Gümüşhaneli Keleş'in öyküsü

Trabzonspor altyapısından yetişen ve defans oyuncusu olmasına rağmen attığı gollerle dikkat çeken genç futbolcu Kadir Keleş'in acılarla dolu bir hayat hikayesi bulunuyor.

Genç yaşında baba ve ağabeyini kaybetmenin acısını yaşayıp, büyük acılar ve sıkıntılar çeken Kadir Keleş, hayata asla teslim olmadığını, annesinin desteğiyle hedeflerine emin adımlarla ilerlediğini söyledi.

Yaşadığı maddi sıkıntıları dert etmeyen Kadir Keleş, en çok üzüldüğü konunun rahmetli babası ve ağabeyinin şu anda geldiği noktayı görememesi olduğunu vurguladı.

Genç defans oyuncusu Kadir Keleş, Trabzonspor Dergisi'nin Mart sayısına verdiği röportajda tüm hayat hikayesini anlattı. Babasını 5 sene önce siroz, ağabeyini de 2 yıl önce lenf kanserinden kaybettiklerini ifade eden Kadir Keleş, "1988 yılında Trabzon'da doğdum. Ailem aslen Gümüşhaneli ama Trabzon'da yaşıyoruz. 3 kardeşiz. Babamı 5 sene önce siroz, ağabeyimi de 2 yıl önce lenf kanserinden kaybettik. Evli bir ablam var. Annem ev hanımı. Beraber yaşıyoruz. Ne yazık ki geçmiş yaşantımız acı deneyimlerle dolu" dedi.

Futbola 8 yaşında babasının desteğiyle başladığını belirten Kadir Keleş, "Futbola 8 yaşlarında babamın desteğiyle başladım. İlköğretim okulunda beden eğitimi öğretmenim olan Vahit hocanın kurduğu okul takımına seçildim. Buradaki takım arkadaşlarımdan Ziya Şakar Trabzonspor'da oynuyordu. Benim futbolumu görünce, bana dedi ki 'Sen iyi bir oyuncusun. Neden bizim takıma gelmiyorsun' Ben de ona 'Trabzonspor'da başarılı olamayabilirim' dedim. Sonra onun ısrarıyla bir gün tesislere geldik. Burada ilk konuştuğum insan Güven hoca idi. Bana futbolla ilgili düşüncelerimi sordu. Sonra 'bir deneyelim seni' dedi. O zaman da Rizespor gelmişti. Hazırlık maçı yapılacaktı. Bu benim için bir şans oldu. İyi de oynadım. Oyunumu Özkan hoca da seyretmiş. Bu çocuk haftaya da gelsin deyince tekrar idmana katıldım. Yine iyi bir performans sergiledim. Özkan hoca, malzemecimiz Hayati ağabeye bana malzeme vermesini söyledi. Malzemelerimi aldım. Mutluluğumu kelimelerle ifade edemiyordum. Trabzonspor'a kabul edildiğim için büyük bir heyecan yaşıyordum. Daha sonra lisansımı aldım. O günden bu zamana kadar da formamı hiç çıkarmadım" diye konuştu.

Babasını ve ağbeyini kaybettikden sonra maddi sıkıntı yaşadıklarını belirten Kadir Keleş, "Çünkü ailede çalışanlarımız onlardı. O dönemde idmanlarımız hafta sonu olduğu için, hafta içi mahallemde çay ocağında ve ayakkabıcıda çalışarak haftalık alıyordum. Böylelikle eve maddi anlamda da katkı sağlıyordum. Babamdan bir emekli maaşı kaldı. Onunla idare ettik. Akrabalarımız da bize yardımcı oldular. Oturduğumuz evden kira almadılar. Buna rağmen sıkıntılar bitmedi. Bir ara futboldan kopup çalışıp aileme bakmayı düşündüm. Annem futbolu çok sevdiğimi bildiği için beni engelledi. Bugünlere geldik Her türlü zorluğa alışmak zorundaydım. Alıştım. Zaten çok parayla yaşayan bir aile değildik. Ben sadece bir şeyin eksikliğini hissediyorum. O da babamla ağabeyimin bu duruma geldiğimi görmesini çok arzu ederdim. Bugün oynarken, gol atarken hep onlar aklıma gelir" ifadelerini kullandı.

"A TAKIM'DA FORMA GİYMEK ANLATILMAYACAK KADAR GÜZEL BİR DUYGU"

Para kazanmaya başladığında ilk olarak bir ev alacağını belirten Kadir Keleş, "Ailemi daha büyük bir eve taşıyacağım. Sonrasında ise imkanlarım ölçüsünde yatırım yaparım herhalde. Öncelikle amacım ailemi rahat bir hayata kavuşturmak . Sonrasında benim hayatıma sıra gelecek. Bir de ağabeyimden bize yadigar kalan yeğenim. Başka kimsem yok zaten. İleride evlendiğim takdirde bir de eşim olacak. Hayatımı aileme adadım. Zaten başka bir seçeneğim yok. Allah'ın bana verdiği tek yetenek futbol oynama becerisi. Bunu da ileriye dönük en iyi şekilde değerlendirmek istiyorum" diye konuştu.

A Takım'a yükselmenin anlatılmayacak kadar güzel bir duygu olduğunu belirten genç oyuncu, "Çocukluğumuz stat çevresinde içeri girmeye çalışmakla geçti. Şimdi büyüdük, bu konuma geldik. Hayallerim gerçekleşti. İçeri girmeyi hayal ettiğim kapılardan bugün A takımla beraber giriyorum. Bu mutluluk ve heyecan verici bir şey. Eksiklerim olduğunun farkındayım. Bunları gidermek için çalışıyorum. Ersun hoca bizimle çok ilgileniyor. Gençlere çok önem veriyor. Sağ olsun bunu da, bizi A takıma yükselterek gösterdi.Kendimizi geliştirmemiz için zamana ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Daha yaşım çok genç. Zaman ilerledikçe daha çok çalışarak A Takım'da kendime bir yer edineceğime, Trabzonspor formasını başarıyla ve gururla taşıyacağıma inanıyorum" dedi.

Teknik Direktör Ersun Yanal'ın sistemine başta alışmakta zorluk çektiğini belirten Kadir Keleş, "Başta biraz ters geldi. Hem hücum hem savunmayı ön planda tutan, takım olarak iki taraflı düşünmeyi gerektiren bir sistemi benimsiyor. PAF takımında çok iyi bir futbolcu olabilirsiniz fakat bu performansı A takım seviyesine çıkarmak dışarıdan düşünüldüğü kadar kolay olmuyor. Yavaş yavaş adapte olacağız artık. Başka şansımız yok. Takımımızın şanssız bir dönem geçirdiğini düşünüyorum. Herkes Trabzonspor'un başarısı için çalışıyor. Kimse art niyetli değil. Son dönemde aldığımız sonuçlarla bir nebze olsun kendimize geldik. Daha üst sıraları zorlamak için elimizden geleni yapacağız" diye konuştu. Genç oyuncu, Fatih Tekke'yi çok beğendiğini, Roberto Carlos'a hayranlık duyduğunu belirterek, oyun tarzı olarak da kendisine Abdullah Ercan'ı örnek aldığını sözlerine ekledi.