Evvela Sayın Aydın Doğan’a seslenmek istiyorum:

Çarşamba sabahı saat 07:30’da telefon çaldı. Çok yakın bir dostum ateş püskürüyor. “Hürriyet’i gördün mü?” dedi. “Gözüne ne çarptı?”…

“Vallahi gözüme Alman gazetecinin türbanla ilgili yazısını Tayyip Erdoğan yalanlayınca, gazeteci ortaya hem televizyonda yan yana otururkenki görüntülerini çıkartmış, hem de Cüneyt Zapsu’nun yazıya onay verdiği ortaya çıkmış. Bir de ortada şaheser bir fotograf var. Dünya popstarı Başbakanımız iki kolunda çiçek demetleri, sol kolunda 20 bin dolarlık hediye Franck Muller saati çiçek kokluyor. Hakikaten her eve lazım bir cinsten posterlik bir fotograf. Gözüme çarpanlar bunlar” dedim.

Arkadaşım kızgın bir ifade ile, “Bırak yahu onları gazetenin ekini görmedin mi?” dedi. Görmemiştim. Meğer, Hürriyet ücretsiz bir ek olarak Hıristiyanlık ilavesi dağıtmış. İlaveyi buldum baktım, kuşe kağıda basılmış, klasik ama güzel mizanpajlı, güzel bir Hıristiyanlık propagandası. İçinde güzel güzel Ekümenikliğin, “meskun topraklar” olduğunu filan da anlatıyor.

Gazetenin ön sayfasına baktım, yarın da Haçlı Seferlerini verecekmiş.

Benden Aydın Bey’e hatırlatması:

Bana sabah 07:30’da telefon ediliyorsa, gazetenizin ve Grubunuzun misyonerliğe alet olduğuna dair çok ciddi bir tenkit ile karşılaşacaksınız. Doğrusu, bu tenkide haksız demek de pek mümkün değil. Hoş, ilavenin iç kapağındaki başlıklardan Rönesans, Kurtuluş Savaşı, İslamiyet gibi konuları da ele alacağınız anlaşılıyor ama, halkın, okuyucunuzun bu tepkisinin altından nasıl kalkarsınız bilemem.

****

Yukarıda da bahsettim, Tayyip Erdoğan 5 günlük Uzakdoğu gezisinde. Bugünkü fotografı müthiş. Kolunda çiçekler, sol kolunda 20 bin dolarlık Franck Muller saat, keyifli mi keyifli.

Keyifli olmasının herhalde bir başka sebebi daha var. Duyduğuma göre bugün, bu satırların yazıldığı saatlerde, Sri Lanka’da, yerel saatle 15:30’da bir doktorla randevusu var. Doktorun adı Ravi… Kendisi alternatif tıp doktoru. Bir nevi Lokman Hekim. Vizitesi de 5 bin İngiliz Paundu. Yani, sıkı durun, 9 milyar 700 milyon Türk Lirası!

Bu hekim, yaptığı alternatif tedavi ile insanlara müthiş güç ve enerji kazandırıyormuş. Başbakanımız da bu 5 günlük seyahatinden, bu doktor randevusu gerçekleşirse daha da gençleşmiş, ter-ü taze geri dönecek.

Bu alternatif tıp herhalde mucizeler yaratıyor!!!

Bu konuya işin magazin tarafı demeyin. Bütün bu göstergeler Tayyip Erdoğan’ın karakterinin, idare tarzının ve dünya görüşünün bir tezahürü. Maalesef bütün Türkiye’yi de etkiliyor. Tayyip Erdoğan’ın bir alternatif tıbba ve dinlenmeye ihtiyacı olduğu muhakkak. Zira, beyanat verdiği, katıldığı toplantıyı yöneten Alman gazeteciyi hatırlamazsa, bu toplantıda söylediği ve gazetecinin derlediği, Cüneyt Zapsu’nun da teyit ettiği konuşmalarını unutmuşsa durumunun vahim olduğu muhakkak.

Keşke bu alternatif tedavi “ürkekliğine” de iyi gelse. Hem “öğrenci affı”, hem kız öğrencilerin üniversiteye giderken başörtüsü takabilmeleri gibi konularda verdiği sözleri tam bir “ürkeklikle” yerine getirmekten kaçıyor. Dış politikada tam bir edilgen tavır sergiliyor, ekonomide de durum aynı. IMF, artık ekonominin yatak odasına girmiş vaziyette.

İnşallah Sri Lankalı Lokman Hekim Ravi’nin tedavisi Başbakan’a iyi gelir de, Başbakanın verdiği veya adına verilen 10 milyarlık vize ücreti ve ilave tedavi paraları boşa gitmez.