Sağmandağ İlçesi sahiline yumurta bırakan Caretta Caretta ve Chelonia Maydas türü deniz kaplumbağalarını ve yavrularını korumak için çevreciler seferber oldu. "Yaşayan fosiller" olarak adlandırılan ve nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Caretta Caretta ve Chelonia Maydas türü deniz kaplumbağalarını ve yavrularını korumak için Samandağ Kaymakamlığı, Samandağ Çevre Koruma Derneği ile Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) öğrencileri, Samandağ sahilinde ortak bir çalışma gerçekleştirdi.

Samandağ Kaymakamı Selim Çapar ve beraberindeki ekip, sahilde gece denetimi yaparken, 6 kişiden oluşan MKÜ Biyoloji Bölümü öğrencileri ise, 5 kilometrelik sahil şeridinde kaplumbağalarla ilgili her türlü bilgiyi kayıt altına aldı.

Çalışmalar hakkında bilgi veren Kaymakam Çapar, deniz kaplumbağalarının hem doğal döngü açısından hem de ilçenin tanıtılması için büyük önem taşıdığını vurgulayarak, "Milyonlarca yıldır bu sahile gelen deniz kaplumbağaları yaşantımızın bir parçasıdır. Bunu korumak ve kollamak hepimizin görevidir. Bu tür çalışmalara Samandağ Kaymakamlığı olarak desteğimiz devam edecek" dedi.

"Samandağ Kumsalında Yuvalayan Yeşil Kaplumbağaları (Cheloina Mydas) Koruma Çalışmaları" adlı projenin yürütücülerinden MKÜ Biyoloji Bölümü Yüksek Lisans Öğrencisi Bektaş Sönmez, yıllardır bu sahilde deniz kaplumbağalarını ve yavrularını korumak için çalıştıklarını ve bu çalışmalara devam edeceklerini belirterek, "Deniz kaplumbağaları sadece ve sadece kumsala yumurta bırakırlar. Üreme dönemleri Mayıs başı ve Ekim ayı arasındadır. Her üreme döneminde kumsalda açtıkları çukura yaklaşık 100 adet yumurta bırakırlar. Daha sonra yuvayı gizlemek için yumurtaların üstünü kumla kapatıp tekrar denize dönerler. Yumurtalar bırakıldıktan 2 ay kadar sonra açılırlar ve gece karanlığında kumun altından çıkan yavru kaplumbağalar düşmanlarının elinden kurtulabilirlerse 10-15 dakika içinde denize ulaşmaya çalışırlar. Her türlü ses, ışık insan faktörü bu yavruları ürkütür ve yanlış yerlere gitmelerine neden olur. Deniz kaplumbağaları hem düşmanları çok olduğundan (Tilki, çakal, köpek, yengeç, kuş, balık ve insan gibi) hem de yumurtlama ortamları giderek tahrip edildiğinden yok olma tehdidi ile karşı karşıyadırlar. Bugün dünyada deniz kaplumbağalarının üreyebildiği çok az alan kalmıştır. Bu nadir alanların bir kısmı da Türkiye'dedir" şeklinde konuştu.

İHA

Yayın Tarihi : 27 Temmuz 2005 Çarşamba 15:31:26

Güncelleme :27 Temmuz 2005 Çarşamba 15:36:00