İnsan Halkları Derneği (İHD) Mardin Şubesi, Diyarbakır'da göz altına alınan İHD Genel Başkan yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Avukat Muharrem Erbey'in serbest bırakılması için açık havada basın açıklaması düzenledi.

İHD Mardin Şube Başkanı Erdal Kuzu ve İHD üyeleri tarafından yapılan ortak basın açıklamasında, "Erbey, 24 Aralık 2009 tarihinde Diyarbakır'da sabah erken saatlerde gözaltına alındı ve 26 Aralık 2009 tarihinde gece yarısı Diyarbakır Özel Görevli Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği tarafından tutuklandı. Muharrem Erbey'e yöneltilen suçlamalar arasında öne çıkan olaylar; Diyarbakır'da yapılan Anayasa Çalıştayı'na katılmak, İHD yetkilisi olarak Belçika, İsveç ve İngiltere parlamentolarında Kürt sorunu ile ilgili olarak konuşmak, İtalya'da Kürt Sinema Günleri'ne katılmak. Bunlar birer suçlama konusu olarak karşısına çıkarılmış ve yasadışı örgüt üyeliği ile suçlanmıştır" denildi.

Erbey'in gözaltına alınmasından sonra İHD Diyarbakır Şubesi'nin usule aykırı olarak arandığı iddia edilen açıklamada, "İHD Diyarbakır Şubesi OHAL döneminde bile aranmamıştı. Muharrem Erbey'in suçlandığı konular bir insan hakları aktivistinin faaliyetlerinden ibarettir. Bu şekilde İnsan Hakları Savunucularının Korunmasına Dair Birleşmiş Milletler Bildirgesi açık bir şekilde ihlal edilmiştir. İfade ve örgütlenme özgürlüğü hakkı Muharrem Erbey'in tutuklanmasıyla birlikte bir kez daha ihlal edilmiştir. Hukukun üstünlüğü ilkesi göz ardı edilmiş, aynı zamanda bir avukat olan Muharrem Erbey'in tutuksuz yargılanma hakkı ihlal edilmiştir" ifadelerine yer verildi.

Erbey'in İsveç, Belçika ve İngiltere parlamentolarında Kürt sorunu konusunda konuşmasından dolayı "yasadışı örgütün dış ilişkiler birim yetkilisi" olarak gösterilmesi eleştirilen açıklamada, "İnsan hakları evrensel bir kavramdır. İnsan hakları ihlalleri her yerde konuşulabilir. AB'nin ve belirtilen ülkelerin bu duruma seyirci kalmaması gerekir. Kürt sorununun çözümü belediye başkanlarının insan hakları savunucularına bileklerine kelepçe vurmakla değil ülkede yaşayan tüm halkların kendilerini ifade edebileceği anayasal bir ortamın oluşturulması ile mümkündür. Kürt sorununun çözümü siyaset yapan tüm insanları yasadışı olarak göstermekle değil her kesimin kendisi ifade edebileceği, ifade özgürlüğünün bulunduğu bir ortamın sağlanması ile mümkündür. İnsan hakları savunucularının tüm çalışmaları ifade ve örgütlenme özgürlüğü çerçevesinde olan çalışmasıdır. BM Bildirgesi uyarınca korunmaları gerekirken haklarında soruşturmalar ve davalar açılması bu alandaki ihlallerin çok ciddi bir boyuta ulaştığını göstermektedir. Muharrem Erbey'in bir an önce özgürlüğüne kavuşmasını talep ediyoruz.Tüm Kürt kökenli siyasetçilerinin bir an önce özgürlüğüne kavuşmasını talep ediyoruz" sözlerine yer verildi.