Türkiye Sakatlar Derneği Genel Başkanı Şükrü Boyraz, incelemelerde bulunmak ve yapılan çalışmaları yerinde görmek amacıyla derneğin Zonguldak Şubesi'ni ziyaret etti.

Sakatlar Derneği Zonguldak Şube Başkanı Hüseyin Şirin'den yapılan çalışmalar ve yaşanan sorunlar hakkında bilgi alan Şükrü Boyraz, yeni çıkan Özürlüler Yasası'na tepki gösterdi. Boyraz, "Türkiye'de negatif ayırımcılıkla karşı karşıyayız. İnsanlığın var oluşundan bu yana, ülkemizde yaşama dair eğitim, istihdam, kamusal, kamuya açık, toplu taşımacılık gibi her alanda yaşamı paylaşmak anlamında hep sakatlar bertaraf edilmiştir. Yapı, sistem tamamen sağlıklı insanlara göre yapılmıştır. Bizim mücadelemiz yaşamın içinde olmak içindir, kenara kıyıya itilmek istemiyoruz.

Bizim talebimiz, popülizm kokan sözler değil, yaşama dair çalışmaların bir an önce hayata geçirilmesi, önümüzdeki engellerin kaldırılmasıdır. Bize imkan verilsin, fırsat eşitliği verilsin. Bizler de normal insanlar gibi okumak, yaşamak ve yaşatmak istiyoruz. Çok çelişkili konular dolanıyor ortada. Özürlülerle ilgili gerçekten kapsamlı bir yasa yoktu ama, kanunların içinde birçok hakkımız vardı. Çıkmış olan yasa sakat insanların haklarını özgürleştireceğine, daha çok sakata getirdi.

Çünkü tamamen popülizm kokan, içi boş bir yasa. Bunu bizim işimizi kolaylaştıracak bir yasa olarak değerlendirmiyoruz. Daha çok haklarımızı elimizden aldığını düşünüyoruz. Bizim en büyük engelimiz, yaşama dair mimari engellerdir. Şimdi kendi içimizde çelişiyoruz. Yasanın içeriğinde çok sağlıklı bir şey yok" dedi.

Demokrasiyle idare edilen benzeri ülkelerde sakatlarla ilgili yasa olduğunu hiç duymadığını söyleyen Boyraz, "İnsan yaşamına dair haklar vardır. Yasa kişiye ait olmaz, yasa tüm insanlık adına olmalıdır. Yasa insanların yaşamını kolaylaştırmalıdır. Kişiye özel şehir, park, ibadethane, okul yapılamaz. Toplumun entegre şekilde kullanabileceği yasalar yapılabilir" şeklinde konuştu.

Boyraz, yeni hazırlanacak yasayla hükümetin kendilerinden de görüş aldığını ve hazırladıkları 104 maddelik yasa tasarısının 41 maddeye indirildiğini kaydetti. Çıkan kanunun 25 maddesinin özürlüleri ilgilendirdiğini anlatan Boyraz, "3 Kasım seçimlerinden yaklaşık 6-7 ay sonra Başbakanlık Özürlüler İdaresi tarafından tüm dernekler, federasyonlar ve konfederasyonlar toplantıya çağırıldı. Yaklaşık 6 ay boyunca 13 günde bir toplanıyorduk" dedi.

"YASANIN HİÇBİR İŞLERLİĞİ YOK"
"Neticede Türkiye'nin koşullarını göz önünde bulundurarak 104 maddelik yasa taslağı hazırladık" diyen Boyraz, "Biz olanı istedik. Olamayacak bir şey istemedik. Başbakan'ın imzasıyla Bakanlar Kurulu'na sunuldu. Her bakan kendi içinde komisyon hazırlattı. Her bakandan da olur alırken Maliye Bakanı bir anda 104 maddeyi 41 maddeye düşürdü. Mali boyutunu ilgilendiren yönde IMF'den izin alamadılar. Taslağı hazırlarken mali kaynağını da gösterdik. Kaynakları olmadığı gerekçesiyle 63 maddeyi çıkaramayacaklarını söylediler.

Bizim baskılarımıza, AK Parti'nin seçim propagandasında yer verdikleri vaatlerine ve 2 de özürlü milletvekili seçilmesine rağmen bu 63 maddeyi ekletemedik. Ama ne yapıp edip özürlülerle ilgili bir yasanın çıkması gerekiyordu onlar için. Bu 41 maddenin üzerine bürokrasinin görev yerinin belli olması için ekleyerek 51 maddeye çıkardılar. Özüne bakarsanız 25 maddesi bizi etkiliyor. Bunları da 3.5 ve 8 seneye bölmüşler. Yasa çıktı ama şu an rafta. Yasanın hiçbir işlerliği yok" ifadesini kullandı.

Türkiye'deki sakat insanların yüzde 80'inin gelir düzeyinin sıfır olduğunu savunan Türkiye Sakatlar Derneği Genel Başkanı Şükrü Boyraz, "Yılda ortalama bin 500 kadar tekerlekli sandalye dağıtıyoruz. Bu yılki hedefimiz bu rakamı ikiye katlayarak 3 bin sandalye dağıtmaktır. Öğrencilere talepte bulunmaları halinde burs veriyoruz. Derneklerimizin en büyük sorunu olan iletişim konusunu aşmak amacıyla her şubemize 10 bilgisayar projesi bulunuyor.

Birinci derecede ihtiyaç sahibi yani mesleğini icra edebilmesi için gerekli olan bilgisayar programını öğrenebilmeleri için 63 şubemize 630 bilgisayar dağıtmayı hedefliyoruz. Bilgisayar öğrenmeyi sağlayacak programla bilgisayar kullanmasını öğretip, şubeler arasında ve dünyayla bağlantının sağlanabileceği bir sistem kurmayı amaçlıyoruz. Yurt dışından bağlantılarını yaptık. Bununla ilgili ilk etap bilgisayarlar yeni yılın ilk aylarında kurulacaktır. Sosyal devlet gereğini yerine getiremiyor.

Bana göre sosyal devlet sınıfta kalmıştır. Sakatların yaşamını idame ettirebilecek tekerlekli sandalye gibi yardımcı cihazlara ihtiyacı olanları sosyal devlet anında tespit edip bu cihazları vermek zorundadır. Devletin bu konuda biraz ketum davranması nedeniyle dernekler olarak sosyal alanda çalışıp, gücümüz dahilinde ihtiyaç sahiplerine dağıtıyoruz" diyerek çalışmaları hakkında da bilgi verdi.

Yayın Tarihi : 4 Aralık 2005 Pazar 21:18:51