Hitit Uygarlığı ile günümüzde Anadolu'da yaşanan kültür arasında birliktelik olduğunu belirten Chiago Üniversitesi Dr. Oğuz Soysal, "Günümüzde kullanılan birçok kap Hititler dönemlerinde de bulunmaktadır, bu da gösteriyor ki, Anadolu kültürü Hitit dönemlerinden etkilenmiştir" dedi.

Çorum'da düzenlenen 7. Hititoloji Kongresi'nde bildiri sunan Doç. Dr. Turgut Yiğit ile Doç. Dr. Güngör Karaoğuz, İHA Muhabirine Hitit uygarlığının kültürel alandaki durumu hakkında geniş bilgi verdi.

Medeniyetlerin birbiri arasında etkilenme olabileceğini anlatan Doç. Dr. Gürbüz Karagöz, Anadolu'nun her medeniyetin oluşması ve gelişmesini sağladığını belirterek, "Anadolu topraklarında yaşamış uygarlıklarda ciddi bir medeniyetleşme gözüküyor ve buralarda yaşanılan kültürel aktiviteler günümüze kadar gelmektedir. Örneğin günümüzde baharın müjdesi olarak bilinen ve kutlanan Nevruz, günümüzde de kutlanmakta ve eğlenceler düzenlenmektedir. Anadolu kültürü medeniyetlerin birleştikleri alan olmuştur" dedi.

Anadolu'da bir çok geleneğin Hitit Uygarlığı'nda da görüldüğünü anlatan Doç. Dr. Güngör Karaoğuz, "Halen günümüzde görülen bazı gelenekler Hitit uygarlığında da görülüyor. Örneğin kurşun dökme, iç güveyisi evlilik törenleri, dini mekanlara saygı ve uygulama teknikleri bakımından da benzerlik gözükmektedir. Bakıldığında İslam dininde de temizliğe ve hijyene önem verilmiştir Hititlerde de, Hitit Uygarlığında hem maddi yani vücut temizliği hem de manevi temizlik yapılmadan tanrının huzuruna çıkılmazdı, dini anlamda da Hititler temizliğe önem verdikleri gözüküyor" diye konuştu.

Hititlerin ekmek kültürünün günümüzde de aynı olduğunu ifade eden Doç. Dr. Karaoğuz, "Hititlerde somun, yufka ekmek yedikleri çıkan tabletlerde gözüküyor, daha çok buğday, arpa gibi ürünlerden ekmek üretimi yapıldığında gözüküyor, günümüzde de aynı ekmekleri yediğimize göre, ekmek kültüründe de bir benzerlik gözüküyor" şeklinde konuştu.

HİTİTLER HOŞGÖRÜLÜ BİR KAVİMDİ
Hititler medeniyet olarak diğer medeniyetlerden etkilenmelerine karşın güçlü bir ordu ve imparatorluktu, savaşarak, yada anlaşarak aldıkları ülkelere hoşgörü ve barışı götürdüklerini anlatan Doç. Dr. Turgut Yiğit, "Hititler savaşarak aldıkları yerlerde insanları ezmek yerine onlara hoşgörülü davranmışlar ve onların dinlerine saygı göstererek tanrılarını korumuşlardır. Alınan her ülkenin tapınağı özenle korunmuş ve kendi imparatorluklarına geçirilmiştir. Cezalar ölüm yerine kısa kısas yöntemi yerine yapılan cezalar eşya karşılığında cezalandırılmıştır. Buda gösteriyor ki, Hititler savaşarak aldıkları yerlerde bile barışı ve kardeşliği götürmüşlerdir" dedi.
Birçok kavmi uzun yıllar tek çatı altında tutmanın tek yolu o kavmin hoşgörülü olmasına bağlı olduğunu anlatan Doç. Dr. Turgut Yiğit, Hitit uygarlığının güçlü ve savaşçı bir imparatorluk olmasına rağmen, her zaman hoşgörü ve barışı ön planda tuttuklarını söyledi.

Yiğit, "Hititler, savaşçı aynı zamanda akıllı bir kavimdi, başka medeniyetlerden aldıkları kültürleri kendi kültürlerine geliştirerek uyarlarlar ve elde ettikleri zaferlerin yanı sıra kültürel gelişimini hızla ilerletirlerdi. Buda Hitit Uygarlığının aslında zeki bir kavim olduğunu gösteriyor" şeklinde konuştu.

HİTİTLER TANRILARIN GAZABINDAN KORKARDI
Hitit Uygarlığı'nda tanrılara çok önem verildiğini anlatan Doç. Dr. Turgut Yiğit, Hitit uygarlığı'nda çok fazla tanrı olmasının sebebinin Hititlerin tanrıların gazabından korktukları için tapınaklara önem verir ve tanrıları koruduklarını söyledi. Yiğit, "Hititler aldıkları her ülkenin tanrılarına ve tapınaklarına saygı gösterirlerdi. Çünkü Hititler tanrıların kendilerine zarar verebileceğine inanır ve dini yönü çok kuvvetli kavimlerdi. Bu nedenle Hititlerde ele geçirilen her ülkenin tapınağı korunmaya
alınmıştır" dedi.

İha

Yayın Tarihi : 27 Ağustos 2008 Çarşamba 16:35:09