17 Aralık'tan sonra Türkiye'yi ne bekliyor

Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu (TÜGİK) tarafından Mardin’de organize edilen "17 Aralık’tan Sonra Türkiye’yi Neler Bekliyor" konulu panelde, Avrupa Birliği (AB) ve sonrası masaya yatırdı.

Panelde konuşan Türk asıllı AB Parlamenteri Fatma Pehlivan, normal prosedüre göre Türkiye’nin en erken 2019 yılında AB’ye tam üye olabileceğini söyledi.

Mardin Büyük Otel’de gerçekleştirilen "17 Aralık’tan Sonra Türkiye’yi Neler Bekliyor" konulu panelin ev sahipliğini Mardin Genç İşadamları Derneği Ferhan Ademhan yaptı. Olumsuz hava şartlarından dolayı sık sık meydana gelen elektrik kesintisi nedeniyle aksamaların yaşandığı toplantının açılış konuşmasını yapan Ferhan Ademhan, Mardin’deki hoşgörü mozaiğinin Avrupa’yı yansıttığını ve tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye’nin Avrupa’ya açılımının gerçekleşeceğine inandığını söyledi. Ademhan, Mardin’de panelin başlaması öncesinde elde olmayan elverişsiz hava şartlarından kaynaklanan aksaklıklardan dolayı da katılımcı konuklardan özür diledi.

Yaklaşık 300 işadamı ile toplam 500 konuğun katıldığı panelde konuşan Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu Genel Başkanı Erhan Özmen, Mardin’de bu panelin düzenlenmesinin farklı bir yönü olduğunu belirterek, "Bu farklı yön de, dinler ve diller arası hoşgörünün mevcut olmasıdır. Avrupa sürecindeki Türkiye’nin hakkettiği konumu elde etmesi ve bu yönde gerek sanayi gerekse endüstriyle, tarım ve hayvancılık sektöründe gelişmesi için sanayici ve genç işadamları olarak elimizden gelen çabayı harcayacağız" dedi.

"TÜRKİYE’Yİ AB’YE TAŞIMA YOLUNDA ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ"
Azınlıkların Türkiye’deki temsilcilerinden olan Mardin Deyruz-Zafaran Metropoliti Salibe Özmen de yüzyıllardır Müslüman ve Hıristiyan vatandaşların kardeşçe barış ve huzur içinde yaşadığı altı bin yıllık tarihi Mardin kentinin, bu yönüyle AB’ye çoğu kez örnek olduğunu ifade ederek, "Mardin çok dilli, katılımlı ve çok farklılığıyla tipik bir Avrupa kenti konumunu almıştır. AB’ye yüzünü çevirmiş Mardin’i, Galler Prensi Charles’ın ziyaret etmesi sıradan bir gelişme değildir. Bu da AB’nin Mardin’e farklı bakışından kaynaklanmaktadır. Tabi ki eğitim, öğretim, sağlık, alt yapı ve çevre gibi sorunlar var. Ancak bunların üstesinden gelecek güçteyiz. Elbirliğiyle güzelim Türkiye’yi AB’ye taşımak için üzerime düşen görevi ve elimizden gelen çabayı harcayacağımızdan hiç kimsenin kaygısı olmasın" şeklinde konuştu.
Mardin Belediye Başkanı Metin Pamukçu da, 6 bin yıllık geçmişe sahip uygarlıklar beşiği olan yukarı Mezopotamya’nın merkezi, kültür ve inanç turizminde önemli fırsatlara sahip Mardin’de böyle önemli bir toplantının düzenlenmesinin AB rüzgarını lehimize estirecek olmasından dolayı gurur ve mutluluk duyduğunu söyledi.
Mardin Valisi M. Temel Koçaklar ise, çan ile ezanın birbirine karıştığı ve birbirilerini selamladığı medeniyetler beşiği tarihi taş kent Mardin’de, AB rüzgarının buradan esmesinin mutluluk verici olduğunu ifade etti.
Türk asıllı AB Parlamenteri Fatma Pehlivan, normal prosedüre göre Türkiye’nin en erken 2019 yılında AB’ye tam üye olabileceğini söyledi. Konuşmacı olarak panele katılan Türk asıllı Belçika Parlamenteri Fatma Pehlivan, şu anda Avrupa’nın siyasi, kültürel, dini, sosyo ekonomik ve coğrafi alanlarda büyük bir değişim geçirdiğini belirterek, "Bu değişim sürecinde gelecekte Türkiye’nin de üyeliği onaylanması halinde üyeliği esaslı bir faktör olacaktır. Çünkü AB’ye girecek olan Türkiye, AB’nin tek İslam ülkesi ve en kalabalık üyesi olacağından dolayı önem arz etmektedir"dedi.

"TÜRKİYE EN ERKEN 2019’DA AB’YE TAM ÜYE OLUR"
Türkiye’nin AB tarafından yayınlanan raporlardaki reformları yerine getirildiği takdirde AB’ye gireceğinin ifade eden Pehlivan, "Avrupa Bakanlar Konseyi’nin 17 Aralık’ta Türkiye için yayınlayacağı müzakere tarihinde olumlu bir karar verilmesi halinde prosedüre göre en erken 2019 yılında tam üyeliğini elde etmiş olur. Kendim ve ülkem adına doğuruyu söylemem gerekirse, Türkiye şimdiye kadar üzerine düşen görevini yerine getirmiştir. Türkiye’nin AB’ye girmesiyle Avrupa’da tartışılan Avrupa’nın öz değerlerinin aynı zamana denk gelmesi, büyük bir şansızlıktır. Çünkü Avrupa halen kendinin nerede olduğu ve nereye gideceği tartışmasını yapıyor ve kendisini aydınlatacak fener arıyor" şeklinde konuştu.
Konuşması sık sık elektrik kesintisiyle aksayan Avrupalı parlamenter, konuşmasını Türkiye’nin en kısa zamanda AB’ye girmesi için gerekli olan reformları uygulaması dileğiyle bitirdi.
Panelistlerden Cem Özdemir ile Prof. Dr. Eser Karakaş da Türkiye’nin AB’ye girmesi için gerekli olan tüm yasal prosedürü yerine getirdiğini ifade ederek, AB’nin, Türkiye’yi kendi içerisine almaması için hiçbir neden görmediklerini söylediler. Türkiye’de müzakere tarihinden sonrası için hiçbir işlemin başlatılmamasını eleştiren Prof. Dr. Eser Karakaş, "Avrupa Birliği bize 1 Ocak tarihini müzakere için başlangıç tarihi olarak verse hükümetin bu konuda hiçbir hazırlığımız yok. Bunun için en kısa zamanda bir komisyonun gerekirse bakanlığın kurulması gerekiyor" dedi.