Manisa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (TSO) Ekim ayındaki faaliyet programının ilk konuğu Haber Türk Gazetesi Yazarı ve Sosyal Güvenlik Müşavirleri Derneği Başkanı Ali Tezel oldu.

Güncel iş kanunları çerçevesinde yaşanılan sıkıntıları azaltmak, uygulamadaki problemlerin önüne geçmek, hatalı planlamalardan kaynaklanan yükümlülüklerden korunmak için üyeleri için panel düzenleyen Manisa TSO, bilgilendirme seminerlerine devam ediyor. Anemon Hotel'de düzenlenen panele Haber Türk Gazetesi Yazarı ve Sosyal Güvenlik Müşavirleri Derneği Başkanı Ali Tezel katılarak, iş kanunu ve çalışma hayatı ile ilgili sunum yaptı. Tezel, iş kanunlarının iş verenlere getirdiği yükümlülükler ve uygulamadaki problemler konularına değindi.

TSO Meclis Başkanı Abdurrahim Arslan'ın da katıldığı panelin açılış konuşmasını yapan TSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yaşar Coşkun, her ay en az bir kez konularında uzman kişilerle üyelerini bir araya getirdiklerini ifade ederek, Ali Tezel’i Manisa’da ağırlamaktan dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Açılış konuşmalarının ardından Tezel, iş verenler tarafından önemli olan sonuçları çok ağır tazminatlar içeren konuları anlattı.

İş verenlerin dikkat etmesi gereken konulara değinen Tezel, “Sekiz yıllık süre içerisinde açılan davaların yüzde 92 sini işçiler kazandı. Kaybettikleri yüzde 8’in de yaklaşık yüzde ellisi 30 günü geçirdikleri için kaçırmıştır. İşçiyi işten çıkarmak için iş kanunun 17 maddelerinde yazan ihbar süreleri var. İşçinin kıdemi altı aydan az ise iki hafta önce, altı ay ile bir buçuk yıl arasında ise 4 hafta önce, bir buçuk yıl ile üç yıl arasında ise altı hafta önce, üç yıldan fazla ise sekiz hafta önce kendisini işten çıkaracağınızı bildirip, iş arama iznini vermeniz lazımdır. İşçinin burada dava açma süresi bu yazıyı aldığı tarihten itibaren bir aydır. Yoksa işten çıktıktan sonraki bir ay değildir. İşçilerin birçoğu işten çıktığı tarihten sonra bir ay sonra dava açılması şartı olduğunu bilerek işten çıktıktan sonra dava açtılar. Bahsettiğim yüzde 8’in yüzde ellisi bu sebeple davayı kaybetti.”diye konuştu.

İş verenlerin işçiyi çıkarmadan önce işten çıkış bildirimi yapmak zorunda olduğunu ifade eden Tezel, “Yapacağımız işlemlerde mutlaka ve mutlaka işçiye işten çıkış bildiriminin gerek yazılı olarak imzasıyla gerek noter aracılığıyla gerekse de iadeli taahhütlü bir mektup göndermek zorundayız. Bunu yapmadığımız takdirde ihtimal bir davayı kazanma oranı sıfırdır. İşçinin kazanma şansı yüzde yüzdür. Yazılı yapacağımız işten çıkarma bildiriminde bir sebep yamalıyız. Ama sebep bizim tarafımızdan mahkemede kanıtlanabilir bir sebep olmalıdır. Kanunda yazan geçerli sebepler olmalıdır. Bu tür davalarda işçilerin tamamı davayı kazanıyor. Üç yıl çalışan bir işçiye sen yetersizsin diyemezsin. Öyleyle doğru bir karar veremezsin. Doğru bir karar olsa bile işçi yetersizse buna uygun eğitimi verdin mi. O yüzden yetersiz gördüm çıkaracağım diyemezsin, üzerine düşen görevini yerine getirmemiş olursun. İşçinin savunması alınmalı. Sadece yetersizsin, davranışların kötü dersek yine davayı kazanamazsınız. İşçi ile ilgili bütün tedbirleri alıp almadığını mahkeme bizden soruyor. İşçinin savunmasını istemek zorundayız. Savunmayı yeterli görmezsek işten çıkarabiliriz.”dedi. tezel açıklamalarının ardından oda üyelerinin konu ile ilgili sorularını yanıtladı.