6
Mayıs
2024
Pazertesi
ŞANLIURFA

Faruk Saraç


Faruk SARAÇ   (1955- ) 

Modacı.Urfa’da dünyaya geldi. Kendini bildiği andan itibaren amacı insanlara güzellik sunmak oldu. İlk eğitimini Urfa’da Şehit Nüsret İlkokulunda aldı. Liseyi 1973 yılında Urfa’da bitirdi. 1974-1980 Yılları arasında kumaşla ilk kez tanıştı ve kuzeni Ömer Saraç ile birlikte çalışmaya başladı. 

1980 yılında İstanbul’a geldi. Marmara Üniversitesi İngilizce Bölümü’nü bitirdi. Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun "Renk imiş her ne varsa alemde" mısralarını yaşam ilkesi edinip başladı çalışmaya... Renk, Özgünlük, Şıklık ve Özgürlük ilkelerinden yola çıkarak hayatının akışını değiştirdi ve 1981 yılında İstanbul Kadıköy’deki Onur Çarşı’nda "Butik Faruk" adında ilk mağazasını açtı.
 
1984 yılında adının bir imza olduğuna karar verdi ve Moda’da Faruk Saraç Dönemini başlattı. Artık büyüme dönemi başlamıştı... Hayallerini yaşam amacı edinince bu dönem içinde 4 mağazasının temeli de kendiliğinden atılmış oldu. 

Faruk Saraç moda dünyamıza "ilk erkek modacısı" olarak imzasını attı ve sert, katı, siyah, kahve ve laci’den başka renk giymeyen Türk erkeğini kırmızılarla, yeşillerle, mavilerle tanıştırdı kaynaştırdı. Faruk Saraç’a göre moda; "Renktir, Özgürlüktür ve en önemlisi Kişiye özeldir..." Her Faruk Saraç imzasında renk, özgürlük ve özgünlük vazgeçilmezdir. 

Bütün kreasyonlarının tasarımını kendisi yapar, kumaş ve malzemelerini seçer ve uygular. Dünyaca ünlü İtalyan firmalarıyla zaman zaman birlikte çalışır, renk seçer, desen üretir. Farık Saraç’ın bir düşü vardır, 90’lı yıllarda; konfeksiyon üretimini ve giderek daha çok ustalaştığı Haute-Couture’ı bir arada yürüteceği bir moda merkezi ister hep. Sonunda 97 yılında İstanbul-Levent’te bu düşünü gerçekleştirir. 

Farık Saraç 98’de ilklere imza atan ustalığını hiç kimsenin şimdiye kadar cesaret etmediği hatta aklından bile geçirmediği bir konuda daha gösterir. Ulu önderimiz Atatürk’ün, şıklığını 453 parça askeri, resmi günlük kıyafetini "bire bir" dikerek, 60. ölüm yıldönümünde "O’nun evinde, Dolmabahçe’de “Sarı Zeybek" adlı bir görsel şölenle ölümsüzleştirir. Bu unutulmaz gösteri onlarca kez yerli ve yabancı tv’lerde yayınlanır, yüzlerce haber olur, Türkiye’nin bir çok ilinde tekrarlanır. 

Faruk Saraç, 1999’da Topkapı Sarayı’nda, Tesavir-i Al-i Osman adlı Osmanlı padişahlarının portrelerinin, minyatürlerinin sergilendiği bir sergi izler. Bunun üzerine Selçuklu ve 642 yıllık Osmanlı Dönemi’nden günümüze ulaşan bütün kıyafet verilerini inceler. "Payitaht İstanbul’da saray, cami, türbe ve müze gezer, dönemin pamukluları ve ipekli dokumalarını inceler, Hereke fabrikasında atlas kumaşlar dokutur, takı ve sorguçların örneklerini tespit eder ve başlar çalışmaya... Sonunda ortaya delice bir çalışmayla 700 parçalık 36 padişah, 6 valide sultan, 1 şahzade, 1 çengiye ait "Padişahın Esvabı" isimli göz kamaştırıcı bir başka görsel şölen çıkar ve yine tarihsel bir mekanda Aya İrini’de sergilenir. 

Siyaset, iş, spor dünyasından birçok kişiyi giydiren Faruk Saraç’ın amaçlarından biri de ilk 3 yıl içinde avrupa ve kuzey afrika’da adını yaygınlaştırmak ve dünya modacılarından biri olmaktır. Faruk Saraç 20 yıla yaklaşan meslek yaşamı boyunca sayısız plaket, ödül ve başarı belgesi alır, ulusal ve yabancı basında binlerce habere konu olur.

Vekilinize soru sormak/sorununuzu iletmek ister misiniz?
Sorular/Cevaplar