11
Mayıs
2025
Pazar
YAŞAM

Kızını da istiyor

Almanya'da yaşayan iki çocuğuna 7 yıl sonra kavuşan, gurbette kalan ve dininin değiştirildiğini ileri sürdüğü tek kızını da isteyen bir baba, evini Türk bayraklarıyla donatarak Alman makamlarına karşı savaş açtı.

25 sene önce Almanya'ya giden ve burada evlenen Cihan Dursun (37), işlediği bir suçtan dolayı 1993 yılında Stutgart'ta cezaevine düştü. 7 sene bu ülkede tutuklu bulunan Dursun cezaevindeyken, 1994 yılında Stutgart'taki evi kundaklandı. Eşi Şükriye Dursun'u kaybettiği yangında, çocukları da çeşitli yerlerinden yaralanan acılı baba, cezasını çektikten sonra Alman Hükümeti tarafından sınır dışı edildi. Çocuklarından ayrılmak zorunda kalan Cihan Dursun, Eskişehir'deki yakınlarının yanına yerleşirken, genç yaşta yaşadığı acı olayları unutmaya çalıştı. Bu arada, Stutgart'ta kalan çocukları Cihat (15), Tuğba (14) ve Büşra (13) ise koruyucu ailelerin himayesine verildi.

Acılı baba, Eskişehir'e gelen çocukları Cihat ile Tuğba Dursun'a 7 yıl sonra kavuştu. Bakıcı ailelere ve yurtlara yerleştirilen çocuklarının Almanya'da kötü muamelelerle karşı karşıya kaldığını öğrenen Dursun, iki çocuğunu geri göndermedi. Bunun üzerine Alman Hükümeti, Türkiye'deki Cihat ve Tuğba Dursun'u geri isteyerek, dava açtı. Bu arada, çocuklarının mahkeme sonuçlanana kadar kendi yanında kalmasına izin verildiğini söyleyen Cihan Dursun, evini Türk bayraklarıyla donattı. Dursun, çocuklarıyla özlem giderirken, Almanya'da kalan 13 yaşındaki kızı Büşra'nın ise dininin ve adının değiştirildiğini öğrendiğini belirterek, "Bayrakları asmamım sebebi, Alman makamlarına karşı savaş açmamdır. Bu benim için bir savaştır ve ben şu an savaşıyorum. Almanya'da kalan kızımın ise, dinini ve adını değiştirmişler. 13 yaşında çocuk dininin değiştirilmesini ister mi? Çocuğun beynini yıkamışlar. Bunu Türkiye'de bir Alman'a yapsalar, Almanlar ayağa kalkar. Ancak, Türk yetkililer bana cevap bile vermedi. Ben diğer kızımı da istiyorum" dedi.

Almanya'dan sınır dışı edilmesinde cezaevine girdiği uyuşturucu suçu kadar oğlunun adının Cihat olması sebebiyle kendisinin aşırı dinci ilan edilmesinin de etkili olduğunu anlatan Cihan Dursun, "Oğlumun adını Cihat koymam yüzünden bizi aşırı dinci yaptılar. Öyle bir şey yoktu. Bu yakıştırma olmasaydı, çocukları Türkiye'ye göndereceklerdi. Türkiye'ye döndükten sonra askere gidip geldim. Tekrar Almanya'ya dönmeyi planlıyordum, kabul etmediler. Cep telefonuyla irtibat halinde olduğum çocuklarım Tuğba ve Cihat'ı, bilet parasını gönderip Türkiye'ye getirttim. Bu hususta çalmadığım kapı kalmadı, ancak hiçbir yetkili benimle ilgilenmedi. Sonunda kendi çabalarımla iki çocuğuma kavuştum. Oğlum 8 yaşında sigara içmeye başlamış ve uyuşturucu kullanmış. Değişik kötü muamelelerle ve hakaretle karşılaşmış. Bunları öğrenince kötü şartlarda yetiştiklerine kanaat getirdiğim çocuklarımı, Almanya'ya geri göndermedim. Alman Hükümeti çocukları isteyerek, dava açmış. Mahkeme bitene kadar çocuklar bende. 15 sene önce suç işledim, ancak benim şimdi düzenli bir hayatım var. Çocuklarıma bakabilecek durumdayım. Türk halkından ve Eskişehirliler'den önümüzdeki ay Eskişehir'de yapılacak duruşmada bizi desteklemelerini istiyorum" diye konuştu.

Kendisi Almanya'da cezaevindeyken evinde çıkan yangında eşi, çocuklarını kurtarırken dumandan zehirlenip ölen Cihan Dursun, yangında vücudunda yanık izleri oluşan oğlu Cihat Dursun'a, bunca yıl zarfında estetik ameliyat bile yapılmamasına da tepki gösterdi.
Yıllar sonra babalarına kavuşan Cihat ve Tuğba Dursun, artık Türkiye'de yaşamak istediklerini ve Almanya'ya geri dönmeyi arzulamadıklarını ifade etti. Almanya'da domuz etini zorla kendisine yedirdiklerini ifade eden Cihat Dursun, "Şimdi, dünyanın en mutlu insanları bizleriz. Kesinlikle Almanya'ya dönmeyi düşünmüyoruz" dedi.

 

.
Yayın Tarihi : 12 Mart 2006 Pazar 11:24:39


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?