Çin, kilimcilik sektörünü de kuruttu

Eşme Belediye Başkanı Ahmet Yıldırım, ilçeyle özdeşleşen el dokuması kilimciliğin yok olmaya yüz tuttuğunu söyledi. Kilimci esnafının yüzde 60’ının mesleği bıraktığını anlatan Başkan Yıldırım, Çin ve Hindistan’dan getirilerek iç piyasaya sürülen ürünlerin Eşme kilimini zor duruma düşürdüğünü dile getirdi.

Bu yıl 15. düzenlenen “Eşme Uluslar arası Kilim Kültür ve Sanat Festivali’nde” gazetecilerin sorularını yanıtlayan Eşme Belediye Başkanı Ahmet Yıldırım, yaşanan sorunları Kültür ve Turizm Bakanlığı’na aktardıklarını ancak herhangi bir cevap alamadıklarını söyledi.

Eşme’nin sembolü olan kilimin Uşak için önemli bir tanıtım aracı olabileceğine ifade eden Başkan Yıldırım, sektörde yaşanan sıkıntılar nedeniyle kilimciliğin yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu söyledi. İlçede kilim üreticilerinin günden güne azaldığını belirten Yıldırım, “Kilim sektörü bugün çok büyük bir sıkıntı içinde. Biz kilimciler için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Şu anda kilim üreten insanımız doğru dürüst kalmadı. Geçen yıl 10 tane esnafımız vardı fakat bu sene 4 tanesi bu işi yapıyor. Kimse kilim üretemiyor. Çünkü para sorunu var. Kilim bizim milli bir değerimiz. İç piyasada Çin ve Hindistan’dan gelen ürünler bizi zor duruma soktu. Bizim istediğimiz kilimi tanıtmak ve pazarlamak. Festivali kilimin satılması buradaki insanların iş yapması için hazırlıyoruz”dedi.

Eşme kiliminin ve kilimciliği ayakta tutulabilmesi için ilçede atölyelerin kurulması gerektiğinin önemine değinin Belediye Başkanı Ahmet Yıldırım, “Kilimcinin sorunlarını çözmemiz gerekiyor. Bu sorunlar, Eşme’deki bir belediye başkanın çözeceği türden değil. Kültür ve Turizm Bakanımız, valimiz ve diğer kurumlarımızdan katılımcılar olmalıdır. Atölyeler kurulabilir ve burada çalışanların sigortası devlet tarafından ödenebilir. Kilimcilerimizin bir broşür basması dahi mümkün değil. Kilim işi organize sanayi işi değil. Kilim evlerde tezgahlarda dokunur ve bu bağlamda büyük bir atölye kurulmalıdır. Kültür Bakanlığı’na bu konuyu açtık fakat herhangi bir cevap alamadık”diye konuştu.

HER RENK AYRI BİR ANLAM TAŞIYOR
Eşme kilimlerinin ününün Türkiye'nin yanı sıra pek çok dünya ülkesine de yayılmış durumda olduğunu da sözlerine ekleyen Yıldırım, Eşme ve köylerinde özellikle kış aylarında dokunan kilimlerde yün, pamuk, kıl, tiftik, gibi liflerden elde edilen ipliklerin kullanıldığını belirterek sözlerini şöyle tamamladı; “Kırmızı, yeşil, mavi, siyah, beyaz, kahverengi ve lacivert Eşme kilimlerinde en yaygın kullanılan renklerdir. Yeşil murat, mavi ümit, kırmızı tutkulu sevgi anlamına geliyor. Kederin rengi mor. Matemin rengi ise bazen siyah bazen beyaz oluyor. Renk renk iplerle desenler yapılıyor. Eşme kilimlerinde koç boynuzu, salkım, dal, elibelinde, bintepe, kıvrım, altınbaş gibi pek çok desen kullanılıyor. Dokumacılık Eşme'nin en önemli geçim kaynaklarından biri. Halkın kendi ihtiyacı için dokuduğu eski kilimlerde iplikler dokuyucu tarafından eğrilip bükülmüş ve doğal boya ile boyandıktan sonra kullanılmış. Ancak 1980'lerden sonra kilimlerin ticari amaçla üretilmeye başlanması, geleneksel çizgide bazı değişikliklere yol açmış. Yöre insanı ticari kilimin gelişiyle sentetik boyalı makine eğirmesi ip ile tanıştı. Modern hayatın getirdiği kolaylıklar emek ve zaman isteyen el eğirmesi, ipin ve doğal boyacılığın yerini aldı. Bunlar bugün sadece alıcının özel siparişi ile kullanılıyor”şeklinde konuştu.