Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, törenlerin açılışında yaptığı konuşmada, Mevlana’nın en önemli eseri olan Mesnevi’nin, birçok kültürden bilgi sunduğunu belirterek, bu bilgilerden bütün dünyanın beslendiğini söyledi.

Mesnevi’nin, büyük bir imkan olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Mesnevi insana bir bütün olarak bakar. Evrenselliğinin ilk sırrı da burada yatmaktadır. Mevlana’nın düşünceleri bir ideoloji değil, öğretidir. Bugün bu öğretiye çok muhtaç bir dünya var. Bir düşünürün dediği gibi; bugün insanlar en çok sevgisizlik ve yalnızlıktan acı çekmektedir" dedi.

Mevlana’nın hiçbir zaman korkutan olmadığı ve şekilciliğe bağlı kalmadığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu yüzden Amerika’dan Asya’ya bütün insanlar ona geliyor. Bugün insanlığın bir bölümü zenginlik ve refah içerisinde yaşarken, büyük bir kısmı ise açlıktan ölmekle karşı karşıyadır. Davos’da da olduğu gibi dünyanın çeşitli yerlerinde zirveler yapılarak yoksul ülkelerin borçlarının silinmesi isteniyor. Bu bir bakıma çocuklar açlıktan ölmesin çağrısıdır. Ancak günümüzde insanlığın vicdanı ile aklı arasında büyük fay kırıkları oluşmuştur."

İnsanlığın en büyük problemlerinden birisinin de çeşitli açılardan yapılan ayrımcılık olduğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, "Dünyanın düzeni cömertlikte akarsu, merhamette güneş gibi ol felsefesine dayansaydı, bugün Afrika insanlığın kanayan vicdanı olur muydu? Mevlana insanın hangi merdivende oturduğunu önemseyen bu sisteme karşı çıkmıştır" diye konuştu.

Törende söz alan TBMM Başkanı Arınç ise, Şeb-i Arus’tan ne hissettiğini özetlemek istediğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Ben bu akşam, semaha kalkan her dervişin, üzerinden hırkasını çıkarttığı gibi, siyasetçi kimliğimi çıkartıp, yalın bir insan olarak Şeb-i Arus’tan ne hissettiğimi özetlemek istiyorum. Dönen bir evrende, dönen bir güneşin etrafında, tutkuyla dönen mavi gezegenimizde bir semazen düşünün. İlahi ahenge uygun bir dönüşle kendini Rahman ve Rahim olan Allah’ın dergahına ulaştırmak için dünyevi her şeyden sıyrılmış bu sufinin kalbinde aşkı hissediyorum. Kargaşadan, hırslardan, dünyaya ait her şeyden kendini uzak tutan bu sufinin, dönerken bize verdiği mesajın: ’Dönüş Allah’adır’ olduğunu düşünüyorum. Dönüş Allah’a ise modern dünyanın, ihtirasları, kavgaları, çatışmaları nedendir acaba? Sıradan bir insan olarak, yüzlerce yıldır gönül kaplarından boşalarak bize ulaşan aziz Mevlana öğretisinden ne kadar etkilendiğimi anlatmaya çalışıyorum. Modern dünyanın içindeki çıkmazın, buralarda bir yerde çözümü olduğunu düşünüyorum. Dünya Hazreti Mevlana’nın ’Ne olursan ol yine de gel. Yüz kere tövbe etsen, yüz kere tövbeni bozsan da yine gel, nasılsan öyle gel’ sözlerine kulak vermelidir. Bu insani yaklaşım, bir ayağını bulunduğu yere sabitlemiş, diğer ayağı ile medeniyetleri, ülkeleri, diyarları dolaşan dervişin ritmi gibi insanlığa bir şeyler öğretiyor. Biz, kolları herkese açık, barışı sevgiyi, ilahi aşkı önceleyen ve önemseyen bir dinin mensuplarıyız."
Cumhurbaşkanı Sezer ise törenlerle ilgili bir mesaj yayımladı. Sezer’in törenlerin açılışında okunan mesajında, Mevlana’nın; geniş kitleleri derinden etkileyen sanatı, şiiri ve düşünceleriyle manevi dünyayı zenginleştirdiği ve gönüllerde unutulmaz bir yer edindiği belirtildi. Mesajda, "Kültürümüzün temel öğelerinden olan Mevlana, kişiliği, yaşamı, felsefesi, dünya görüşü ve iletileriyle, ulusal kimliğinden sıyrılarak evrensel nitelik kazanmıştır. Günümüzün değerlerini yüzyıllar önce dile getiren ve insanlığa çağrıda bulunan Mevlana, engin hoşgörüsü ve sevgisiyle, dünyada hayranlık uyandırmış yüce bir kişiliktir" denildi.

Mesajda ayrıca, Mevlana’nın engin hoşgörüsünün ve barışçı felsefesinin iyi anlaşılması ve benimsenmesi durumunda, dünyanın en önemli gereksinimi olan evrensel barışa ulaşılabileceğine inanıldığı vurgulandı.

Törenler Ahmet Özhan’ın Türk Tasavvuf Musikisi Konseri ile devam ediyor.

BİLGİN ŞAŞMAZ-KONYA (İHA)

Yayın Tarihi : 18 Aralık 2003 Perşembe 00:00:14

Güncelleme :14 Ocak 2004 Çarşamba 11:15:07