AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber, Soma'da Belediye Başkanı Hasan Ergene, AK Parti İlçe Başkanı M. Ali Özkan, ELİ Müessese Müdürü Hakkı Duran, Elektrik Üretim AŞ. (EÜAŞ) Genel Müdürü Sefer Bütün, SEAŞ Genel Müdürü Halil Çıtak, Kırkağaç Belediye Başkanı Y. İsmail Gedüz ve Turgutalp Belediye Başkanı Ali Tulup ile bir araya geldi.

Berber, burada yaptığı açıklamada, SEAŞ'ın özelleştirilmesinin 2 yıl içerisinde yapılacağını belirtti. Bu işletmelerin özelleştirilmesinin verimlilik ve üretim artışı olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Berber, Soma'daki Elektrik Üretim AŞ.'nin özelleştirmesini 2010-2011 yılları içinde gerçekleştireceklerini açıkladı. Berber sözlerine şöyle devam etti: "EÜAŞ Genel Müdürü ve SEAŞ Genel Müdürü Soma'da uzun yıllardır verimliliği arttırmak için çaba sarf ediyor. Buranın kamu kurumuna tabi olması, ihale kanununa tabi olması ve finansman kaynağının da istediği gibi borçlanıp piyasadan borçlanarak yatırım yapması imkanlarının olmaması nedeniyle belki de bir yılda yapılabilecek bir şeyi ellerindeki imkansızlıklar nedeniyle 5 yılda yapabiliyorlar. Bu bizim toplum olarak kaybımızdır. Dolayısıyla bu işletmelerin özelleştirilmesini verimlilik ve üretim artışı olarak değerlendirmemiz gerek. Burada yılda 7-8 milyon ton kömür kullanıyorsak, ilave bir 700 megavatlık bir santral daha kurulduğunda bir 5 milyon ton daha ilave kömür demektir bu. Bu da şu anda Soma'da madende çalışma işçi sayısı 10 bin ise bu 15 bin olacak demektir. Bu yöremizin enerji merkezi olabilmesi için ilave yatırımları ancak özel sektör eliyle yapabiliyoruz. Kamu kanalıyla yatırım imkanının olmamasının sebebi ise; Kamu iki yoldan kaynak bulabiliyor. Bunlardan biri vergi arttırmak. O zaman vatandaş 'Benden alacaksın herkesten toplayacaksın, şuna yatırım yapacaksın' diyor. Bir de verimli mi değil mi o da belli değil. Milletten vergiyi topla, yatırım yap bu mantık dünyada artık terk edildi, bu yok çünkü verimli değil. Bir diğer sebep ise borç almak. Eğer Türkiye olarak geçmişteki faiz oranlarıyla biz borç almış olsaydık. Şu anda Yunanistan'ın yaşamış olduğu ekonomik krizi yaşayacaktık. Yunanistan Avrupa Biriği üyesi olmasına rağmen batmanın eşiğine geldi. Biz de aynı duruma düşebilirdik. Niye düşmedik, çünkü devletin artık eskisi gibi topladığı verginin tamamını borçlarına, faizlerine ödeyecek bir durumu yok. Biz şu anda devlet olarak hala yatırım yapabiliyorsak faizleri düşürdüğümüz ve borcu düşürdüğümüz için. Eğer bu yatırımları devlet oalrak biz yapalım dersek, ya vergi toplayacağız yapacağız, ya da borç alacağız yapacağız. Devlet borç almaya kalktığı anda yüzde 9 olan faizler yüzde 40 olur. Sonrasında bu borcun faizlerini de ne bu santral ödeyebilir. Ne de bu millet ödeyebilir. Ondan dolayı bunu biz bir nevi özel sektöre işletme durumundayız. Nasıl şimdi biz hizmet alımı yapıyoruz. Bunu da bir nevi hizmet alımı olarak görmemiz lazım. Bu santral yine devletin ve milletin. Yerinde duruyor satılmayacak. Biz devlet olarak diyoruz ki 'sen gel burayı işlet, benim de payımı ver.' Bunu da inşallah 2 yıl içersinde gerçekleştirmek istiyoruz."

Berber'in açıklamalarını üst düzey yöneticiler sadece dinlemekle yetindiler.