4
Mayıs
2024
Cumartesi
GÜNCEL

Baba İslamköy'de

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve eşi Nazmiye Demirel, Antalya'da geçirdikleri iki haftalık tatilin ardından bugün, memleketleri Atabey İlçesi'ne bağlı İslamköy Kasabası'na geldi. Karayolu ile Islamköy'e gelen Demirel burada, aile kabristanlığını ziyaret ederek dua etti.

Ardından hazırlıkları bitme aşamasında olan Süleyman Demirel Demokrasi Müzesi'ni inceleyen Süleyman Demirel, daha sonra basın mensuplarının ülke gündemine ilişkin sorularını yanıtladı. İlk olarak son günlerde tırmanan terör olaylarını değerlendiren 9. Cumhurbaşkanı Demirel, meclisin bu olayları konuşması gerektiğini söyledi.

"Mecliste herşey konuşulmalıdır" diyerek sözlerine başlayan Demirel, "Niçin konuşulmaktan imtina ederler onu anlamıyorum. Mecliste herşey konuşulmalı. Meclis sorunları konuşmadıkça ülkenin sorunları başka zeminlere kayar ve halkın nazarında itibar kaybeder. Halbuki halkın nazarında meclisin itibara ihtiyacı vardır" dedi.

15 gündür Antalya'da olduğunu kaydeden Demirel, buraya değişik ülkelerden gelen çok sayıda insanın olduğunu ifade etti.

Türkiye'de herkesin istediği yerde yaşayabildiğini anlatan Demirel, "Türkiye'de herkes nerde isterse orada oturuyor. Bunun değeri iyi bilinmeli. Bu insanları birbirinden ayıramayız. Bu insanlar kendileri de birbirinden ayrılmaya talip olmamalı. Türkiye birliğini beraber yaşayan insanlar birliği olarak ele alacaksınız, yan yana yaşayan değil iç içe yaşayan. Türkiye'yi rahatsız eden en büyük hadise Türkiye'nin içine sokulabilecek fitnedir ve ayrı etnik gruptan olan insanları birbirine düşürmektir. Yeniden terör örgütü PKK'ya dayalı veya neye dayalı olursa olsun bu bölücü terör yeniden yeşermemelidir. Türkiye'nin en önemli meselesi budur" diye konuştu.

"AVRUPALILAR AKILSIZ İŞ YAPMAZ"

Bugün Almanya'da gerçekleştirilecek olan erken seçimleri değerlendiren Süleyman Demirel, Almanya Başbakanı Gerhard Schröder veya Hıristiyan Demokrat Lideri Angele Merkel'in seçimlerinin Avrupa Birliği sürecini çok fazla etkilemeyeceği düşüncesinde olduğunu belirtti. Avrupa'nın akılsız iş yapacağını sanmıyorum" diyen Demirel, "Türkiye 42 senedir Avrupa Birliği'nin peşindedir. Her safhasından geçmiştir ve AB'ye tam üye olmak Türkiye'nin hakkıdır. Fakat son birkaç sene zarfında Avrupa'da Türkiye hakkında hep bir menfi cereyan var. Bu cereyanı Avrupa liderlerinin aşması lazım. Halkını ikna etmesi lazım. Yoksa biz Avrupa'da köy köy kasaba kasaba dolaşıp bizim ne kadar lazım olduğumuzu anlatamayız. Almanya'daki Schöder Hükümeti, Türkiye'ye taraftar. Ama Hıristiyan Demokrat Lideri Merkel, Türkiye'nin AB'ye tam üye olmasına karşı. Eğer, Hıristiyan demokratlar seçimi kazanırsa, Avrupa'nın verdiği sözler ne olacaktır, diğer 25 üyeden Türkiye'ye taraftar olanların durumu ne olacaktır, bunları önümüzdeki günlerde göreceğiz. Ama her halükarda Merkel'de seçimi kazansa, Türkiye ile müzakereleri durdurabileceğini sanmıyorum. Belki bazı sorunlar çıkacaktır. Almanya seçimleri ne olursa olsun 3 Ekim'de Türkiye'nin müzakerelerine mani olamaz. Türkiye usanmaması lazım, asabileşmemesi lazım, işin peşinden gitmesi lazım. Avrupalıların akılsız iş yapacağını sanmıyorum" şeklinde konuştu.

Son olarak TMSF'nin Şevket Demirel şirketlerine el koyması olayını değerlendiren Süleyman Demirel, bu adımı atanların çok zor durumda olduğunu ifade etti. Meselenin Şevket Demirel meselesi olmadığını savunan Demirel, "Mesele, oğlunun borcunu babaya ödetmesi, gasp olayıdır. Bir ülkede cana ve mala hakim yargı kararı olmadan idari makamlar el koyabiliyorsa o ülkede zaten hukukun sonuna gelinmiştir. Şevket Demirel bir haksızlığa uğramıştır ve kendi kavgasını yapıyor. 2 bin yıllık insanlık tarihinde babanın borcunu oğluna, oğlunun borcunu babaya ödetmek vaki değildir. 26 Haziran günü geldim ve bunları söyledim. Temmuz, Ağustos Eylül aynı şeyi söylüyorum. Bu adımı atanlar çok zor durumdadır. Geri adım atmaya kalksalar 'neden yaptınız' diye soracaklar. O halde mahkemeye gidin diyecekler. Mahkemeye gidilmiştir. Ama bu arada meydana gelen zararlar ne olacak. Kanunu yanlış yorumlayanlar ilerde bu işler açığa çıktığı zaman mutlaka kanuna hesap verecekler. Hiç kimsenin yanına kalkmaz. Talihsiz bir olay" dedi.

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel daha sonra özel uçak ile Ankara'ya gitmek üzere kendi adını taşıyan Süleyman Demirel Havalimanı'na hareket etti.

İHA
Yayın Tarihi : 19 Eylül 2005 Pazartesi 12:49:17
Güncelleme :10 Ekim 2005 Pazartesi 17:15:55


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?