6
Mayıs
2024
Pazertesi
KONYA

Çağlayan: Kriz ihracatı daralttı

Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, "Eğer küresel kriz yaşanmasaydı bugün ihracatta 150 milyar dolar rakamlarını telaffuz ediyor olabilirdik. Kimsenin öngörmediği ve etkilendiği bir krizle karşı karşıya kaldık. Bu krizle birlikte ihracatımızda da önemli bir daralma yaşandı" dedi.

Ekonomi Koordinasyon Kurulu tolantısında konuşan Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, 2008 yılında ekonomi alanında çok büyük bir atılım yaşandığını belirterek, "Cumhuriyet tarihinde gerçekleştirilen en yüksek ihracat rakamı olan 132 milyar dolara çıkmayı başardık. Özel sektörümüzün önündeki engeller kalktığı zaman nasıl bir destan yazabildiğini hepimiz gördük. Yüzde 90'ı sanayi ürünü ve yüzde 50'den fazlası Avrupa'ya olan bir ihracat yılı geçirdik. Eğer küresel kriz yaşanmasaydı bugün ihracatta 150 milyar dolar rakamlarını telaffuz ediyor olabilirdik. Kimsenin öngörmediği ve etkilendiği bir krizle karşı karşıya kaldık. Bu krizle birlikte ihracatımızda da önemli bir daralma yaşandı.

Eğer bir ülkenin ekonomisi küresel ekonomiye ne kadar adapte olduysa bu krizden de o kadar fazla etkilendi. Özel sektörün bu krizden en az hasarla kurtulması için çeşitli destekler verdik. 17 aydır negatif küçülmeye devam eden Avrupa ülkelerine nazaran Nisan ayıyla birlikte olumsuz gidişin olumluya döndüğü ve kötüye gidişin durduğu bir seyirle karşı karşıyayız. Özel sektör bu krize tam değişim içine girdiği bir dönemde girdi. Bu nedenle etkilenmesi daha fazla oldu. Ancak krizden kurtulacağımızın emareleri görülmeye başlandı. Sanayi endeksi Haziran ayında yüzde 20 daralma rakamlarında, yüzde 7 seviyelerine gelindi. Ayrıca birçok sektörde küresel krizden etkilenmeden önceki dönemde daha pozitif değerlere kavuştuk" dedi.


ORTAK HEDEFLERDE BULUŞMAMIZ GEREKİR

Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz ise Türkiye'nin son birkaç yıldır çok önemli adımlar attığını ifade ederek, "Avrupa Birliği ile müzakerelerde önemli mesafe katedilmiş, hukuk, ekonomi ve diğer konularda önemli reformlar yapılmış ve ekonomide önemli mesafeler alınmıştır. Ülkemiz güçlü mali yapıya girmiş bir ülkedir. Yeter ki bu enerjimizi gereksiz tartışmalarla, ideolojik kavgalarla geçirmeyelim. Hep birlikte ortak hedefler koyabilelim ve ülkemizin kalkınması için gayret sarf edelim. Tabiki farklı fikirlerimiz olacak ama mutlaka hepimizin ortak hedeflerde buluşmamız gerekir.

Dünyadaki kriz ortamında ülkemizin bu krizden en az şekilde etkilenmesi için tedbirler alıyoruz. Bu kapsamda İşkur'la birlikte yaptığımız protokolle 200 bin gencimize mesleki eğitim vereceğiz. 100 bin gencimiz işyerlerinde staj görme olanağı bulacak. 120 bin insanımıza ise kısmi zamanlı işler verilecek. Ayrıca kurduğumuz ve kurmaya devam ettiğimiz bölgesel kalkınma ajanslarımızla o bölgelerde istihdam ve üretimin artırılması adına çalışmalar yapıyoruz" şeklinde konuştu.


MALİ DİSİPLİN SAĞLANMADAN BÜYÜME SAĞLANAMAZ

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de, krizle birlikte Türkiye'de yaşanan bütçe açığının diğer gelişmiş ülkelerde görülen açıktan fazla olmadığını kaydederek, "Bu konuda sürekli toplantılar düzenleyerek sorunları masaya yatırıyoruz. Önümüzdeki 3-5 yıllık süreçte Türkiye'nin perspektifini nasıl iyileştiririzi tartışmamız lazım. Bütçe açığını kısmen kapatacak adımları attık. Açığı kontrol altında tutmak için kararlı adımları atıyoruz. 2009 yılı bütçesi krizin derinleşmediği dönemde makul ekonomik bir senaryoyla hazırlanmış bir bütçeydi. Kimse şunu unutmasın; mali disiplin sağlanmadan büyüme sağlanamaz. Bu nedenle mali disiplin sıkı bir şekilde sağlanmalı ve taviz verilmeden devam edilmelidir" dedi.


ENERJİ VE GIDA SEKTÖRÜNE AĞIRLIK VERİLMELİDİR

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu ise, enerji ve gıda sektörlerinin gelecekte en önemli sektörler olacağını belirterek, "Bu nedenle bu iki sektöre de ağırlık verilmedilir. Türkiye'nin her iki sektörde de büyük bir potansiyeli var. Özellikla tarım konusunda çok önemli bir potansiyele sahibiz. Türkiye'nin şu an 8.5 milyon hektar sulanabilir arazisi bulunuyor. Bu 8.5 milyon hektarın 5.5 milyon hektarlık kısmında yeni sulama sistemlerini kurmamız gerek. Türkiye yarı kurak bir iklime sahip olduğundan tarım için sulamaya ihtiyaç var. Bu bağlamda bu 5.5 milyon hektarlık alanda yap işlet devret modelini uygulamaya koyduk. Ayrıca enerji konusunda da gerek hidroelektrik santralleri, gerek diğer alternatif enerji kaynaklarını kullanma bakımından önemli kararlara imza attık. Bu bölgenin en önemli ve 120 yıllık hayali Mavi Tünel'i biz hayata geçirdik ve kısa süre içinde Konya Ovası'na 750 milyon metreküp suyu aktarmış olacağız" diye konuştu.

Konuşmaların ardından toplantıya ara verildi.

 

iha
Yayın Tarihi : 13 Ağustos 2009 Perşembe 16:11:37
Güncelleme :13 Ağustos 2009 Perşembe 16:32:38


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?