13. Ulusal Pazarlama Kongresi, Kapadokya Dedeman Otel'de başladı. Türkiye'nin 58 farklı üniversitesinden yaklaşık 240 bilim adamı ve akademisyenin katıldığı kongrede, 4 gün boyunca 40 bildiri ele alınacak.

Kongrenin ilk gününde gerçekleştirilen açılış törenine; Nevşehir Valisi Mehmet Asım Hacımustafaoğlu, Garnizon Komutanı Jandarma Albay Esat Mahmut Apaydın, Nevşehir Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Kaya, Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Nurettin Kaldırımcı, Nevşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, Pazarlama ve Pazarlama Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr. Sahavet Gürdal katıldı.

Kongrenin açılış konuşmasını yapan Nevşehir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı ve Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Akdoğan, Nevşehir Üniversitesi'nin ilk kongresi olma özelliğini taşıyan bu kongrenin aynı zamanda bugüne kadar gerçekleştirilen pazarlama kongreleri arasında en geniş katılımcıya sahip olduğunu söyledi.

Konuşmasında pazarlamanın önemine de değinen Prof. Dr. Akdoğan, "Bilim tarihin bir ürünüdür, insanlık ise tarih içinde sürekli farklılaşarak ve farklılaştırarak geliştirilmiş ve yenilenmiştir. Yenilik, yenilenmek, yenilenerek tanımak ve tanımlanmak ise geçmişin, bugünün ve yarının bilimsel gerçeğidir. Yenilenmeyen bir düşünce, sürdürülebilir bir olgu değildir. Değişmeyen tek şey, değişimin kendisidir. Pazarlama, en hızlı değişen ve yenilenen bilim dallarından biridir. İşletmeler bu değişimin getirdiği yoğun rekabet ortamında başarılı olabilmek için sürekli olarak farklı stratejilere ve politikalara yönelmektedirler" dedi.

Pazarlama ve Pazarlama Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr. Sahavet Gürdal ise katılımcılara dernekleri ve düzenlenen pazarlama kongreleri ile ilgili bilgi verdi. Prof. Dr. Gürdal, derneklerinin amacının yurt içi ve yurt dışında pazarlama biliminin gelişmesine, bilimsel çalışmaların ve araştırmaların özendirilmesine, öğretim elemanlarının, eğitimcilerin, uygulamacıların dayanışmasına, eğitim hizmetlerinin verimli ve etkin düzeyde uygulanmasına ve mesleğin gelişmesine yönelik katkı ve etkinliklerde bulunmak olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Sahavet Gürdal, derneklerinin destekleriyle düzenlenen Ulusal Pazarlama Kongresi'nin 14.'sünün de Yozgat Bozok Üniversitesi'nde yapılacağını sözlerine ekledi. Daha sonra konuşan Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Nurettin Kaldırımcı ise ulusal pazarlama kongrelerine Rekabet Kurumu olarak ilk kez katıldıklarını belirtti.

Pazarlama ve rekabetin birbirlerine çok yakın olduğunu, değişik vurgu ve açılarla pazarlamacılarla aynı konu üzerinde durduklarını ifade eden Prof. Dr. Kaldırımcı, Rekabet Kurumu'nda günlük olarak sürekli pazarlamayı konuştuklarını vurguladı.

Kuruldaki müzakerelerin çoğunun pazarlama üzerine olduğunu kaydeden Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Nurettin Kaldırımcı, "Bazı firmalar indirim, satış politikaları, fiyatlar konusunda veya üretim politikaları konusunda birbirleri ile anlaşıyor, kısa yoldan daha çok kar elde etmeye çalışıyor. Biz de ihbarlar ve şikayetlerle bunları engellemeye çalışıyoruz. Veya piyasalarda bazı ilgili pazarlarda hakim durumda olan firmalar var. Piyasanın yüzde 30, 40, 50, hatta 80 payını üzerinde bulunduruyorlar. Bunlar hakim durumlarını kötüye kullanıyorlar. Bizden bunların engellenmesi isteniyor ve yaptığımız incelemelerle bu tablolar ile karşı karşıya kalıyoruz. Konuyu rekabetçi açıdan, rekabetçi düzenin ihlal edilmesi açısından ele alıyoruz" dedi.

Bütün dünyanın rekabet gücünü konuştuğunu ve rekabetin ekonomi için oldukça önemli olduğunu, firmaların, ülkelerin bunun artırılması için yollar aradıklarını vurgulayan Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Nurettin Kaldırımcı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Fakat bir şey ihmal ediliyor. Bir paradoks veya ironik bir durum var. 'Rekabet gücünün sürdürülebilirliği' dediğimiz başlık da önemli değil mi? Rekabet gücünü elde ettikten sonra bunun kalıcı olması, sürdürülebilir olması önemli değil mi? İşte bu noktada rekabetçi düzenin, serbest piyasa düzeninin, adil rekabet ortamının önemli olduğunu bilmek, kabul etmek ve oyunun kurallarının iyi konulmasını lazım. Son krizin, uluslararası ölçekli krizin dahi konuyla çok ilgili olduğunu düşünüyorum. Amerikan rüyası biraz yıkıldı, Amerikan hülyası belli ki çok sağlam temellerle dayanmıyormuş gibi bir sonuç ortaya çıktı. Ama bu sürpriz değil, kuralsızlık diye bir şey yok. Piyasalar var, orman kanunları yok. Piyasalar var, aynı zamanda aklın, mantığın kuralları olması lazım. Akıl ve ahlakın buluşturulması, birleştirilmesi lazım" diye konuştu.

Nevşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç'da henüz yeni kurulan bir üniversite olmalarına karşın böylesine önemli, geniş katılımlı bir kongreye ev sahipliği yaptıklarından dolayı son derece mutlu olduğunu söyledi. Nevşehir Üniversitesi'nin hızla büyüyerek yeni kurulan üniversiteler arasında ön plana çıkacağını, hatta bazı konularda dünyada adından söz ettireceğini kaydeden Prof. Dr. Kılıç, bu konuda kararlı olduklarını vurguladı.

Son olarak konuşan Nevşehir Valisi Mehmet Asım Hacımustafaoğlu ise Nevşehir ve Kapadokya bölgesi hakkında katılımcılara bilgi vererek Nevşehir'in tarihsel önemine değindi. Vali Hacımustafaoğlu, "Nevşehir, Kapadokya olarak bilinen merkezi, sınırları içerisinde barındırmakta. Türkiye'nin her bir ilinden gelen ağır vasıtalar burada yapılırdı. Nevşehir'in bir diğer özelliği ise bims. Bims bu şehrin volkanik arazisinden kaynaklanan hafif, dayanıklı, gözenekli bir yapı malzemesi. Dünyada en çok tutulan bir yapı malzemesi. Nevşehir aslında geleneksel bir tarım kenti, 1 milyon tonun üzerinde bir patates üretimine sahip. Yine yemeklik ve şaraplık üzüm üretiminde de bir hayli üstün. Fakat Nevşehir'de ağırlığını hissettiren sektör turizm. Nevşehir her şeyden önce bir kültür, tarih ve turizm şehri" dedi.

Çeşitli üniversitelerden akademisyenlere ait bildirilerin ele alınacağı kongre, 29 Ekim 2008 tarihine kadar sürecek.

İHA

Yayın Tarihi : 27 Ekim 2008 Pazartesi 13:45:51