Bu sabah CNNTürk’te Enis Berberoğlu ve Yiğit Bulut’un sunduğu Parametre Programında ilginç bir misafir vardı: Avukat Selim Sarıibrahimoğlu.
Selim Sarıibrahimoğlu’nun önemli bir şöhreti var. Batan bankaların yurtdışına çıkan paralarından bugüne kadar tahsil edilebilen tek meblağı tahsil eden avukat olarak biliniyor. Bu sebepten de kendisini dikkatle dinledim.
Enis Berberoğlu’nun, “Yurtdışına kaçan milyarlarca doların Türkiye’ye dönme olasılığı var mı?” sorusuna Sarıibrahimoğlu, “Evet, doğru dürüst takip edilirse var” mealinde bir cevap verdi.
Önemli bir iddia.
Sorunun ve cevabın deşifresi tam olarak şöyle:
“Soru: Yurtdışına kaçan milyarlarca doların Türkiye’ye dönmesi olasılığı var mı? Her şeyin “on-line” olduğu bir dünyada bu paralar buhar mı oldu? Yoksa birileri bizim buna inanmamızı mı istiyorlar?
Cevap: Bankaların zarara uğratılması sonucunda TMSF’nin para tahsilatında çektiği güçlüğün en önemli nedeni, off-shorelar yoluyla yurtdışına aktarılan paraların yeterince araştırılmamasıdır. Paranın yurtdışı izi sürülmediği sürece doğru bir tahsilatın yapılabilmesi mümkün değildir. Para asla kaybolmaz. Bu kaçan paralar uluslararası bankacılık sisteminin içindedir. Bu paralar bizi Avrupalı toplum yapmak amacıyla toplanmasını sağlayacak siyasi iradeyi beklemektedir.
Nitekim Interbank’ın uluslararası piyasalardan sağladığı 287 milyon dolar tutarındaki ABD hazine tahvillerinin teminat gösterilerek krediye dönüştürülmesi ve daha sonra buharlaşmasına ilişkin Londra’da yapılan duruşmasında İngiliz mahkemesi zabıtlarıyla ortaya çıkan gerçek Hürriyet gazetesi muhabirleri Faruk Zabcı-Ayşegül ekinci tarafından 30 Ocak 2001 tarihli Hürriyet gazetesinde yayınlandı.
Öncelikle ortaya çıkan gerçek yurtdışına bu kadar büyük kaynak aktarımının halen Türkiye de etkili yetkililerinin tanık olarak dinlendiği uluslararası finans kuruluşunca düzenlenmesidir. Duruşma sırasında bu kuruluşun yetkililerinin tanık olarak verdikleri ifadeler daha ürkütücüdür. İstanbul, Kasap Sokaktan Virgin adalarına uzanan bu hikayede Virgin adalarında bu iş için kurulu olan şirketin kurulurken her nasılsa olmadığı halde AB şirketi olarak gösterilmesi, iki haftalık şirkete Interbank’ın içinde bulunduğu ekonomik durum gözetilmeksizin 287 milyon dolarlık işlem yaptırılmasıdır.Ayrıca yine tanık bu tür işlemlerin Türkiye ile ilgili yapılageldiğini söylemektedir.Yani bunun gibi bir çok örneği olduğunu söylemektedir. İşin bir başka tahammül edilmez yanı da bu paranın Türk bankasının parası olmasına karşın neden Türk borç kütüğüne yazıldığı sorulduğunda herhalde bir yanlışlık var cevabı alınıyor. Bu yanıt sanırım Türkiye’nin dış borç kütüğünün gerçekten elden geçmesini gerektiriyor. Bir Türk bankasının parası birdenbire bir dış borç kütüğünde nasıl bir kayda dönüşebiliyor?
Bu korkunç mali gerçeklerin İngiliz avukat aracılığı ile İngiliz mahkemesinde sordurmam sonucu ortaya çıkmasının ardından İngiliz yargıç paniğe kapılan tanık şirket yetkililerinin avukatları tarafından duruşma belgelerine yayın yasağı kondu ve süratle bütün gazetelere Londra’da aynı gün ulaştırıldı. Ancak Faruk Zabcı bu yazıyı yayınlamayı başardı.
Bu gerçek karşısında TMSF bankalarının yurtdışına paranın izini takip ederek ulaşmadıkça sağlıklı bir tahsilat yapamayacaklarını açıkça görmek gerekiyor. Interbank’ ta görevde kaldığımız süre içinde İsviçre’den dahi haciz kararlarına uyulacağına dair İsviçre Adalet Bakanlığından yazılar almamıza karşın Zekeriya Temizel ve Engin Akçakoca ekibi uyarılarımıza karşın görevimizi sürdürmemize izin vermedikleri gibi bu yurtdışı çalışmalarını da hemen hemen hiç sürdürmediler. Bütün bunları belgeleriyle Sayın Ahmet Ertürk ve değerli üyeleri Sayın Yamakoğlu ve Sayın Oduncu’ya uzun uzun anlattım. Yeni yönetimin bu yanlış tavrı onaylamayacaklarına ve yanlışlıkları düzeltmek için bu zor göreve geldiklerine inanıyorum.”
****
Selim Sarıibrahimoğlu’nun TMSF yöneticileri hakkındaki temennilerine “İnşallah” diyelim ve kendisinin değindiği başka bir hususu da TMSF yönetiminin dikkatine tekraren getirelim.
Sarıibrahimoğlu TMSF’nin peşin ödeme yapacaklara yüzde 50 indirim yapacaklara dair kurul kararı hakkında,”Evet, bu karar kanun desteklidir ama Bankalar Kanunu’nun birinci maddesi ve bundan evvel ki yargı kararları kamu menfaatini ön plana çıkarır” diyerek TMSF’yi ikaz ediyor.
Bekleyelim görelim.
Bakalım Selim Sarıibrahimoğlu’nun Türkiye’ye milyarlarca dolar getirebilecek, Hükümetin en önemli projesi olması gereken, “yurtdışına hortumlanan paraların geri getirilmesi” konusundaki iddiaları ilgi görecek mi, destek bulacak mı?
Yayın Tarihi :
9 Haziran 2004 Çarşamba 15:52:23