Konya'da döner ustası bir kişinin, üniversite öğrencisi sevgilisiyle, daha önceden tanıdıkları bir bayanı odun, bıçak ve dambılla vurarak öldürüp, altın bilezikleri, paraları ve cep telefonunu gasp ettikleri iddiasıyla yargılanmalarına başlandı. İki sevgili hakkında 102 yıla kadar hapis cezası isteniyor. 

Konya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen sevgililerin cinayet davasına başlandı. Duruşmaya tutuklu sanıklar Selçuk Üniversitesi Almanca Bölümü 2. sınıf öğrencisi Ayşe Kevser B. (21) ile sevgilisi döner ustası Oktay D. (23), maktul yakınları ve taraf avukatları katıldı. Mahkeme heyeti ilk önce Ayşe Kevser B.'yi dinledi. 

Bir arkadaşı aracılığıyla Oktay D. ile tanıştığını belirten üniversite öğrencisi genç kız ağlamaklı bir ses tonuyla, "Oktay, bana duygusal olarak bağlandığını belirtmesinden bir süre sonra yaklaşık 5 ay önce zorla sahip oldu. Psikolojik ve fiili baskılar kurarak bana her istediğini yaptırıyordu. Olay günü bana hadi gidiyoruz diyerek nereye gittiğimizi söylemeden daha önce iki kez evine misafir olduğumuz Lale Yaylacı'nın evine gittik. Orada kahvaltı yaptık, yaklaşık 1.5 saat evde kaldık. Ben Lale Yaylacı'nın bakım ürünlerinin bulunduğu katoloğa bakıyordum. O arada Oktay sobanın bulunduğu arka tarafa geçti. Oktay eline aldığı sopayla Lale'nin başına vurmaya başladı, ben korktum ayağa kalktım. Oktay beni odadan dışarı çıkarttı. Boğuşma sesi geliyordu. Bir süre sonra Oktay beni çağırarak kahvaltı masasındaki malzemeleri toplattı ve bir poşete koydu. Dışarı çıktık, beni yurda bıraktı ve dışarı çıkmamamı söyledi. Ben yurttayken tekrar geldi ve bana küçük bir çanta verdi. Ben korkuyordum, çantada bomba olabileceğini düşünerek, sınav haftası olması nedeniyle hiç kimsenin girmediği etüd odasına sakladım. Polisler beni gözaltına aldığında, çantayı teslim edince içinde altınlar olduğunu öğrendim" dedi. 

Ayşe Kevser B.'nin verdiği ifadenin tam tersini veren Oktay D. ise, "Benim Lale ile daha önceden ilişkim vardı. Ben askere gidince Lale evlenmiş. Ben askerden geldiğimde Lale benimle ilişkisini devam ettirmek istiyordu, en azından son kez görüşmek istiyordu. Daha önce Ayşe Kevser B. ile bir kez Lale'nin evine gitmiştik. Başkalarıyla bana tuzak kurar korkusuyla Ayşe'yi yanıma alıp o gün kahvaltıya gittik. Kahvaltı yaparken Ayşe beni öptü ve lavobaya kalktı. Bu sırada Lale, Ayşe'nin beni öpmesine alınarak, 'Bana garezin mi var' diyerek bağırmaya başladı. Ben de ağzını kapatmaya çalıştığım sırada elimi ısırdı, iki tokat attım ağzından kan geldi. Lale bu kez eline bıçak alarak Ayşe'nin bulunduğu yere doğru gidiyordu. Ben de sürekli yanımda taşıdığım sopayla kafasına vurdum, bıçağı elinden alarak boynundan bıçakladım. Ayşe tam o sırada köşeye geçmişti. Ayşe'ye eşyaları topla dedim. Yakalanmamak için kahvaltı masasındaki malzemeleri toplattım. Hatta ağırlık çalışılan dambılla Lale'nin kafasına da vurmuştum, evden çıktığımda ölüp ölmediğini bilmiyordum. Kanlı pantolonumun üzerine Lale'nin kocasının bir pantolonuyla, kanlı montumu ters çevirip giydim. Altınları, parayı ve cep telefonunu evden çıktıktan sonra Ayşe'deki poşete baktığımda gördüm. Ayşe'ye neden bunları aldığını sorduğumda 'hırsız süsü vermiş oluruz' demişti. Ben cep telefonunu boş bir araziye fırlattıktan sonra, altınları ben almam, sen al dedim ve uygun bir yere giderek kanlı elbiseleri beraber yaktık. Aynı zamanda ben Ayşe ile hiçbir şekilde cinsel ilişkiye girmedim. Ona zorla sahip olduğum yalandır. Hatta Ayşe beni aldatıyormuş, bu olay sonrası öğrendim" şeklinde konuştu. Mahkeme heyeti, sanık müdafilerinin savunmaya yönelik delillerini vermesi ve şahitlerin zorla getirilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. 

Olay, 15 Ocak 2007 tarihinde merkez Selçuklu İlçesi Mehmet Akif Mahallesi Arzupınar Sokak No 4'te meydana gelmiş, adreste oturan Lale Yaylacı (30), Oktay D. ile sevgilisi Ayşe Kevser B.'yi kahvaltıya davet etmişti. Kahvaltıda, Oktay D.'nin, Ayşe Kevser B.'nin yardımıyla Lale Yaylacı'yı önce odun, sonra dambıl ile vurup, bıçaklayarak öldürdükten sonra altınları ve cep telefonunu gasp edip delilleri yok ettiği iddia edilmişti. Yakalanan ve çıkarıldıkları mahkemece tutuklanan her iki sanık, ayrı ayrı TCK'nın 82/1 maddesi gereğince tasarlayarak adam öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet (36 yıl), 149/1 maddesi gereğince gasp suçundan 15'er yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyor.