26
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Ülkücüleri unutursanız, istediğiniz olmaz!

Nihayet bu günleri de gördük!

Ergenekon, başta PKK olmak üzere, Hizbullah, Dev - Sol, Hizbul Tahrir, TİT,El Kaide ve Devrimci Karargah terör örgütlerinin de başıymış!

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yazıldığı yolunda dedikodular çıkarılan ancak bizzat yetkililer tarafından bitirildiği yalanlanan Ergenekon ek iddianamesine göre; meğerse her taşın altından Ergenekon çıkıyormuş?

Eğer savcılık gerçekten böyle bir iddianame yazdıysa, bu iddialarını destekleyecek delilleri mutlaka iddianamesine koymuştur.

Burada olmayan bir iddianameyi tartışacak değiliz.

Burada gözlerden kaçan, sisler içinde kalan Ergenekon soruşturmasını fırsat bilenlerin, bir kez daha, bir dedikodu taşıyla birden çok kuş vurmaya heves etmeleridir.

Artık PKK ile mücadele eden tüm kesimlerin, bu sisler içindeki “dezinformasyon gurubunun” hedefinde olduğunu herkes anladı.

PKK ile kim göstere göstere mücadele etti ise, bugün artık bir şekilde suçlanmaktadır.

Ama bunun sebebinin PKK’yı savunmak veya aklamak olduğunu düşünüyorsanız, fena halde yanılırsınız!

Tüm bu varyetelerin hesabı, aslında PKK’yı, “devlet eliyle kurulmuş” gibi göstererek, küçük düşürmeye yöneliktir!

Ama anlaşıldığı kadarıyla bu “sisler gurubunun” amacı bir tek bununla da sınırlı kalmıyor?

Onlar önümüzdeki yerel seçimlerde AKP’ne oynamaya hazırlık yapıyorlar!

Bu amaçla, Güneydoğu’da AKP’ne en büyük rakip olan DTP’ni halkın gözünden düşürmek için, göbekten bağlı olduğu PKK’yı “Ergenekon icadı” olarak lanse etme çabasına girişiyorlar.

Sadece Güneydoğu’yu hesaba katarak giriştikleri bu dezinformasyon hareketinde yaptıkları akıl almaz bir hesap hatasını ise gözden kaçırmışlar:

PKK, Dev-Sol, Hizbullah gibi örgütleri güya Ergenekon şemsiyesi altına sokarken, başlarına bela olabilecek en büyük tehlike olan “ülkücülerle” “milliyetçileri” unutmuşlar!

Tamam Güneydoğu’da AKP’nin en büyük rakibi DTP yani PKK’dır, buna eyvallah ama; Türkiye genelinde AKP oylarına asıl talip olanlar ülkücü-milliyetçi kesimdir.

Hafızanız sizi yanıltmasın; ülkücüler de 12 Eylül döneminde "terör örgütü suçlamasıyla" yargılanmışlardı.

Nasıl oldu da onları unuttunuz?

Yoksa bu “dedikodu” çok mu aceleye geldi?

Yapmayın beyler, böyle basit ama vahim hatalar size hiç mi hiç yakışmıyor!
 

Yayın Tarihi : 3 Mart 2009 Salı 11:44:01
Güncelleme :3 Mart 2009 Salı 15:14:11


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Gönül Aydemir IP: 88.235.236.xxx Tarih : 8.03.2009 23:54:51

Hükumet,bu ülkeyi hırsızdan,uğursuzdan,teröristten kurtarmak istiyorsa;demokratik,sosyal hukuk devleti olmayı hedefliyorsa,her türlü yasa dışı eylemleri ortaya çıkarmalı,her türlü suçluyu yasaların emrettiğ ölçüde yargılamalıdır.Bu yargılama,tam,bağımsız bir yargı ile olur.Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'ndan,siyasi kişi olan,Adalet Bakanı ve Adalet Bakanı müsteşarı çıkartılmaldır.Bu kurulun kararları dahi yargıya açılmalıdır.Top yekün seçim sistemi,anayasa değiştirilmeli,çağdaş hukuk devlet  sistemi yaşama geçirilmelidir.''Benim teröristim iyidir.''. '''Bana ülkücüler suç işliyor dedirtemezsiniz.'' '.'Devlet PKK'yı muhatap alsın.'' .''Ötekiler patates dininden .''.''Kurşun atan da bir,yiyen de.'' .Ve benzeri  ilkel mantıkla ülke selamete ulaşmaz.Herkes yasalar önümde eşit olmalı.''Adalet mülkün temelidir.''.