4
Mayıs
2024
Cumartesi
MANİSA

Araştırmacı Yazar, bir tarihi günışığına çıkardı

Manisalı Araştırmacı-Yazar Haydar Aksakal, Köprübaşı-Demirci Karayolu üzerinde yaklaşık 4-5 bin yıl öncesine ait olduğu tahmin edilen tarihi bir yerleşim merkezini günışığına çıkardı.

Kayalara oyulmuş odaları incelediklerini belirten Aksakal, oyuk odaların Ürgüp evlerini aratmadığını ifade ederek, "Burası biran önce düzenlenerek turizme kazandırılmalıdır" dedi.

Tarihi yerleşim merkezini seyahati sırasında farkettiğini açıklayan Araştırmacı-Yazar Haydar Aksakal, "Yolumuzun üzerindeki çayı, kum tepelerini, çam korularını aşarak, zor bir tırmanıştan sonra, dağın ortasında bulunan yerleşim yerine, Delikliyar’a çıktık. Yorgunluğumuzu gidermek için, odaların bulunduğu platformda bir müddet dinlendik. Buradan ovayı, aşağıda akıp giden akarsuyu, etraftaki dağları, tepeleri ve kaya bloklarını izledik. Yörenin her tarafında yerleşim yerlerinin izleri var. Sarımtırak renkteki dağın dik yamaçlarında ve dağın içine oyulmuş dikdörtgen şeklinde çok sayıda oda halinde oyuklar bulunuyor. Bu yöreye çok yakın bir yerde Lidyalılar Saittai (Sidos) kenti, Romalılar da, Borlu Beldesi’ne yakın, Saraycık kaplıcalarının bulunduğu yerde Roma hamamlarını inşa etmişler. Buradaki gizemin araştırılması, Delikliyar bölgesinin ulusal turizme kazandırılmasının doğru olacağını düşündüm" diye konuştu.

Bölgedeki yaşamın 4-5 bin yıl önceye ait olduğu kanaatinde olduğunu ifade eden Aksakal, tarihi merkez hakkında şu bilgileri verdi:

"Çıktığımız platformun yanında, kapı girişleri bozulmuş iki oda, girişi taşla dolmuş başka bir oda ve bunların yanında, içi çift kat sıvanmış, pembemsi 170 cm çapında bir su sarnıcı bulunmaktadır. Dağcı arkadaşımız Fuat Kuloğlu, sol tarafta görülen bir deliğe doğru gitti. Kendisine orada dolaşmanın tehlikeli, yamacın dar ve dik olduğunu söyledim. O yine yoluna devam etti ve deliğin içinde kayboldu. Bir müddet sonra delikten başını çıkardı ve ’Burada bir şehir var’ diye seslendi. Burasının girişi yıkılmış. Üç basamaktan sonra geniş bir koridora açılıyor. Koridorun yüksekliği 2 metreden fazla. Ve oldukça geniş. Salonun solunda, her iki odanın ortasına pencere açılmış 8 oda, sağında ise ovaya açılan kapı ve pencereler var. Üst katın sonunda 4 oda daha görülmektedir. Odalardan birisinin içi yarasa dolu. Odaların ölçüleri farklı." 

Odaların, salonların duvarlarında, tavanlarda her hangi bir resim, yazı ve motifin bulunumadığını ancak üst salonun tabanında üç gen şeklinde bir yer olduğunu belirten Aksakal, burada ateş yakılıp salonun ve odaların aydınlatıldığı kanaatinde olduğunu söyledi.

Tarihi yerleşim merkezinin uzmanlarca incelenmesini isteyen Aksakal, buranın bir an önce düzenlenerek turizme kazandırılması gerektiğini vurguladı.

İHA
Yayın Tarihi : 28 Mayıs 2005 Cumartesi 16:08:35
Güncelleme :29 Mayıs 2005 Pazar 16:20:19


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?