Konya'nın Beyşehir ilçesine bağlı Karaali beldesinde pancar sezonunun başlamasıyla birlikte eğitim çağındaki çocuklarını yanlarında götüren ailelerin yerleşim birimini terk etmesi sonucu sınıflar boşaldı.

470 öğrencisi olan Karaali İlköğretim Okulu'nda ailelerine yardım etmek üzere yakın il ve ilçelere giden öğrenciler nedeniyle okulda halen 100 civarında öğrenci ile eğitim-öğretim devam ettirilmeye çalışılıyor.

Karaali beldesinde yaşayan ailelerin büyük bölümü, tek geçim kaynağı olan pancar işçiliği nedeniyle yerleşim biriminden ayrıldı. Belde nüfusu ilkbahar döneminde başlayan pancar göçü nedeniyle azalırken, eğitimlerini yarıda bıraktırdıkları çocuklarını da yanlarında götüren aileler, Konya'nın Çumra ilçesi ile Karaman, Aksaray, Yozgat ve Kırşehir gibi Anadolu kentlerinde çapa mesaisine başladı. Aileler gündüz pancar çapası yaptıkları arazilerde geceleri ise kurdukları çadırlarda kalıyor.

Çapa faaliyetlerinin sona ermesinin ardından pancar işçileri için bir süre sonra da söküm için çalışmalar başlıyor. Pancar sezonunun açılmasıyla birlikte öğrenci nüfusu azalan Karaali İlköğretim Okulu'nda eğitim-öğretim devam ederken sınıflarda sıralar boşaldı. Yaşanan bu manzara nedeniyle okul idaresi sınıf birleştirmesi yaparak eğitimi devam ettirmeye çalışırken, okulda kalan az sayıdaki öğrenci ise pancar çapasına giden arkadaşlarının eğitim yuvalarından kopmasından dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Okul bahçesinde uzatılan mikrofonlara konuşan öğrenciler, en sevdikleri arkadaşları ile yakınlarının pancar çapası yapmak üzere beldeden ayrıldığını belirtirken, "Arkadaşlarımız gidince yalnız kaldık, sınıflarımız boşaldı. Bu yüzden birleştirilmiş sınıflarda eğitim görmek durumunda kalıyoruz. Bu şekilde eğitimde zorluk çekiyoruz. Giden arkadaşlarımız bir şey öğrenemiyorlar. Biz konuları işlediğimiz için onlar da dönüşte derslerden geri kalıyor. Gitmeyenler ise ya evlerde dede ve ninelerine bakmak içinburada kalıyor ya da ailesinin ihtiyacı olmadığından tahsil hayatını yarıda kesmeden sürdürebiliyor. Kasabamızda keşke pancar işi olmasaydı" diye konuştu.

Karaali İlköğretim Okulu'nda öğrenim gören iki torunu olduğunu, kendi çocuklarının ise pancar çapası için yöreden ayrıldığını belirten Mehmet Ali Demirel adlı vatandaş, yerleşim biriminin çok nüfusa rağmen toprağının az olması, bunun yanında sulama imkanlarının yetersizliği nedeniyle çaresizlikten dolayı çevre il ve ilçelere giderek pancar işçiliği yaptığını söyledi. Demirel, şunları kaydetti: "Kasaba halkımızın büyük bölümü uzun yıllardır Türkiye'nin neresinde pancar işçiliği varsa oraya gidiyor.

Hayvancılıktan yeterince para kazanılmıyor. O yüzden başka bir gelir kaynağı bulunmuyor. Pancar işçiliğine giden aileler ise yanlarında çocuklarını da yardımcı olması için götürmek zorunda kalıyor. Böyle olunca eğitimde yüzde 80 aksama oluyor. Ama başka çaresi de yok. Çünkü kasabamız halkının büyük çoğunluğunun bankalara borcu bulunuyor. Karaali'de durarak bu borçlar ödenmediği için dışarıya çıkıp tarım işçiliğinden para kazanmak zorunda kalıyorlar."

Pancar göçü nedeniyle okul mevcudu büyük ölçüde azalan Karaali İlköğretim Okulu'nu bu kapsamda ziyaret ederek yaşanan tabloyu yerinde gören Beyşehir Ziraat Odası Başkanı Dursun Ersözlü ise, "Karaali kasabası halkına sitem ediyorum. Çocuklarının istikbali ile oynuyorlar" dedi. Ailelerin çocuklarını cahil bırakmaması gerektiğine dikkat çeken Ersözlü, 470 öğrencisi bulunan okulda ders yılı bitmeden eğitim gören 80-100 öğrenci görmenin üzüntüsünü yaşadığını dile getirirken, "Eğer çocuk yetiştirilecekse eğitim diyorum. Eğitim olmayınca ne haritacı, ne öğretmen, ne tornacı ne de tesviyeci olunabiliyor. Ben artık ailelerin çocuklarını pancar çapasına göndermesini istemiyorum" şeklinde konuştu.

Beyşehir İlçe Milli Eğitim Müdürü Hasan Taşdelen ise, bu sorunun yeni olmadığını, uzun yıllardır devam edegelen bu sıkıntının çözümü konusunda Karaali Beldesi'nde kurum olarak zaman zaman çalışmalar yaptıklarını belirterek, "Daha önceleri Karaali'de birkaç kez veli toplantıları yaptık ve ailelerimize pancar işçiliğine giderken çocuklarını yanlarında götürmemeleri konusunda telkinde bulunduk. Hatta, 'okulda yemek çıkaralım, gerekirse ranza atalım, çocuklarınız burada okulda ya da dedelerinin, ebeveynlerinin yanında kalsın' dedik ama aileler buna rıza göstermedi. Bizim bu konuda fazla yapabileceğimiz bir şey bulunmuyor. Öğrencilerin devamsızlığını takip edip, velilere resmi kanaldan uyarılar yapıyoruz. Devamsızlık durumu 20 gün geçmişse dosya hazırlayıp Savcılığa intikal ettiriyoruz. Geçmişte bunları yaptık. Velilere bu yolla para cezaları kesildi. Ancak kalıcı bir çözüm bulamadık. Karaali beldesinde yaşayanlar için hatta Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Fonu aracılığıyla proje desteği sağladık.Arıcılık, koyunculuk ve kirazcılık gibi projelerin bölgede yaygınlaşması için gayret gösterdik. Ancak, bu konuda da başarılı olamadık, arılara bakım olmadı öldüler, verdiğimiz koyunları bir süre sonra geri alamadık. En kolay bildikleri iş bu olunca, kasabada kalmalarını sağlayıcı ya da çocuklarını yanlarında götürmelerinin önüne geçemedik" ifadelerini kullandı.

İHA

Yayın Tarihi : 22 Mayıs 2009 Cuma 11:36:05