Mardinde gözaltına aldıkları Ş.Eye tecavüz etmekle suçlanan 40 askerin davası, Adalet Bakanı Cemil Çiçekin isteği üzerine Çoruma alındı. Ş.Enin avukatı Eren Keskin karara tepki gösterdi.
Bakan Çiçekin sanıklara yönelik saldırı ihtimali ve bölgenin bu tür eylemlere müsait bulunması nedeniyle davanın kamu güvenliği açısından başka bir ile alınmasına ilişkin talebini yerinde bulan Yargıtay 5. Ceza Dairesi, davanın Çoruma nakledilmesine karar verdi.
"405 askerin tecavüz davası" olarak bilinen Ş.E. davasında ilginç bir gelişme yaşandı. 1993 ve 1994 yılları arasında aralarında gözaltına aldıkları Ş.E.ye tecavüz etmekle suçlanan 405 asker hakkında Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan dava, "güvenlik nedeniyle" Çorum Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmişti.
Aynı dosya kapsamında Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan 40 kişilik ikinci dava da Çoruma gönderildi. Dava görüldüğü sırada 3 Şubat 2005 tarihinde Adalet Bakanı Cemil Çiçek imzasıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına bir yazı gönderildi. Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın güvenlik sebebiyle başka bir yere alınması talep edilen yazıda, şu ifadeler yer aldı:
"Söz konusu mahkemede devam eden dava duruşmalarında sanıklardan katılanların olmadığı, katılmaları halinde büyük yoğunluk ve güvenlik sorunu oluşacağı, sanıkların terörle mücadele ve terör olaylarının yoğun yaşandığı 1993 yılında görev yapmış kamu görevlileri olmaları, terör örgütünün bu kişilere yönelik saldırı ihtimali, yörede son zamanlarda güvenlik güçlerine karşı artan mayınlama, bombalama ve silahlı baskın şeklinde vuku bulan olaylar ve bölgenin bu tür eylemlere müsait bulunması nedeniyle söz konusu davanın kamu güvenliği açısından başka bir yer ağır ceza mahkemesine naklinin uygun olacağı."
Adalet Bakanlığının talebini değerlendiren Yargıtay 5. Ceza Dairesi, Kamu Güvenliği nedeniyle CMUKnun 14/son maddesi uyarınca, Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesine kayıtlı dava dosyasının 07 Şubat 2005 tarihinde Çorum Ağır Ceza Mahkemesine nakline karar verdi. Karar, Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinde dün görülen duruşmada tebliğ edildi. TCKnın işkence fiilini düzenleyen 243. maddesine muhalefetle suçlanan ve "adreslerine ulaşılamayan" sanıklar ile avukatlarının katılmadığı, müşteki avukatı Eren Keskinin hazır bulunduğu duruşmada, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün Yargıtay Cumhuriyet Savcılığına, duruşmanın güvenlik sebebiyle Çoruma alınmasını öngören Adalet Bakanı Cemil Çiçek imzalı dilekçenin sonucu okundu.
Mahkeme heyeti, Bakanlığın talebinin Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından onaylandığını ve davanın Çorum Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiğini açıkladı. Karar üzerine söz alan Keskin, kararın hukuki olmadığını söyledi.
Duruşmanın ardından davanın Çoruma gönderilmesini değerlendiren Ş.Enin avukatı Eren Keskin, sanıkların hiçbir şekilde katılmadığı duruşmanın güvenlik sorununa yol açmayacağını söyledi. Adalet Bakanlığını işkencecileri korumakla suçlayan Av. Keskin, şunları söyledi: "İnsan hakları savunucuları olarak işkencenin bir devlet politikası olduğunu söylemek istiyorum. Ş.E. davası ise bizim için çok önemliydi. Çünkü ilk defa tecavüz suçlaması ile 405 askere dava açıldı. Bölgede o dönemlerde çok rastlanan bir mağduriyetti bu. Ancak bu davada hiçbir güvenlik sorunu yaşanmadı. Sanıklar hiçbir mahkemeye katılmadı. Burada toplu bir gösteri yapılmıyordu ve hiçbir güvenlik sorunu yoktu. Adalet Bakanı Cemil Çiçek tamamen işkencecileri kayırmak maksadıyla dosyanın başka bir yere alınmasını talep etmiştir."
Sanıkların hiçbir zaman mahkemeye gelmediğine dikkat çeken Av. Keskin, "Hiçbir zaman mahkemeye gelmeyen sanıklar nasıl olur da saldırıya uğrar, anlamış değiliz. Biz öyle inanıyoruz ki bu sadece Cemil Çiçekin fikri değildir. Bu tamamen Jandarma Genel Komutanlığının talebi üzerine Cemil Çiçekin yaptığı bir başvurudur. Bu kararda yargının bağımsız olmadığının en açık göstergesidir" diye konuştu.