Seçim otobüsünün üzerinden hemşehrilerine hitap eden Şener, Yıldızelili olmadığına dair çıkan iddialara cevap vererek, "Şimdi birtakım insanlar benim Yıldızelili olamadığımı belirtiyorlar. Ben onlara şu şekilde cevap vermek istiyorum. Ben Sivas'tan seçilerek 16 yıl milletvekilliği yaptım ve bu süre zarfında meclis albümüne memleketimi Yıldızeli olarak kayıt ettirdim. Bunu buradan açıkça ifade ediyorum. Ben Yıldızeliliyim ve bundan gurur duyuyorum. Zaman Yıldızelili olma zamanıdır. En fazla oy buradan çıkmazsa buna bir Yıldızelili olarak en fazla ben üzüleceğim. Bakanlık yaptığım dönemlerde KÖYDES projelerini ben ortaya çıkardım ve bu şekilde köylerimize kaliteli hizmetin gelmesini sağladım. Benim dönemimde Sivas'a 41 milyon lira gelirken şimdi Sivas'a sadece 11 milyon lira geliyor. Aradaki farkı hepimizin görmesi gerekir" dedi.

Şener, dürüst olduğu için vekilliği bıraktığını vurgulayarak, "Ben bakanlık yaptığım dönemde faydalıydım memleketimin havaalanını açtırdım, artık her yerden uçaklar inip kalkıyor. Sivaslı diyor ki 'Duble yolları sen yaptın, KÖYDES projelerini sen yaptın, TOKİ'lerde senin emeğin var, yatırımcıyı sen çektin, yüksekokulları, fakülteleri sen açtın ama bıraktığın gibi kaldı her şey' diyorlar. Saygıdeğer Yıldızelililer işe yarayana mı kızılır, yoksa işe yaramayana mı? Siz bana ne oy verdiyseniz diğer vekillere de aynı şekilde oy verdiniz. Onlarda faydalı olsalardı. Bakın beni sadece Türkiye'de değil dünyada konuşanlar var. Hakkımda diyorlar ki 'Siyaseti iyi yapıyordu, dürüsttü' diye kızılan tek milletvekiliyim. Ben dürüsttüm ve dürüst olarak vekilliği bıraktım. Neden bıraktığıma gelince şartlar uygun düşmedi bıraktım. Bana kızabilirsiniz çünkü insan kendi evladına kızar. Ama gerektiği yerde sahip çıkmasını da bilir. Şimdi kızma değil sahip çıkma zamanıdır" ifadelerini kullandı.

Abdüllatif Şener milletvekilliği sırasında kendisine hiç yolsuzluk dosyası açılmadığını kaydederek, "Benim tek bir tane suç dosyam yok ama benim yerime gönderdiğiniz vekillerin onlarca yolsuzluk dosyası var. Ben hiçbir yolsuzluk yapmadım. İktidarın yapmış olduğu yabancılaştırmaların hiç birinde imzam yoktur. Hepsine karşı çıktım ve bunu için ters düştüm. Özelleştirmeyi elimden aldılar. Devletin 5 tane gübre fabrikası vardı hepsini yabancılara sattılar ve bunlar şimdi üretim yapmıyor devlet dışardan gübre

satın alıyor. Benim çiftçim dışardan gelen pahalı gübreyi kullanıyor, çoğu da pahalı olduğu için gübre satın alamıyor ve üretimi düşük oluyor. Bunlar sadece gübre fabrikalarının limanlarını kullanıyorlar ve oradan yüksek gelir elde ediyorlar. Sizlere biraz Galataport'tan bahsetmek istiyorum. Galataport Fatih Sultan Mehmet'in karadan gemileri denize indirdiği yerdir. Bu bölgeyi İsrailli bir iş adamına ihale etmişler. Bu adam burayı alacak buralara kumarhaneler, eğlence merkezleri, alış veriş merkezleri

yapacak ve darphane gibi para basacak parasını da 29 yıl sonra ödeyecek. Şimdi soruyorum size Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u İsraillilere satalım diye mi kanla canla suladı bu toprakları, torunları satsın diye mi fethetti? Yabancılaştırmaya sonuna kadar karşı çıktım. Türkiye Arjantin'e döner dedim gazeteler manşet attı. Yabancılaştırılan yerler tamamen yüksek karlı yerler. Bunlar şimdi Türkiye'yi sömürüyorlar. İşsizlik şuanda Cumhuriyet tarihinin en büyük işsizliği. Dünyada gıda sektöründe kendi kendine yeten 5 ülkeden biriydik ama maalesef şuanda bayramlarda dışardan hayvan gelmeseydi ibadetimizi bile yapamayacaktık. Ben Gürün Aksu Cami'inde 1970'lerde imamlık yaptım. Orada cemaate hep kul hakkı üzerine nasihat ederdim. Şimdi Allah istikamet gösteriyor bazıları bunu bırakıyor makam mevki peşinde koşuyor. Önemli olan doğru işi yapmak" şeklinde konuştu.

Miting sonrasında vatandaşlarla fotoğraf çektiren Şener esnafı ziyaret etti.