8
Mayıs
2024
Çarşamba
YAŞAM

Türkiye Çöl Olmasın

Eğer erozyonun sebep olduğu zararlara değinecek olursak ; erozyonun yaşadığımız dünyaya verdiği en büyük zarar şüphesiz , oluşması için binlerce yıl gereken mineral ve vitamin bakımından zengin olan ve yaşamımızı ettirebilmemiz için gerekli olan 3 ana maddeden biri olan topraklarımızın kaybolmasıdır. Ülkemiz için en önemli geçim kaynağı olan tarımı da hançerleyen bir unsurdur k i, erozyon sebebiyle son yıllarda tarımda verimlilik gözle görülür derecede düşmüştür ve bu da ekonomik sıkıntılara sebep olan maddelerin başında gelmektedir . yapılan araştırmalara göre ülkemiz her yıl 1.500.000.0000 ton toprağını erozyonla kaybetmektedir. Ve bu da ortalama Kıbrıs adası kadar büyüklükte toprağın kabı demektir . bu kayıplar sonucunda tarım verimliliği giderek artan ülke nüfusunu besleyemez olmuş. Son yıllarda büyük şehirlere göç olayı artmış ve yine bunun sonucu olarak ekonomik bunalımlar giderek artmıştır, artmaktadır.

Erozyonla kaybettiğimiz topraklar Türkiye açısından büyük ekonomik fedakarlıklara ve büyük emeklerle yapılan barajlarımızın dolmasına sebep olmakta bu da ülke ekonomisine büyük bir darbe vurmaktadır. Yine son yıllarda yapılan araştırmalara 2000 li yılların içinde suyun öneminin aratacağı ve bu artış sonunda şu ana dünya statüsünde petrol yarışına giren ülkeler su yarışına girecek ve şu an petrole verilen büyük önem suya verilecek . bunun sonucunda da hiçbir suçları olmadığı halde kendilerini sinsi bir savaşın içinde bulan petrol zengini ülkelerin çektiği sıkıntıları Türkiye de çok kısa bir süre sonra su yüzünden çıkacaktır. Biz de bu su sıkıntısını çekmemek için şu anda elimizde bulunan su kaynaklarının akıp gitmemesi için bazı önlemler almalıyız .( toprak kayması sonucu barajların dolması ve bunun önlenmesi) Yine erozyon sonucunda meraların tahrip olması zaten durumu kötüye giden hayvancılığın daha da zor durumda bırakmaktadır.

Bu arada hep ekonomik ve mal kayıplarından bahsettik ya can kaybı ….insan hayatına verilen zararlar … toprak kaymaları ,taşkınlar , sel baskınları , heyelan , çığ felaketleri ve daha sayamadığımız bir sürü felaketle doğanın bizden aldığı intikam ….

İşte sayılarınan örnekler

1-1909 yılında Tokat’ın Behzat deresinin bir sağanak yağış sonrası yitirilen 2.000 can

2-1990 yılında Trabzon’da yaşanan selde yitirilen 55 can

3-Isparta’da 10 dk’lık yağışta çamur selinde kaybettiğimiz 65 can

4-Maçka - Çatak heyelanı , Ankara hatip çayı ve İncesu deresi taşkınları henüz hayalimizden gitmedi …. Ve dahası beklide yenileri …..

Tabii bir de hava kirliliği sonucunda , insan vücudun da ileriye dönük kalıcı rahatsızlıları da unutmamak gerekir…

Sizce bunlar ders almamız için yeterli değil mi ?

Yıllar önce atalarımızın her karış toprak uğruna döktüğü kanlar , gözlerini kırpmadan verdikleri canlar ; çok değil yalnızca 40 yıl sonra Türkiye Çöl Olacak

Gelin erozyonla mücadele yarışında yanımızda olun , ipi birlikte göğüsleyelim . atalarımızın asil kanlarıyla kazandığı bu topraklar kirli sularla akıp gitmesin .

Erozyonla mücadelede bize destek olun , çok geç olmadan …Her şey sizin elinizde ….

 

                                                                                                                            TOKAT

                                                                     GENÇ TEMA FAKÜLTELER  BAŞKANI

              KEMAL ER                                

Yayın Tarihi : 2 Aralık 2004 Perşembe 15:07:56
Güncelleme :27 Ocak 2005 Perşembe 13:41:20


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?