26
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Ordu'nun iktidar olma şansı

Türkiye’de halk “mazlumun” yanındadır.

Bunu herkes bilir.

Hatta şimdiki Başbakanımız Tayyip Erdoğan’ın da bir zamanlar “mazlum” durumuna düştüğü için partisini tek başına iktidara sürükleyebildiği söylenir.

Çünkü halkımız, birisi sebepsiz yere örselenmeye başladığında hemen dikkatini o yöne vererek; “Ne var ki acaba bu adamda, durmadan dayak yiyor?” diye düşünmeye ve “dayak yiyene” karşı anında bir sempati geliştirmeye başlar.

Hatta AKP bu işin kaymağını, 2002 seçimlerinde olduğu gibi; askerden ansızın gelen e-muhtıra ile 2007 seçimlerinde de oylarını artırarak yemişti.

Hatırlarsanız halktaki aynı tavrı yerel seçim propagandaları esnasında da görmüştük:

İstanbul Belediye Başkanlığı için Cumhuriyet Halk Partisi’nden aday olan Kemal Kılıçdaroğlu halkta bir sempati ve merak uyandırmıştı.

Bundan rahatsızlık duyan “gizli eller” derhal devreye girerek, güya Kemal Kılıçdaroğlu’nun yolsuzluklarını içeren bir kitap bastırmışlar ve bu kitabın reklamlarını, İBB panolarına, tam da Kılıçdaroğlu ilanlarının yanına asmışlardı.

Ancak, bu “gizli elleri” yöneten “akılsız kafalar” bu operasyonda istedikleri sonucu elde edemediler:

Mesnetsiz bir saldırıya uğrayan Kılıçdaroğlu’nun halk neznindeki popülaritesi bir anda tavan yapmaya başlamıştı.

Çünkü “kumaş” ortadaydı ve halk bu iddialara inanmıyordu.

Halk, daha önceki Erdoğan olayında olduğu gibi, bu kez de Kılıçdaroğlu’na neden sebepsiz yere saldırıldığını merak ediyordu?

Bu ilanlar bir süre daha kalsaydı Kılıçdaroğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olabilir miydi bilinmez ama “gizli eller” hedeflenenin aksine Kılıçdaroğlu’na yarayan bu “kara propaganda” planını hemen geri çekmek zorunda kaldılar.

Ertesi sabah ortada ne bir ilan kalmıştı ne de bir kitap!

* * *

Bugün toplumda TSK’nın kirli işlere bulaştığına, bugünkü her musibetin Ordu’nun başının altından çıktığına inanan bir kesimin olduğu muhakkak.

Ama bunlar zaten dün de aynı şeye inanıyorlardı!

Bunları, kendi ifadeleriyle, “Cumhuriyet’in ilanıyla travma yaşayan grup” olarak da tarif edebilirsiniz.

Sadece artık düşüncelerini daha kolay dile getirebiliyorlar, o kadar.

Aslında bunu da demokrasi adına sevindirici bir gelişme olarak görmek gerekir.

İnsanların fikirlerini inançları doğrultusunda ifade etmesinden daha doğal ne olabilir?

Peki TSK’nın Türk Milleti’nin savunma gücü olduğuna inanan grup ne alemde?

Onlar doğal olarak, eğer TSK içinde kötü olaylara karışmış veya ön ayak olmuş kişiler varsa bunların yargı önünde hesap vermesini istiyorlar.

Ama bu insanlara “Yaşanan her kötülüğün başı işte bu Ordu’dur” fikrini dayatmaya çalışırsanız; orda durun derim ben!

Erdoğan ve Kılıçdaroğlu örnekleri ortadayken, bu halkın yok yere örselenmeye başlanan TSK’ne sahip çıkmaması beklenemez.

Bugünkü yöneticiler belki bilemez (!) ama bu halk, eratın takip ve tarassut işlerinde görevlendirilmeyeceğini; askerde en fazla marangoz veya aşçı olabileceğini pek ala bilir.

O yüzden; Allah’tan TSK siyasi parti değil de seçimlere falan girmiyor.

Yoksa bu duygusal ortamda; önümüzdeki seçimlerde oyları siler – süpürürlerdi alim Allah!



 

Yayın Tarihi : 4 Ocak 2010 Pazartesi 14:19:33
Güncelleme :4 Ocak 2010 Pazartesi 21:11:21


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?