STK'lardan Vali Duruer'e tepki

Mardin genelinde eğitim başarısızlığından öğretmenleri sorumlu tutan ve kaçak elektriğin yüzde 80'lere vardığı ilde elektrik kesintilerinin normal olduğunu söyleyen Vali Hasan Duruer'e aralarında işadamlarının da bulunduğu sivil toplum kuruluşlarından (STK) tepki geldi.

Bir süre önce Kent Konseyi'ndeki açıklamaları ile gündeme gelen Mardin Valisi Hasan Duruer'in sözlerine tepkiler devam ediyor. Eğitimdeki başarısızlığın yüzde 70'ini öğretmenlere yükleyen, kaçak elektriğin yüzde 80'lere vardığı Mardin'de elektrik kesintilerini normal karşılayan ve çok çocukluluğu cehalet ve fakirliğe yoran Vali Hasan Duruer'e aralarında işadamlarının da bulunduğu sivil toplum örgütlerinden tepki geldi. Bir süre önce AK Parti Mardin Milletvekili Mehmet Halit Demir'in dile getirdiği

tepkiyle ilgili görüşlerini açıklayan STK temsilcileri Vali Duruer'in Mardinlilere karşı düşünceleri ile İlber Ortaylı ve Serdar Turgut'un bölge insanı hakkındaki düşüncelerinin benzer olduğunu söyledi.

Konu hakkında açıklama yapan Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Mardin Şube Başkanı Kazım Aksoy, Vali Duruer'in açıklamalarını yanlış bulduklarını belirterek kendi perspektiflerinden baktıklarında elektrik kesintisinden iş adamları olarak en fazla etkilenen kesim olduklarını söyledi. Duruer'in açıklamalarını üzüntü verici olarak karşılayan Aksoy, "Yüzde 80 kaçak elektriğin var olduğu söylenen Mardin'in yüzde 80'nine kimse hırsızdır diyemez. Ki buna Valimiz hırsızlık diyorsa o zaman kendisi de bu suça göz yumarak ortak olmuştur. Diğer bir sorun da kesintilerdir. Mesela geçenlerde işadamlarını ilimize yatırım yapmak için organize sanayi bölgesinde gezdirdiğimiz esnada şahit oldukları elektrik kesintisinden dolayı yatırım yapmaktan vazgeçtiler. Şimdi bunun sorumlusu da mı Mardin halkı? Valilik çözüm noktasıdır. Buna çözüm bulmak zorundadır. Başkalarına suçu yükleyip işin içinden çıkamaz. İlin lokomotifi olan organize sanayi bölgesinde işler böyleyse varın siz diğer yerleri düşünün. Sizin bu kaçakçılık başta olmak üzere bütün kesintilerin önüne geçmeniz gerekiyor. Engelleyemiyorsanız, bunda ilin Valisi başta olmak üzere diğer yetkililer sorumludur" dedi.

Milletvekili Demir'in gündeme getirdiği Mardin Valiliği'nin Artuklu Üniversitesi Rektörlük binasında verdiği içkili resepsiyonuna tepki gösteren STK'lardan Memur-Sen İl Başkanı Mustafa Aydın ise, "İçkili-şaraplı kokteyller cumhuriyetin ilk yıllarında dayatılmış ancak tutmamıştır. Kimse yeniden buna tevessül etmemelidir. Mardin'imizin otantik ve kadim yapısı sosyal taşıyıcı genlerinde vardır. Müslüman mahallesinde salyangoz satmanın karlı bir iş olmadığını anlamak gerekir. İnsanlarımızı toptan mahkum ve itham eden her genelleme sahibine döner. Sorumluluk makamında olanların agresif ve hissi konuşma lüksleri yoktur. Bunun mutlaka telafi edilmesi gerekmektedir" görüşünü dile getirdi.

Vali Duruer'in Mardinliler ve öğretmenlerle ilgili olarak basına yansıyan açıklamalarını talihsiz açıklamalar olarak değerlendiren Ankara Kızıltepeliler ve Çevresi Kültür Derneği Başkanı Fahrettin Enez ise, "Yıllardır kapatılamayan öğretmen ve derslik açıklarını dikkate almadan eğitimdeki başarısızlığın yüzde yetmişini, görevinin ilk yıllarında olan öğretmenlerimize bağlamak doğru bir yöntem değildir. Elektrik kaçağının konu edilerek, sosyal ve ekonomik durumu zaten ortada olan halkımızın hırsız olarak nitelendirilmesi ise kabul edilebilecek bir durum değildir. Bu gibi suçlayıcı açıklamaların, ilin birinci ağzından gelmesini esef ve üzüntüyle karşılıyoruz" diye konuştu.

" 'Başarının da başarısızlığın da yüzde 70'i öğretmenlere bağlıdır' sözü kanaatimizce yeterince araştırılmış, üzerinde düşünülmüş bir yargı değildir" diyen Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Hasan Ekinci, Vali Hasan Duruer'in bildiği bilgileri kamuoyu ile paylaşmasını istedi. Ekinci açıklamasını şu şekilde sürdürdü:

"Sayın Vali hangi fiili/pratik inceleme sonucu, hangi tecrübelerden sonra ve hangi istatistiki bilgi sonucu bu yargıya vardı. Eğer yapılan araştırma sonucunda başarısızlıkla ilgili belirttiği bu oranlar çıkmazsa Valinin tüm öğretmenlerden özür dilemesi gerekir. Ayrıca eğitim sorunlarını şimdiye kadar kim ve kimlerle konuşup istişare ettiği de merak konusudur. Eğer öğretmenler bu kadar başarısız ise bunun birinci sorumlusu milli eğitim müdürü, ikincisi valinin kendisidir. Önlem almak düzeltmek onların asli görevidir. Bu işin sorumluları şikayet edemezler. Her türlü yetkiyle donatılmış müdür bey ve sayın valinin birçok işte olduğu gibi 'biz biliriz, biz yaparız' mantıkları bu konuda işe yaramadı mı? Öğretmenleri motive edecek en büyük güç idarecilerdir. İdarecilerin de kimin inisiyatifiyle geldiği/getirildiği ortadadır. Ayrıca böyle bir sorun varsa bile bunun yolu öğretmenlerin yüzde 70'ni aşağılamak mıdır? Yoksa bunları teşvik edip kazanmak mıdır? Bu öğretmenler uzaydan gelmedi; bu devletin üniversitelerinden mezun olup yine devletin sınavı olan KPSS'yi kazanıp geldiler. Hala bir sorun varsa devlet kendi eğitim sistemini/ kendi paradigmasını değiştirmelidir diye düşünüyorum. Sayın Vali de bu konuda yardımcı olup fikir üretmeleri gerekir, aynen rahmetli Vali Recep Yazıcıoğlu gibi."