Toplantıda Doğu-Batı Buluşmaları'nın, BM öncülüğünde başlatılan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun eş başkanlıklarını yürüttükleri 'Medeniyetler İttifakı' projesine yapmak amacıyla gerçekleştirilen bir çalışma olduğuna dikkat çekildi.

Cojep International'ın dünya barışı ve kültürler-arası diyalog kapsamında gerçekleştirdiği 3. Doğu-Batı Buluşması'nın hazırlıkları tamamlandı. 23-26 Ekim tarihlerinde Mardin'de yapılacak olan kongreye 30'a yakın ülkeden yüz civarında, gazeteci, akademisyen, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve resmi delegeler katılacak. Grand-Yay Otel'de düzenlenen basın toplantısında konuşan Cojep International Başkanı Ali Gedikoğlu, Cojep International'ın özellikle ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadele kapsamında, UNESCO, BM, AGİT, Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu'nda da çeşitli oturumlar düzenlediğini belirtti. Gedikoğlu, Cojep International'in inandığı değerleri ve hedefleri doğrultusunda çalışmalarını Türkiye'de de daha etkin ve yaygın hale getirmek için faaliyetler düzenlediğini söyledi. Gedikoğlu, dengesizlikler üzerinden hareketle çatışmaları, dengesizlikleri, şiddet ve önyargıları artırıcı algılamaların Doğu ve Batı arasındaki ilişkilerin gelişmesini engellediğine dikkat çekerek şöyle devam etti:

''Yaşadığımız yer dünyanın neresi olursa olsun insan olmamızdan kaynaklanan temel haklarımızdan yoksun kalmamamız için bütün insanlığın genel anlamda da devletlerin ve uluslararası kuruluşların sorumlulukları çok büyüktür. Bu durumda bizlere düşen görev her şeye rağmen önyargılarımızdan bizleri kurtaracak çalışmalar içine girmektir. Bunun ne kadar zor bir görev olduğunun bilincindeyiz ve bu bilinçle yola çıktık. Biz diyoruz ki Doğu ve Batı toplumları arasındaki ilişki sadece çatışma teorisyenlerinin ortaya attığı anlamıyla bir çatışma ve savaş ilişkisi değildir. Tarihe bakıldığında birbirlerini besleyen kültür alışverişleri, seyahatler, barış içinde bir arada yaşam örneklerini görmekteyiz ve bu hiç de azımsanmayacak bir geçmişe uzanmaktadır. Doğu ve Batı arasında yapay bir şekilde oluşturulan, önyargıları ve düşmanlıkları artıran, bir arada barış içinde yaşamayı imkansız kılan yaklaşımlarla mücadele bizim temel görevimiz olacaktır. Cojep Doğu ve Batı arasında yaptığı çalışmalarla bir köprü görevi üstlenmiştir. Bu köprü toplumların birbirlerini, önyargısız bir şekilde anlamaya çalışarak, tanıyarak birbirlerini geliştirerek dünyadaki problemler karşısında Doğu ve Batı olarak ortak tavır alabilme erdemini insanlara öğreten bir köprüdür. Bu köprü, yapısından dolayı aşırılıkları ve ayrılıkları üzerinde taşımayan, farklı kimlik ve kültürden olanların kendilerini rahatça ifade edebildikleri bir köprüdür. Birlikte bir arada yaşama tecrübelerinin ortaya konulması köprünün daha da sağlam olmasını sağlayacaktır."

Doğu-Batı Buluşmaları'nın BM öncülüğünde başlatılan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun eş başkanlıklarını yürüttükleri 'Medeniyetler İttifakı' projesine sivil katkı yapmak amacıyla gerçekleştirilen bir çalışma olduğunu anlatan Cojep'in Türkiye temsilcisi Ali Güneş ise, Doğu-Batı Buluşmaları'nın sivil toplum kuruluşlarına buluşma imkanları sunarak Doğu ve Batı toplumlarının sivil temsilcileriyle kültürler-arası diyalogun gerçekleşmesini sağladığını söyledi. Mardin'in, 7 bin yıl, zaman kuşağı içerisinde, 7 dilin konuşulduğu, 7 dinin yaşadığı, 7 ayrı kültürün harmanlandığı kültürler kavşağı olma kimliği ile çeşitli uygarlıklara kucak açmış, değişik etnik grup ve mezheplere ev sahipliği yapmış bir dünya kenti olduğuna dikkati çeken Güneş, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Tarih ve kültür birliğinin, diller ve dinler saygınlığının yaşandığı bu tarih abidesinde günümüze kadar bu medeniyetin korunduğu bir Mezopotamya başkenti olarak bütün bu farklılıkları kabul etmiş, binlerce yıl hoşgörü, sevgi ve saygıyla bir arada yaşayan insanlarıyla dünyada eşi olmayan bir konumdadır. Bu medeniyet merkezinde her dinden ve her etnik kökenden insanlar bir arada barış, kardeşlik ve toplumsal uzlaşma içinde bir arada yaşamaktadır. Bu yönüyle Doğu- Batı buluşmasının sembolü konumundadır.

2008 Doğu-Batı Buluşmaları iki etaptan oluşacaktır. 1.Etap, Mardin Buluşması; 2.Etap, İspanya'daki Cordoba Buluşması. Buluşma etkinlikleri çerçevesinde yapılacak atölye çalışmalarında, Doğu'da ve Batı'da önyargı kavramı, önyargılarla mücadele, Doğu ve Batı işbirliğinde kültürel model aktarımlarının potansiyeli ve riskleri, 'Dünya sorunları karşısında ortak bir çalışma mümkün mü?" gibi konularda gençlerin etkin katılımı sağlanacaktır. Atölyede öne çıkacak konular ve çözüm önerileri uluslararası kuruluşlara iletilecek ve Türkiye başta olmak üzere katılımcı ülke medyaları aracılığıyla dünya kamuoyuna duyurulacaktır. Doğu-Batı buluşmalarıyla, önyargılarla mücadele konusunu ve farklı gruplar arasındaki kültürel etkileşimi desteklemeyi yani kültürler-arası barışçıl diyalogun gerçekleşmesine zemin hazırlanması tasarlanmaktadır. Bu doğrultuda, birçok gösteri programlanacak, katılımcı sivil toplum kuruluşlarının aktivitelerini tanıtan standlar açılacaktır. Sivil toplum kuruluşları etkinliklerini büyük ekranlara yansıtarak çalışma atölyeleri sayesinde de kendilerini daha iyi ve etkin anlatabileceklerdir. Doğu-Batı Buluşmaları karşılıklı bilgi edinmeye, tarihi yerlerin ve anıtların kültürel gezilerle tanıtılması, olumlu yönde katkıda bulunacaktır. Düzenlenecek konserler, TV programlarıyla da etkinliklere toplumsal paylaşım ve katılım sağlanacaktır. Doğu-Batı Buluşmaları'nda hedeflenen diğer önemli konu ise, Doğu-Batı sivil toplum kuruluşlarının arasındaki işbirliğinin nasıl geliştirebileceğine yönelik düşüncelerin paylaşımı ve bu yönde somut adımların atılması olacaktır.''

İHA

Yayın Tarihi : 22 Ekim 2008 Çarşamba 17:17:02