22
Mayıs
2024
Çarşamba
ANASAYFA

Çin Astrolojisi Tayyip Bey için ne diyor?

Bu hafta sonu biraz değişiklik yapalım. Malum yaz da geldi; siyasetten biraz uzaklaşıp astroloji aleminde gezinelim.



Elime çok ilginç bir kitap geçti. Kitabın adı, Yeni Çin Astrolojisi. Yazarı Suzanne White.



Önce Çin astrolojisi neymiş, Latin astrolojisinden farklıkları nelermiş isterseniz bir ona bakalım:



Çin astrolojisi bir hayvanlar halkası ve yıldızlarla pek alakası yok. Çin astrolojisi olay ve kişilik tahminleri yapmak için felsefeye, takvime, kozmoza ve doğanın ritimlerine başvuruyor. Buna karşılık Latin astrolojisi gökyüzüne, yıldızlara bakıyor. Latin astrolojisinde burçlar aylıkken, Çin astrolojisinde yıllık.



Çin astrolojisi, Çin felsefesinin temelini oluşturan Ying ve Yang, beş element ve Çin takviminden kaynaklanan bir araştırma dalı. Bu nedenle isterseniz Çin felsefesi neymiş bir de ona bakalım:



İlk unsur Ying ve Yang hayatın temelini oluşturan iki eşit fakat farklı güçtür. Yin’in gücü bazen pasif kadınımsı, uysal, algılayıcı ve toplumsal olarak tanımlanmıştır. Bunun tersine Yang, erkeksi, saldırgan ve toplumsalı umursamaz olarak nitelenmiştir. Çinliler için hayattaki her şey Ying ve Yang’dır.



Çin felsefesinin ikinci temeli beş element, ağaç, ateş, toprak, maden ve sudan oluşmaktadır. Çin felsefesi bu beş elementin harekete ve değişime imkan veren ve tepki araçları olduğunu söyler.



Ağaç yeşil renkle sembolize edilen ve hayatın başlangıcını müjdeler.



Ateşin rengi kırmızıdır ve sıcak havayı, doğanın doymuşluğunu, kuraklığı ve tozu temsil eder.

Ateş sürekli olarak patlayıp yok etme eğilimine, yakınlaşıp ısınma eğilimine karşı dengede tutulmalıdır.



Toprak ateşin küllerinden yaratılmıştır ve sarı renkle sembolize edilir. Başlangıç ve bitiş arasındaki dengeyi temsil eder. Toprak insanları adildirler, kendilerini büyük projelere verebilirler.



Maden beyaz ve güz demektir. Maden kışın geleceğini gösterir, onun etkisiyle astrolojik haritada üzüntü ve karamsarlık etkili olabilir.



Su ise mavi demektir. Mevsimi kıştır. Daima hareketli, akıcı ve değişkendir. Suyun etkisi altında doğmuş insanlar müzik eğilimlidir ve iyi-kötü hiçbir şeyi kaçırmazlar.



Ve Çin astrolojisini oluşturan Çin takvimi. Çin takviminde oniki veya onüç ay vardır. Çinliler zamanı değişik bölüyorlar. Çinliler’in yüzyılları 60 yıl uzunluğunda. Çinliler kendi takvimlerine göre yirminci yüzyılda değil bizim çok önümüzdeler.



Şimdi temel bilgilerden sonra bir örnek vermek için halihazırda en popüler kişiyi seçmenin doğru olduğunu düşündüm. Şimdi isterseniz ana karakter tahlili için seçtiğim Recep Tayyip Erdoğan’ın burcuna bakalım.



.

Çin astrolojisine göre Tayyip Erdoğan bir “at”… Aman sakın, hakaret ediyorum şeklinde yanlış anlayıp bana dava açmasın, bu sadece astrolojik tanımı. Ben de Çin Astrolojisi tanımı ve doğduğum tarihe göre bir “fare”yim.



Çin Astrolojisine göre temsil edilen diğer burçlar da şunlar: Fare, Manda, Kaplan, Kedi, Ejderha, Yılan, At, Keçi, Maymun, Horoz, Köpek ve Domuz.



Başbakanımızın doğum tarihi 26 Şubat 1954. Bakalım bu tarihe denk gelen “At” burcunda doğanların özellikleri neler:



“Stiliniz yüksekten oynamak. Vakur ve mağrursunuz. Olayları yönlendirdiğinizi, dağları yarattığınızı ve etrafınızdaki şeyleri şekillendirdiğinizi bile düşünürsünüz. Hem aktif hem de enerjiksiniz. İstemediğiniz zaman size kimse bir şey yaptıramaz, kimse sizi bir santim bile kıpırdatamaz. Başarısızlıktan korkarsınız ve kariyerinizi kurtarmak için var gücünüzle çalışırsınız. Para sizin için önemlidir. Hiçbir zaman duygusallığınızın işinize karışmasını ve onu engellemesini istemezsiniz.



Yakışıklı at en çekici halinde verimli, hevesli, eğlenceli, sıcak kalpli, yetenekli, uyumlu, çalışkan, eli açık, sosyal, bağımsız, azimli, seksi, meraklı, ikna edici ve mantıklıdır.



Ama kendini kontrol edemediğinde küstah, kendini beğenen, karşısındakini küçük gören, endişeli, vicdansız, değişken, aşırı derecede pragmatik, fırsatçı, inatçı, kendi çıkarlarını gözeten ve neredeyse kör ve sağır derecesinde umarsız ve duyarsız olur.



Eski bir deyiş vardır: ‘Bir atı suyun kenarına götürebilirsiniz ama ona su içiremezsiniz’. Bu tam at insanına uygun bir deyiştir. Atları zorla hareket ettiremezsiniz. Ne yaparsanız yapın dünyada hiçbir şey bu azimli yaratıkları zorla yürütemez. Onlar insanı çileden çıkarırcasına kendi bildiklerini okuyan kişilerdir. Ne düşündükleri onlar için önemlidir.



Yetenekli kişiler oldukları halde daima kendi hallerine bırakılmalı, özgür kalabilmeli ve hiçbir engel veya eleştiri getirilmemelidir. Ümitsizce aşık olmadıkları zamanlarda ben merkezci, kendi başlarına hareket eden ve kendi isteklerini yapan kişilerdir.



Onlar o kadar bağımsızdırlar ki ailenin çıkarlarının ön planda olduğu Asya toplumlarında at çocukları pek istenmezler. Bazen hamile anneler onları doğurmak istemezler.



At insanı toplum içinde konuşabilir. İkna yeteneği kuvvetlidir. Size çok pahalı bir malı satabilir. Mahkemede bir davayı jüri karşısında çok iyi savunabilir. Hatta kendisini bir üst düzey kamu görevine seçtirebilir. Ne yazık ki insanı kalbindekileri çok zor ifade eder. Dolayısıyla çok kuvvetli hisler ona acı verir.



At insanı duygularıyla hareket eder. Tiyatroda oyunu izleyen oyuncularla iletişim kurmak amacıyla marş söylemeye başlayabilir veya büyülenmiş gözlerle izleyen seyircilerin arasından fırlayarak sanatçıyı tartaklayabilir.



Uzlaşmaz biridir. At insanı ön fikirlidir. Daima doğruyu bildiğine inanır. Her deneyimi hevesle yaşamak isterken engellerle ve düşmanlıkla karşılaştığında çok ender olarak gösterdiği sertlikte cevap verir. At kendi işiyle ilgilenir. Zaferin sadece azimle ve kafayla elde edilebileceğine inanır. Onu başarısız olarak görmek isteyenlere pabuç bırakacak değildirdir. Ayrıca başarısızlığın onu yenmesine de izin vermeyecektir.



At insanı çocukluğunda ve gençliğinde çok isyankar olur. Genellikle otuz yaşlarına kadar bu böyle devam eder. Hep reaksiyoneldir. Daha sonra büyümeye karar verir. Olgunlaştığında da dünya çapında biri bile olabilir. Yirmi beş yaşlarında at’lar genellikle zeki ama deli dolu ve asidirler.



Zorluklar ve engeller atın enerjisini arttırır. Düşmanlık ve zıtlıklar onu heveslendirir ve riske girmek onu zevklendirir. Maceraperesttir. Büyük atılımlar için atakta bulunmaktan çekinmezler. Pratiktir. Hayalci olmasa da kendisini ispat edeceği, sevdiklerini etkileyebileceği ve büyük paralar ya da ödüller kazanabileceği güç gösterilerine de girmekten çekinmez.

‘At gibi çalışan’ tabiri çok yerindedir. Hiç sıkılmadan rutin bir işi yapabilirler. Patronlarına veya üst kademelerdekilere saygılı görünerek yükselmek için sözlerini yutabilirler. Ufuktan başlayıp giderek yükselmekten korkmazlar. Oraya nasıl çabuk ulaşabileceklerini de bilirler. İşi başında durarak öğrenirler. Herkesten daha fazla çalışıp patronlarının sağ kolu olmayı becerirler. Her şeyi yapmasını çok iyi öğrendikten sonra da zam istemekten ve daha üst bir göreve atanmak istemekten çekinmezler. İçten gelerek çalışırlar ve emeklerinin karşılığını da almak isterler. Çoğu zaman genç yaşta at insanını yüksek mevkilerde görebilirsiniz.



At insanı çevresi tarafından reddedilip, soğuk karşılanmaya dayanamaz. Tabii ki o da sevilmek, bir gruba katılmak ve ona ait olmak ister. Eğer bir gruptan faydalanmak istiyorsa sırf dostluklarını elde etmek amacıyla politikalarıyla ilgileniyormuş gibi görünecek ama dostluğunu kazanmak amacıyla kimsenin fikrine katılmak istemeyecektir. İyi konuşur, hemen hemen her türlü konuşmaya katılacaktır.



Hassas sinirleri dönek kamuoyunun aşırı baskısını ve yarattığı gerilimi kaldıramaz. Saygınlık görmek ve ait olmak ister.



At insanı ön fikirli ve uzlaşmazdır. Bazıları onun çok inatçı olduğunu bile söyler. Yüzlerce kere yanılmış bile olsa bakış açısından taviz vermeyecektir. Onun kendine göre bir bakış açısı vardır ve bu da değişmezdir.



İşte size at insanının en kötü huylarından biri. Daima her şeyin kendi istedikleri gibi olmasını ister. Daima o patrondur. Dışarıdan pasif görünse bile daima gösteriyi o yürütecektir.



Bir hata derecesinde gururludur. Kendini geliştirse bunun üstesinden gelebilir. Nerede olursa olsun başkalarını ikna edebilmek için onların üzerindeki gücünü kullanacak, onları yönetecek ve hayatlarını düzenleyecektir. Neşeli ve eğlenceli görünse de kendini çok ciddiye alır. Kendini diğerlerinden daha üstün görür. Sert, kırıcı, kaba, kızgın ve depresif olmadan duygularını kontrol edemez. Dürüst olmayan davranışları reddeden biri olarak başarılı at insanı her şeyin ötesinde başına buyruk biridir. Kafasına güvenerek tek başına ve kendi emeğiyle ısrarla üstünde durduğu şeyi elde eder.



At erkeği iş hayatında hem kinci, hem de intikamcı olabilir. Kendinin ve ailesinin kıyafetlerini iyi dükkanlardan alır. Markalı giysilerdir. Fark edilmek ve grubu içinde üstün olarak nitelenmek ister.



Dıştan bakıldığında çok geleneksel biridir. Herkesten daha fazla çalışır. Çoğu zaman iyi para kazanır. Biraz kadınlara düşkün olması haricinde yaşıtları arasında ve grubu içinde herkesin güvenebileceği pırıl pırıl biri olarak bilinir. Kati olan bir şey varsa o da dünyadaki en yetenekli kişilerden biri olduğudur. Kendini bir konuya nasıl vereceğini iyi bilir. Zor problemleri çözmek için yöntem geliştirmekte çok ustadır.



At erkeği işi gereği oradan oraya koşturması gerektiğinde çok mutlu olur. Günlük hayatında belirli bir toplumsal kimlik taşıması gerektiğinden seyahat etmekle içinde gömüldüğünü düşündüğü sosyal engelleri ve kısıtlamaları aştığını sanır. Böylece biraz geriye çekilip düşünebilir. At erkeği fikir alışverişinde bulunmakta ve yabancı ülkelerde iş görüşmeleri ve iş anlaşmaları yapmakta çok ustadırlar. Egzotik kişilerle tanışmaktan mutlu olurlar. Çok iyi pazarlamacı, emlakçı veya seyahat acentası sahibi olabilirler.



Her türlü sportif faaliyet ve dışarı aktiviteleri ona çok cazip gelir. Rekabet etmek ve kilosunu muhafaza etmek onun en çok yaptığı iki uğraşıdır ve her ikisini de çok ciddiye alır.



At erkeği ıslah olmaz bir bağımsızlık düşkünüdür. Genellikle kurallar koymaktan hoşlanır ama bunlara uymak istemez.



Açık sözlü at erkeğine diplomat olmasını tavsiye etmem. Gerekli nezaketi yoktur. Ayrıca davranışlarını da kolay kolay değiştiremez. Ona filozof, teolog veya psikolog olmasını da tavsiye etmem. O spekülatif biri değildir. Maden etkisindeki at haricinde at erkeğinin metafizikle arası pek iyi değildir. Pratik atı Yeniçağın belirsiz düşünceleri şaşırtır.



Kolaylıkla burjuva ve yuppi yaşam tarzı benimser, çünkü yerleşik sisteme uyum sağlamasını çok iyi becerir.



Dört elle sarıldığı evliliğinde aradığı şey denge ve süreklilik değil de toplumsal olarak doğru olanı yapıyor olmaktır.”



****



İşte “At” burcunun özellikleri. Sizce Başbakanımız burcunun özelliklerini taşıyor mu? Eğer isabet oranını yüksek bulursanız ve bu konuya alaka duyarsanız yukarıda adı geçen kitabı alıp, kendinizin, sevdiklerinizin veya ilgilendiklerinizin Çin astrolojisine göre burçlarına bakabilirsiniz.


Yayın Tarihi : 27 Haziran 2005 Pazartesi 02:01:05


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?