18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Propaganda uzmanı Erdoğan’dan özlü sözler....

Uzun zamandır televizyonda akşam haberlerini izleme imkanım olmuyordu. Dün izledim. İzledim ve Tayyip Erdoğan’ın “propaganda” kabiliyetine hayran kaldım; tekrar hayran kaldım.

Müthiş bir propaganda kabiliyeti. Podyumlarda tek başına, en önemli tiyatrocuyu kıskandıracak harikulade bir performans ortaya koyuyor. Önümüzde sanki 1930’ların İtalyan, Alman liderleri, 1950’lilerin Arjantin’deki liderleri…

Müthiş…

Karşısındaki ağırlığı Partili gençlerden müteşekkil ahali de karşılarındaki popstara inanılmaz bir hayranlık duyarak çığlık çığlığa, söylediklerinin muhtevasını bile düşünme ihtiyacı hissetmeden kendisini izliyorlar.

İçimden keşke, “Tayyip Erdoğan’ın televizyonlarda ikili münazaralara hiç çıkmadan, bu propagandalarda gösterdiği performansın onda birini Başbakan olarak gösterseydi” diye geçti. Türkiye için ne kadar iyi olurdu değil mi? Ama, dünyanın en önemli siyasi propaganda uzmanlarından biri olan AK Parti Genel Başkanının Başbakan olarak performansı kötü, çok kötü…

Dün, beni bile heyecanlandırarak izleten bu müthiş teatral performansta bakın Tayyip Erdoğan neler dedi:

Başörtüsü ile ilgili olarak, “Genciyle, yaşlısıyla, bak buradan bir kez daha açık ve net söylüyorum, başı örtülü, başı örtüsüz, kim olursa olsun bütün benim bayan kardeşlerim canımdır, ciğerimdir. Bu ülkede haksız yere ayrımcılık yapıldı. Ama biz asla ayrımcı değiliz. Bu çatı, bütün vatandaşlarımı bir arada toplama çatısıdır. Bunu böyle bilin. Çok değişik şeyler konuşabilirler. Şu anda biliyorum, bazı sıkıntıları yaşıyoruz. Bunu ben de yaşıyorum. Gönlümün derinliklerinde yatan hıçkırıklar var. Bunu da açıkça söylemek zorundayım. Fakat şunu bilmenizi istiyorum; her şey zamana gebe. Zira millet iradesi birçok şeyi halledecektir. Ama sabırlı olmaya mecburuz. Niçin? Bu toplumda gerilmeyi asla AK Parti yaratmayacaktır. Varsın olsun, birileri yaratsın. Onların cevabını birileri veriyor ve verecektir. Ama bu oyuna asla benim kardeşlerim gelmeyecektir ve gelmemelidir.”

Türkiye’de marjinal siyaset yapan gruplar olduğunu ifade eden Erdoğan, bu grupların yıllarca başörtüsü üzerinden siyaset yaptıklarını belirterek, ‘Ülkeye nasıl faturalar ödettiklerini biliyorsunuz. Ama AK Parti başörtüsü üzerinden siyaset yapmayacak, yapılmasına da müsaade etmeyecek. Bu olay konuşulmaz, bu olay yaşanır’ dedi.

Yani neymiş?..

Bilemem; siz anladınız mı? Ben anlamadım…

Takiyye mi yapıyor, zamana mı yayıyor, “ben bu işi beceremiyorum mu” diyor, belli değil…

Hele hele, eskiden başörtüsü üzerinden marjinal siyaset yaptıklarını, bu kişilerin de ülkeye nasıl faturalar ödettirdiklerini biliyorsunuz demesi müthişti!..

Yahu, bunu yapanların başında sen gelmiyor musun? Şimdi de marjinal mi oldun? Başörtüsüne özgürlük istemek marjinallik midir?

Neyse; performans o kadar müthiş ki, ne dediğine kimsenin baktığı yok, herkes heyecan içinde alkışlıyor…

***

Derken hızını alamıyor, sıra muhalefete geliyor:

“Yolumuz ırak. Birçok şey yapılıyor ama Türkiye’de seviyeli muhalefet yok. O olsa belki daha çok şeyler yapacağız. Artık değişimin dışında kalmış anlayışlarla ülkemin geleceğine bakan anlayış, hiçbir şey kazandıramaz ülkemize. Çok gerilerde kalmışlar. Şu anda bunu görüyoruz. Siyasetin çok dışında kalmışlar. Bu ülkenin değerleriyle oynamak suretiyle puan kazanacaklarını zannedenler, puan kaybettiklerinin hala farkında değiller. Zira bu ülkenin halk olarak, millet olarak ortak değerleri var, hassasiyetleri var. Bunlara saygı duymadıkça millet de size saygı duymayacaktır”.

Allah Tayyip Erdoğan’ın siyasi sonunu hayır eylesin. İnsan beceriksizliğini, başarısızlığını, iş yapamazlığını, IMF’ye ve dış güçlere teslimiyetini muhalefetin üzerine yıkmaya kalkarsa durum çok vahim demektir.

****
Beni bu konuşmalar kadar etkileyen ve Tayyip Erdoğan’ı artık geçen yüzyılın ilk yarısındaki Rus, Alman, İtalyan, Arjantin liderleri gibi müthiş liderler seviyesine çıkmış olduğuna ikna eden husus, Tayyip Erdoğan’ın özel eşyalarının satışa çıkartılması, bu eşyaların kapışılması oldu.

Hakikaten müthiş…

Bakın, Tayyip Erdoğan’ın eski hangi eşyaları kime, kaç paraya satılmış? :

Hüseyin Akar, ayakkabı, pantolon ve bir tablosunu 21 milyar liraya satın almış. Aysel Toprak, kabanına 6 milyar lira vermiş. Açık arttırmada Başbakan Erdoğan’ın 5 çift eski ayakkabısı, 5 eski pantolonu ve bir eski mantosu e eski bir kabanı satılmış…

Allah aşkına bir insan bunları neden alır, bir insan bunları neden satar?

Artık, demek ki bizde de , “Tapınılacak liderler” var…

****

Eğer ben Tayyip Erdoğan’ı biraz tanıyor isem son iki gündür ortadaki görüntüler bir Başbakandan ziyade tamamen kampanya yapan bir Parti lideri görüntüsündeydi.

Hiç şüpheniz olmasın Tayyip Erdoğan gelecek genel seçimin kampanyasına çoktan başladı.



Yayın Tarihi : 30 Mayıs 2005 Pazartesi 18:13:56
Güncelleme :30 Mayıs 2005 Pazartesi 18:16:19


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?