Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Demokrasi ortak paydamızdır. Biz demokrasiden yanayız. Totaliter yönetimler istemiyoruz. Biz halkın kendi iradesini, egemenliğin millete ait olduğunu kabul eden bir düşünceye sahibiz'' dedi.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç, Memur-Sen Manisa İl Divan Toplantısı'na katıldı. Toplantıya Arınç'ın yanı sıra Manisa Valisi Celalettin Güvenç, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Kaçar, Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, Ulaştırma Memur-Sen Genel Başkanı Halil İbrahim Kütük ve çok sayıda sendika üyesi katıldı.

Arınç, yaptığı konuşmada, Memur-Sen'in Türkiye'de en önemli konfederasyon olduğunu belirtti. Sendikanın gayretli, fedakar bir topluluk olarak meslektaşlarının çıkarlarını korumak için çalıştığını kaydeden Arınç, sendikaların bir tarafıyla sivil toplum kuruluşu, bir tarafıyla meslek kuruluşu olduğunu belirtti. Memurların bir araya geldiğini, sendikalarını, konfederasyonlarını kurduklarını, özlük haklarını, itibarlarını, gelirlerini daha da artırmak için gayret ettiklerini kaydeden Bakan Arınç, bunun bir

hak olduğunu dile getirdi. Memur-Sen Konfederasyonu'nun hükümetle baş başa toplu görüşmeler yapabilen bir sendika olduğuna ve her alanda büyük kazanımlar elde ettiğine işaret eden Arınç, şunları söyledi:

''Bu sendikayı büyüten iki önemli sebep var; biri sarı sendika değil. Meslektaşlarının çıkarlarını korumak için canla başla, didinerek çalışıyor, birileri tarafından kurdurulmuş, birilerine yaltaklık yapan, bir partinin il merkezi gibi çalışan sendika değil. Birinci öncelik memurlarımız, üyeleri arasındaki dayanışmayı temin etmek, onun gücünü ortaya koymak ve o gücü en iyi şekilde büyütmek, geliştirmek. Memur-Sen bu konuda başarılı oldu. Geçmişe bakarsanız geldiğimiz noktada pek çok hakların elde

edildiğini göreceksiniz. İkincisi, benzerlerinden ayıran önemli özellik de demokrasi yanlısı olması. Özgürlüklerden yana olması. Demokrasi ortak paydamızdır. Biz demokrasiden yanayız. Totaliter yönetimler istemiyoruz. Biz halkın kendi iradesini, egemenliğin millete ait olduğunu kabul eden bir düşünceye sahibiz. Bunu en yürekli savunan sendikalarımızdan en başta geleni Memur-Sen'dir. Bu açıdan da sizleri candan kutluyorum. Halkımızın demokrasi özlemini, özgürlüklere olan özlemini Memur-Sen her platformda

başarıyla temsil ediyor ve sadece Türkiye ile de sınırlı kalmıyor. Bütün dünyadaki mazlum ve masum insanların haklarını da gözetmeye çalışıyor. "

Türkiye'nin bu çalışmalara ihtiyacı olduğunu ifade eden Bakan Arınç, ''Bu çalışmalar bizi medeniyet yarışında daha üst noktaya getirecektir ve çağdaş uygarlığın da üzerine çıkaracaktır. Hedeflerimizden biri bu olduğuna göre demokrasi ve özgürlükler konusunda yapılacakları Memur-Sen yapıyorsa, görevini yapmış demektir'' dedi.

Anayasa değişikliğinin görüşüldüğünü, teklifteki bir maddenin ''Memur-Sen'in zaferi'' olduğunu kaydeden Arınç, şöyle devam etti:

''O maddede memur sendikaları, işçi sendikalarından farklı olarak toplu görüşme yapıyorlar, sonucunda bir mutabakat imzalanırsa ne ala, imzalanmazsa da hükümetin kabul ettiği miktar üzerinden zam alıyorlar. Memur-Sen'in geçmişten bu yana üzerinde en çok durduğu konu 'Türkiye artık memuruna 21. yüzyılda toplu görüşme değil, sözleşme imkanı vermeli ve bu mutlaka grev hakkını da yanında taşımalı'. 2001'lerde bu Sendikalar Kanunu çıkarken ben de Meclis'teydim. Grup başkanvekiliydim. Bize gelen talep şuydu,

'Aman bu kanun çıksın da bu şekliyle çıksa razıyız'. Toplu görüşmeye o zaman razı olunmuştu. Sonra da kısık seslerle 'Toplu sözleşmeyi de istiyoruz' dediler. Grev olur mu, olmaz mı, karşılığında lokavt bulunur mu, bulunmaz mı, bu ayrı bir tartışma konusu. Hükümetimizin görüşü işçilerle memurlar gibi bir ayrım olmadan, 'çalışanlar' demek suretiyle yeni haklar verilebilmesi. Ama bunu söylediğiniz pek çok yerden karşılığını alamıyoruz. İşçi sendikaları işçi sendikaları olarak devam etmek, memur sendikaları

da memur sendikasından vazgeçmek istemiyorlar. Yapılacak en önemli ilerleme toplu görüşme sistemini getirmekti. Bu paketi hazırlarken Memur-Sen'in bu talebini dikkate aldık. Başbakanımız da, bakanlarımız da bu çalışmaları yapanlarla biraraya geldik. Artık memurlarımız toplu görüşmede çay içip kuru pasta yiyerek, hak ve taleplerini iletmek yerine, toplu taleplerini iletebilsinler, bu çok önemli bir hak. 10 senede geldiğimiz nokta bu. Hiç bir hükümet yapmadı, biz yapmalıyız diye düşündük.''

Toplu sözleşme olmadığı takdirde uyuşmazlık kuruluna gidilmesi, hükümetin verdiği rakamların değil, kurulun verdiği kararların geçerli olması, yani yargı yoluna gidilmemesi gerektiğini bildiren Bakan Arınç, bunun da ikinci önemli hak olduğunu söyledi. İşçi sendikalarında olduğu gibi tarafların temsil edildiği uyuşmazlık kurulunun vereceği kararların kesin olmasını istediklerini dile getiren Arınç, şöyle devam etti:

''Bu elbette hükümetin vereceği rakamların üzerinde sosyal haklar ve özlük hakları demektir. Şimdi görüşülecek olan dün akşam itibarıyla kaçıncı maddeye geldiler bilmiyorum. Pazartesi günü tamamlanacak, sonra Meclis'teki görüşmeler ve eğer yeterli sayı bulunamazsa halkımıza gideceğiz. Kararı bizzat halkın kendisinin vermesini isteyeceğiz. Ben geçtiğimiz günlerde bir röportajımda, milletin en az yüzde 60 ile bu referandumda 'evet' oyu kullanacağına inandığımı söylemiştim, inşallah bizi mahcup etmezsiniz.

Bütün bu hakları bir arada sadece memurları ilgilendiren bu maddesiyle değil, birbiriyle bağlantılı, demokrasi, özgürlükler ileri noktalar, inşallah hep beraber milletimizin vereceği güzel kararlarla bunları gerçekleştirmiş oluruz. Demek ki samimi olarak mücadele edilirse yıkıcı olarak değil, yapıcı olarak, ama haklar sonuna kadar savunulur ve burada ilkeli ve kararlı olunabilirse çok güzel neticeler alınabilir. Bu beraberliğinizi, bu dayanışmanızıcğdaş uygarlığın da mutlaka muhafaza etmeniz gerekir.

Hükümete karşı memurun gücünü ortaya koyan gerçek bir sendikasınız ve böyle kalmalısınız. Kafalarınızda farklı partiler siyasilere farklı çözümler olabilir ama Memur-Sen'in müşterek tavrı şudur, önce memur arkadaşlarımızın çıkarları, ikincisi bundan çok daha üstünü, ülkemizin çıkarları. Ülkemizin demokratikleşmesi, özgürleşmesi, baskıcı sistemlerden, totaliter anlayışlardan kurtulması. Türkiye temizleniyor. Türkiye gelişiyor. Türkiye büyüyor. Memur-Sen'in de bunda katkısı var. Ne mutlu size, bana da Allahaısmarladık.''

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise, toplu sözleşme hakkının Anayasa paketine girmesinin büyük önem taşıdığını belirtti. Anayasa'nın topyekün değişmesi gerektiğini kaydeden Gündoğdu, ülke gündemindeki konular hakkında da konuştu.

İHA

Yayın Tarihi : 10 Nisan 2010 Cumartesi 20:52:03

Güncelleme :10 Nisan 2010 Cumartesi 22:50:32