DSP Genel Başkanı Masum Türker, Manisa'da partilileri ile bir araya gelerek 12 Eylül'de yapılacak anayasa değişikliği referandumunda neden 'Hayır' denilmesi gerektiğini anlattı.

Anayasa değişikliğinde bazı güzel maddeler olabileceğini anlatan Türker, şunları söyledi: "Ama bu maddeleri bile ileride tersine çevirecek bir düzenleme söz konusu o da Anayasa Mahkemesi'nin yapısı. Bugün verileni yarın kolaylıkla geri alabilecek ve hiç tartışılmayacak düzenlemeler içeriyor. Bu anayasanın bu nedenle bazı maddeler yüzünden o iki tane çok zararlı oldugunu düşündüğümüz Türkiye Cumhuriyeti'nin bekasına, tam demokrasinin tesis edilmesine olumsuz etkileyecek maddeler dolayısı ile biz o güzel maddelerden de vazgeçiyoruz. Ama bir anayasa değişikliği talebimizi sürdürdüğümüz için gerekirse ileride ki dönemlerde o ihtiyacı giderecek düzenlemelerin yapılmasına katkı veririz."

Bu anayasanın demokratik olarak hazırlanmış bir anayasa olmadığını belirten Türker, şöyle konuştu: "Bütün kesimleri temsil eden siyasi parti temsilcileri çağırılıp bir uzlaşma sağlanarak kabul edilmiş bir anayasa değildir. Bu anayasa AKP'nin gücünü gösterme aracı olarak kullanılmış ve demokratik olmayan bir yöntemle halk oyuna sunulur hale gelmiştir. 'Hayır' dememizde neden olan birçok madde var. Ama asıl olan 2 madde var. Bunlardan bir tanesi Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun yeni yapısı, diğeri de Anayasa Mahkemesi'nin yapısıdır. Bu iki yapıyı kabul etmek mümkün değil. Aslında Anayasa Mahkemesi de diğerleri de bırakılsa süreç içerisinde hepsini 2-3 yıl içerisinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül atayacak. Peki bu telaş neden? Çünkü AKP bundan sonra bu kadar milletvekili alamayacağını biliyor, iktidar gücünü de kaybetme olasılığı var, Anayasa Mahkemesi'nin yapısını şimdiden değiştiriyor ki, çıkartmayı düşündüğü demokratik olmayan kanunların iptal edilmesini engellemek istiyor. Hakim Savcılar Yüksek

Kurulu'nun yapısını değiştirip kendi yandaşlarının Yargıtay üyesi olmasını sağlamak istiyor. Böylesi bir düşüncenin demokrasiye aykırı olacağını söylüyoruz."

HİTLER ANAYASASINA BENZETTİ

Anayasaya 'Evet' denildiği zaman demokrasinin gelmediğini iddia eden Türker, sözlerini şöyle sürdürdü: "Demokrasi gelmiyor, bilakis Cumhuriyetle birlikte demokrasi tehlikeye giriyor. Almanya'yı kurtarmak için o zaman azınlıkta milletvekiline sahip olan Hitlere bütün partiler, Amerikan Cumhurbaşkanı destek verip iktidar yaptılar. Ona yetkileri verdiler. Hitler sonra döndü, kanunları değiştirdi. Kendisi diğer partileri kapattı. Nazi partisinden başka bir parti bırakmadı. Kendisine biat etmeyenleri çıkarttığı kanunlarla ya toplama kampına gönderdi ya kurşuna dizdirdi ya da idam etti ve sonra dünyayı kana buladı. Bu anayasa aynen Hitler'in döneminde kabul edilen anayasadan hiç bir farkı yok. Bu nedenle biz Anayasa Mahkemesi'nin değişikliğini hızlandırılmış bir yöntemle değiştirmeye düşünen bu yapıyı reddediyoruz."

Hakim Savcılar Yüksek Kurulu ile ilgili madde içinde konuşan Masum Türker, şunları söyledi: "Eğer Hakim Savcılar Yüksek Kurulu ehil olmayan Yargıtay üyelerini yarın öbür gün seçerse o zaman Türkiye'nin her tarafını cemaatler hukuku oluşturur. Bu cemaatler derken yalnız dini cemaatleri kastetmiyorum. Herhangi bir nedenle bir araya gelip gönül bağı kurmuş olan insanlar kendi içlerinde bir hakim ortaya çıkarsa o hakimin görüşü egemen olur."