Türkiye Halter Federasyonu Başkanı Hasan Akkuş, son dönemde uluslararası müsabakalarda Türk haltercilerin elde ettiği başarıların en önemli sebebinin alt yapıya verdikleri önem olduğunu söyledi. Halterde bundan böyle milli takıma bazı sporcuları çağırmayacaklarını ve yerine gençlere şans tanıyacaklarını kaydeden Akkuş, dopingle mücadele konusunda da federasyonun kararlı tutumunun süreceğini vurguladı.

Türkiye Halter Federasyonu Başkanı, aynı zamanda Uluslararası Halter Federasyonu As Başkanı olan Hasan Akkuş, halter sporunda alt yapıya verdikleri önem sayesinde son dönemde yıldızlar ve gençler kategorilerinde önemli başarılara imza attıklarını söyledi. Genç sporcuların uluslararası arenada elde ettiği başarılarla tüm dünyanın dikkatini çekmeyi başardığını belirten Akkuş, bundan böyle genç sporculara milli takımda daha fazla şans tanınacağını ve bazı tecrübeli sporcuların artık milli takım kadrosuna davet edilmeyeceğini kaydetti.

Federasyon Başkanı Akkuş, "Yıldızlar ve gençlerdeki başarımızın temeli tabi ki 2005 yılında alt yapıya yönelik yaptığımız çalışmaların sonuçları. Bu yıl ve geçtiğimiz yıl alt yapıda bulunan sporcularımız müsabakalarda yarışmaya başladılar. Geçen yıl yıldızlar da hem erkeklerde hem de bayanlarda takım halinde derece yaptık. Bu yıl İsrail'de yapılan Avrupa Şampiyonası'nda 6 altın, 5 gümüş ve 10 bronz madalya kazandık. Bayanlarda takım olarak birinci erkeklerde ise ikinci olduk. Esas amacımız bu genç sporcularımızı olimpiyatlarda yarıştırmak. Olimpiyatlarda umut ediyoruz ki bu sporcularımızdan en az ikisi madalya alacaktır" dedi.

Türkiye Halter Federasyonu olarak, Türkiye'de 2005 yılında yaşanan doping ihlallerinin ardından doping ile mücadele konusunda bir dizi tedbirler alarak yoğun bir çalışma başlattığını ifade eden Hasan Akkuş, federasyonun sert tedbirlerinin bundan sonrada devam edeceğini aktardı. Türkiye Halter Federasyonu'nun doping ile mücadeledeki çalışmalarının tüm dünya ülkelerine örnek gösterildiğini söyleyen Akkuş, "2005 yılında herkesin bildiği gibi doping ile ilgili bazı kural ihlalleri yaşandı. Biz bunun bir son olması gerektiğine karar vererek yoğun bir eğitim çalışması başlattık. Ayrıca doping ile mücadele programı uyguladık. Bunların içerisinde yoğun kontroller ve ağır cezalandırmalar da var. Her yıl uluslararası federasyonunun tüm dünyada yaptığı kontrol kadar biz ülkemizde kontrol yapıyoruz. Bu çok yüksek bir oran. Bu kadar yüksek oranda kontrol yapmamıza rağmen 2006 yılı Temmuz ayından beri hiç bir sporcumuzda şüpheli bir durum mevcut değil. Tabi uluslararası alanda bu konuda artık örnek bir ülkeyiz. Çünkü uluslararası federasyonunda doping ile ilgili sorunları var. Olimpiyat yılında büyük miktarlarda birçok ülkede doping vakasına rastlandı.

Dolayısıyla hemen hemen her toplantıda, doping ile mücadelede bizim önlemlerimiz örnek gösteriliyor. Bunun yanında tabi ki bu yarışmalar uluslararası bir rekabet. Biz bu rekabetin eşit şartlarda gerçekleşmesi için mücadele ediyoruz. Sporun felsefesine baktığınız zaman spor temiz yapılmak zorunda. Ancak rekabet anlamında baktığınız zaman sizin mücadele etmeniz doğru, ama diğer ülkelerinde bu mücadeleye katkıda bulunması gerekli. Sonuçta tüm sporcularımızın eşit şartlarda yarışması gerekir. Uluslararası Halter Federasyonu seçimlerinde As Başkanlığa ve Tıp Komitesi Başkanlığı'na seçildim. Biz uluslararası dopingle mücadele standartlarının değişmesi içinde bu kurullarda mücadele ediyoruz. Bu yıl kasım ayında Kore'de yapılacak olan Büyükler Dünya Şampiyonası'nda ilk defa haltercilerden kan numunesi alınacak. Daha önce sadece idrar numunesi alınarak buradan kontrol yapılıyordu" şeklinde konuştu.

iha

Yayın Tarihi : 26 Eylül 2009 Cumartesi 19:22:34

Güncelleme :26 Eylül 2009 Cumartesi 19:36:42