3
Mayıs
2024
Cuma
NEVŞEHİR

ASAM: Irak politikası Bürüksel'den belirlenecek

ASAM Çatışma ve Terör Araştırmaları Masası eski Başkanı emekli Binbaşı Dr. Ali Nihat Özcan, Türkiye’nin Irak politikasının 17 Aralık’tan sonra yeniden şekillenebileceğini belirterek, "Eğer Türkiye bu tarihte AB’den müzakere tarihi alırsa, Irak politikasını belirleyeceği adres Brüksel olacaktır" dedi.

Türk Ocakları Nevşehir Şubesi tarafından Nevşehir Anadolu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nde düzenlenen "Irak’ta insanlık sınavı" konulu konferansta konuşan ASAM Çatışma ve Terör Araştırmaları Masası eski Başkanı emekli Binbaşı Dr. Ali Nihat Özcan, Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte dünyadaki en büyük güç olarak ortaya çıkan ABD’nin dünya petrollerinin tamamını kontrol altına almaya yönelik girişiminin sonucu olarak ortaya çıkan Irak’taki işgalin, Irak’ı yakın bir gelecekte bölünmenin eşiğine getireceğini savundu.

Ortadoğu’nun petrol potansiyeli açısından ABD için oldukça önemli olduğunu dile getiren Özcan, "Dünyadaki toplam petrol rezervlerinin yüzde 65’i Ortadoğu ülkelerinde bulunuyor. ABD için İsrail bölgede var olması gereken bir güç. Çünkü ABD’de lobiciliği Yahudiler elinde tutuyor, her alanda da oldukça etkinler. Siyasetten bilim dünyasına, basından holdinglere kadar hemen hemen büyük bir potansiyele sahipler. Ortadoğu’da İsrail’e herhangi bir şey olmaması için de ABD var gücüyle destek çıkıyor. Dünya petrol rezervlerine baktığımızda, gerek Ortadoğu ve gerekse Kafkasya’daki rezervlerle birlikte İslam coğrafyasının sahip olduğu petrol rezervi, dünya rezervinin yüzde 81’ine ulaşıyor. Bu denli önemli bir potansiyeli elinden bırakmak istemeyen ABD, küresel en büyük güç olarak şiddet ve zor kullanma ile, ekonomik gelişim hızının artması ve tüm insanlığın ihtiyaç duyduğu en temel nitelik konumuna gelen petrol için her şeyi yapabiliyor. Ama Irak’ta ABD’nin işi bundan sonra oldukça güç" dedi.

Irak’ta etnik kimliğin fazla olması nedeniyle yönetim noktasında ciddi sıkıntılar yaşayan ABD’nin 30 Ocak’ta gerçekleştirilmesi planlanan seçimlerde de oldukça zorlanacağını ileri süren Özcan, "Irak oldukça karmaşık bir yapıya sahip. ABD, Irak’ta yukarıdan aşağıya doğru bir devlet kurma amacında, ama öbür yanda da Iraklılar büyük bir direniş gösterip, alttan üste doğru bir devlet yapılanması mücadelesinde. Ben ABD’nin Irak’ta istediği hedefe ulaşabileceğine inanmıyorum. Şiiler gerçekte önemli bir potansiyel ve 30 Ocak’ta yapılacak seçime kilitlenmiş durumdalar. Sünniler ise seçimi engelleme çabası içindeler. Kürtler de sürekli Musul ve Kerkük’ü kontrolleri altına almaya çalışıp, aksi takdirde seçimin ertelenmesini istiyorlar. Eğer bir mucize olmazsa ABD, Irak’ta halkların istediği tarzda bir yapılanmayı ortaya koyamaz. Böyle bir yapı içerisinde Irak’a istikrarın gelmesi mümkün değil. Bu da Irak’ı büyük bir bölünmenin eşiğine getirecektir" diye konuştu.
ABD’nin savunma için yılda 525 milyar dolar harcama yaptığını, buna karşın 25 batı ülkesinin toplam askeri harcamalarının 164 milyar dolar seviyesinde kaldığını belirten Özcan, "Şimdiki tablo ABD’nin dünyanın en büyük ordusu olduğunu gösteriyor. En az 10-20 yıllık süreçte de dünyada yine ordusu en güçlü olan ABD olacaktır. Hiçbir Avrupa ülkesinin kısa vadede ABD’nin askeri gücüne ulaşabileceğini tahmin etmiyorum" şeklinde konuştu.
Türkiye’nin AB’den müzakere tarihi almasından sonra Irak’la ilgili kendi başına bir politika belirlemesinin mümkün olmadığını ifade eden Özcan, "17 Aralık her alanda yapılacak çalışmalar için artık bir milat olarak görülmeye başlandı. Bu ticarette, sanayide, ekonomide, her alanda böyle. Herkes kendini 17 Aralık tarihine kilitlemiş durumda. Eğer Türkiye bu tarihte AB’den müzakere tarihi alırsa, Irak politikasını belirleyeceği adres Brüksel olacaktır. Türkiye bu süreçten sonra artık kendi başına bir politika oluşturamaz. Karar bu çerçevede Brüksel’de yazılacak ve Ankara’da bu karara uymak zorunda kalacaktır" dedi.

NEVŞEHİR (İHA) -
Yayın Tarihi : 5 Aralık 2004 Pazar 12:03:14


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?