğumuzu bu toplantı vesilesiyle ifade etmek istiyorum. Bugün burada bir kez daha tanış olacağız, kaynaşmış olacağız, birlikteliğimizi pekiştirmiş olacağız."

Dünya üzerinde farklı coğrafyadaki Türkler'in çeşitli zorunlu sebeplerle farklı dilleri konuşmasına rağmen aynı ortak duyguyu paylaştığını kaydeden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi de, şunları söyledi: "Bu coğrafya üzerinde paylaşıp geliştireceğimiz projeler olduğu gibi kendi medeniyet havzamızdaki değerlerin tüm insanlıkla paylaşılması gerekmektedir. Bu projeleri birlikte üretmek, birlikte uygulamak gerekiyor. Artık bu işi duygusallıktan çıkarıp icra noktasına koymalıyız. Bu çerçevede

Türkiye büyük bir ülke olarak ve coğrafi konumu olarak elbette üzerine düşeni dost ve kardeş ülkeleri için yapmaktadır, bundan sonra da aynı heyecanla yapmaya devam edecektir."

Yaşanan teknolojik gelişmeyle birlikte dünyanın artık küresel bir köye dönüşmüş durumda olduğunu ifade eden Tanrıverdi, sözlerine şöyle devam etti: "Bilginin günümüzde çok kolay ulaşır hale gelmesi elbette büyük bir gelişme. Ancak bu hızlı bilgi akışının neden olduğu en büyük sorunda hiç şüphesiz bilgi kirliliğidir. Türkiye kültürel ve tarihi geçmişiyle çevresinde stratejik öneme sahip bir ülkedir. Bulunduğumuz coğrafya dünyanın en kritik noktasıdır. Balkanlar'da yaşanan kırılmalar, tarihsel ve sosyal boyuttaki savaşlar, ayrılıkçı çatışmalar ne yazık ki bu coğrafyada olmuştur. İşte bugün bu yaşanan çatışmaların, savaşların ne kadar boş olduğunu görüyoruz. Ne kadar farklı olursak olalım, dünyaya nereden bakarsak bakalım ama insani olarak düşündüğümüzde hepimizin bir ortak paydası olduğunu görüyoruz. Nedir o ortak payda? Sevgi ve kardeşliktir." Eğer sevgi ve kardeşlikte buluşur, sorunlarımıza o pencereden bakarsak aşamayacağımız engel, çözemeyeceğimiz sorun kalmayacağını anlatan Tanrıverdi, "İnsanlık hep
hoşgörünün ve uzlaşmanın eksikliğinden dolayı kavga ve çatışma içinde olmuştur. Oysa Osmanlı'nın hakimiyetinde ortadoğu ve Balkanlar'da her millete aynı mesafede yaklaşılmış, onların dini ve sosyal tercihlerine saygı duyulmuş, hayatlarına müdahale edilmemiştir" ifadelerini kullandı.

Alkışlar eşliğinde kürsüye gelen TBMM 22. Dönem Başkanı ve Manisa Milletvekili Bülent Arınç da, Balkan Türkleriyle olan kardeşlik bağının gelişmesinin önemine işaret ederek, "Balkanlar'da hala hayatiyetlerini sürdüren Evlad-ı Fatihanla, bugün bir hüzün ifadesi olarak söylenen Osmanlı'nın yetimleriyle bütün gönül beraberliğimizi en üst noktada sürdürmemiz lazım" dedi. Bunun için pek çok dernek, pek çok kuruluş olduğunu anlatan Arınç, şöyle konuştu: "Balkan buluşması dediğimiz zaman bu sadece davet edilen folklor ekiplerinin gösterilerinden ibaret kalmamalı. Biz daha fazlasını istiyoruz. Asırlarca aynı bayrak altında bulunduğumuz o topraklardan 100 yıl kadar önce Türkiye'ye geldik. Bu topraklarda buluştuk. Ama orada çok büyük hatıralar var. Orada varlığımız devam ediyor. Bu varlığımız o kadar güçlendi ki orada bu kardeşlerimiz artık hükümet ortağı, bakanlıklarda, çok önemli noktalarda görev aldılar."

Kosova'nın bağımsız olduğunu anlatan Arınç, sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye'nin diğer kardeş ülkeleriyle artık çok daha ilgisi var. Bunlar hamasi nutuklar olarak değil gerçekleşen projelerle daha da güçleniyor. Balkanlar dendiğinde, Kosova'yı andığımızda, Bulgaristan'dan bahsettiğimizde, bütün diğer kardeş ülkelerden söz ettiğimizde bu sadece ah vahtan veya davet edilmiş folklor gösterilerinden ibaret olmamalı. Düşüncelerimizi, fikirlerimizi, geleceğimizi de konuşmalıyız. Bu çok akılcı yaklaşımlarla olur. Hükümetler bazında yapılan işlerle, sivil toplum kuruluşlarının yapacağı çalışmalarla ve ticari ilişkilerimizi artırmakla mümkün olur. AK Parti Gençlik Kolları zor olanı başardı ve böyle bir toplantıyı düzenledi."

Büyük hükümdar Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u 1453 yılında fethettiğini hatırlatan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu sadece bir çağ kapatıp açmakla kalmamış Avrupa'da pekçok değişikliğin de yolunu açmış ve bu topraklar tamamen Osmanlı medeniyetine ait olmuştur. Fatih'i elbette diğer Osmanlı sultanları gibi saygı ve sevgiyle anıyoruz ama şehzadeliği Manisa'da yapmış bir büyük hükümdar olarak İstanbul üzerine giderken Manisa'dan yola çıktığını da hatırlatmak istiyorum."
Balkanlı kardeşlerimizin Sultan Fatih'i çok iyi tanıdığını anlatan Arınç, şunları söyledi: "Bosna-Hersek'i Fatih Sultan Mehmet fethetmiştir. Orada verdiği fermanda 'Hürsünüz, ibadetlerinizde hürsünüz, canınız ve malınız emniyet altındadır. Dilediğinizi bu topraklarda yapabilir, dilediğiniz şekilde yaşayabilirsiniz' demiştir. İnsan hakları dendiği zaman batıda bunu örnek gösterenler var. Dolayısıyla o topraklar da bizim güzel hatıralarımızı yaşatıyor."
Meclis başkanlığı döneminde basımını sağladığı "Balkanlardaki Türk Eserleri" adlı kitabı tanıtan Arınç, Balkan ülkelerindeki Türklerin yaptığı tüm eserlerin bu kitapta yer aldığını ifade etti. Bu kitabı hediye ettiği bazı Balkan ülkeleri meclis başkanlarının kitabın içeriğinden rahatsız olduğunu belirten Arınç, "Tarihten kimse korkmasın. O tarihte şan ve şeref var" dedi.

Meclis başkanlığı ve milletvekili olduğu dönemlerde Balkan ülkelerine yaptığı ziyaretleri anlatan Arınç, daha sonra bu ülkelerle Türkiye'nin özellikle AK Parti hükümeti döneminde sürdürdüğü ekonomik ve sosyal ilişkilerden söz etti. Devam eden ve gerçekleşen projeler hakkında bilgi veren Arınç, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu buluşmanın, kardeşliğin başta Manisa'da olmak üzere İzmir'de Türkiye'de pek çok sivil toplum kuruluşuna, siyasi partilere çok şey hatırlatacağını düşünüyorum, bu birlikteliğin gelişerek sürmesini diliyorum."

Daha sonra sempozyuma geçildi. Prof. Dr. Mehmet Çelik başkanlığında yapılan sempozyumda, KKTC ve Balkan ülkelerinden gelen parlamenterler, siyasi parti yöneticileri, belediye başkanları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, özellikle balkanlarda Türk varlığını mevcut durumu, Türkiye ile ilişkileri ve sorunları değerlendirildi. Sempozyumda amacın, Türk tarihinin ve kültürel mirasının bir parçası olan Balkan coğrafyasında hem bölge ile olan ilişkilerin geliştirilmesi hem de Türkiye Cumhuriyeti'nin bölgede takip edeceği politikalarla açılım kazandırılması olduğu belirtildi.

Yayın Tarihi : 29 Mayıs 2008 Perşembe 17:16:27