Tophaneli Vasil Vasilidis dünyanın en iyi sirtakicilerinden biri... Hayatı, Kemal Sevimli'nin çektiği "Sirtakicinin Selamı" adlı ödüllü belgesele de konu olan Vasilidis, Yunanlı armatör Aristotle Onassis'in karşısında dans ettiğini ve büyük alkış aldığını söylüyor.

Dünyanın en iyi sirtakicisi kabul edilen 88 yaşındaki Tophaneli Vasil Vasilidis hala sirtaki yapıyor. Hayatı belgesele konu olan Vasilidis Yunanlı armatör Aristotle Onassis'in karşısında da dans etmiş.

O sahneye çıkıp kollarını yana doğru açtığında kaşık çatal sesleri birden kesiliyor, herkes susuyor ve o başlıyor sirtaki yapmaya... Yaklaşık 10 dakika nefesleri kesen bir sirtaki gösterisi yapıyor, önce izleyenlere sonra arkasında çalanlara selamını verip yerine doğru yöneliyor. Bu sırada alkışlar yükseliyor ve bir yandan da "bir daha, bir daha" diye tempo tutuluyor ama o asla tekrar oynamıyor. Bu sahne 1945 yılından beri İstanbul ve Yunanistan'da tekrarlanıyor. Çünkü o bir sirtaki kralı, çünkü o Vasil Vasilidis... Kral ünvanını ona izleyenler vermiş. Hem Türkiye'deki Rumlar hem de Yunanlılar Vasil Vasilidis'i dünyanın sirtaki kralı olarak gösteriyor. Adına Yunanlı bir müzisyen şarkı bile yazmış. Şu anda 88 yaşında olan Vasil Vasilidis Rum asıllı bir Türk. Tophane'de doğmuş. Çocukluğu fakirlikle geçmiş. Önce tornacılık, askerden geldikten sonra da kalıpçılık yapmış. O yıllarda Türkiye'nin en iyi kalıpçısıymış, çok para kazanmış, iyi bir hayat sürmüş. Şimdi kışları Kurtuluş'taki, yazları da Büyükada'daki evinde mütevazı bir hayat sürüyor.

SIRRIM KASAP HAVASI
Vasil Vasilidis'in sirtaki macerası ise çocukluğunda babasından görüp öğrenmesiyle başlıyor. Gençlik yıllarında Galata'da meşhur bir kahvehanede çalan taş plak eşliğinde sirtaki yaparak dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor. Para kazanıp İstanbul gecelerini arşınlamaya başlayınca ünü de iyice yayılıyor. Vasilidis'e yaptığı sirtakinin neden bu kadar ilgi gördüğünü, farkının ne olduğunu soruyoruz. "Benim sırrım kasap havasında saklı" diyor ve anlatıyor; "Sirtaki ile kasap havasının figürlerini iç içe sokar oynarım. Yani Türk- Yunan işi. Tabii bir de bu iş hava işi. Benim havam kimsede yok. Sirtaki yaparken kendimden geçerim, oyunuma ruh katarım. Sirtaki şiirdir, hayattır." Sirtaki kralı Vasilidis'in Yunan başbakanlarından dünyaca ünlü armatör Onassis'e kadar sirtakisini izlemeyen kalmamış. Vasilidis'ten Yunanlı armatör Aristotle Onassis'le tanışmasını ve neler yaşadığını dinliyoruz; "30 yıl falan evvel 5 çift Yunanistan'daydık. Atina'nın en lüks kulübüne gittik. En iyi masada Onassis, eşi Jacqueline ve arkadaşlarıyla oturuyor. Şarkıcılar çıktı, dört kişilik bir sirtaki ekibi çıktı. Assolist sahneye çıktığında ise beni tanıdı. Çünkü daha önce İstanbul'a bir balo için gelmiş ve tanışmıştık. Sirtakimi izlemiş hayran kalmıştı. Beni sahneye davet etti. Eşimle birlikte çıktım başladım oynamaya. Onassis Fransız şampanyası gönderdi ve etrafıma döktürdü. Bitirip selamımı verirken 'Devam et' diye işaret etti ama ben masama gittim. Sonra bir baktım masamıza doğru geliyor, izin isteyip oturdu ve ilk sözü 'Nerelisiniz?' demek oldu. Hemşehriyiz deyince 'Ooo Türk müsünüz?' dedi, sohbet etmeye başladık. Saat 01.00'de masamıza geldi ve kulüp kapanırken kalktı. Ertesi günü beni yatına davet etti. Ancak biz ertesi gün döneceğimiz için gidemedik."

TADINDA BIRAKMALI
Vasil Vasilidis'in prensibi tekrar oynamamak. "Ben bir kere oynarım, ikinci kez oynamam. Tadında bırakmak gerek" diyor. Vasilidis 88 yaşında olmasına rağmen cuma ve cumartesi geceleri Zorba'da sahneye çıkıp 10 dakikalık gösterisini yapıyor. Bunu da para karşılığı yapmıyor; "Ben sirtaki yapmayı çok seviyorum, insanların alkışlaması da hoşuma gidiyor. Bu bana yetiyor, para almıyorum. Para alsam özgür olamam" diyor. İstanbul'a Yunanistan'dan gerek resmi bir ziyaretçi gerekse bir işadamı geldiğinde mutlaka Vasil Vasilidis çağrılıyor ve onun kendine has sirtakisi izleniyor.