Bitlis'in Ahlat İlçesi'nde bulunan 12. ve 13. yüzyıllara ait eserlerin bulunduğu Selçuklu Mezarlığı'nın, tarihi dokusu bozulmadan bir takım düzenleme yapılarak, dünya turizmine açılacağı belirtiliyor...Hacettepe Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Beyhan Karamağaralı ve kızı Nakış Karamağaralı ile beraber 28 kişilik bir ekibin, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca hazırlanan proje çerçevesinde sürdürdüğü kazı ve restorasyon çalışmaları hızla sürüyor. Prof. Dr. Beyhan Karamağaralı, sürdürülen çalışmalarla ilgili yaptığı açıklamada, bu kazı ve restorasyon çalışmalarına kızı Nakış Karamağaralı ile birlikte bir program hazırlayarak başladıklarını anlattı. Anne Karamağaralı, önce Selçuklu Mezarlığı'ndaki taşların temizliğini yapıp mezar kenarlarını açtıklarını, nakışları ortaya çıkardıklarını belirterek, "Selçuklu Mezar taşlarını tek tek numaralandıracağız. Böylece bu mezar taşlarının kitabeleri hazırlanacak. Yaptıracağımız tabelaların üzerinde Selçuklu mezar taşlarının hangi döneme ait olduğunu, üzerindeki yazıların ne anlama geldiğini asacağız. Ayrıca sanatkarın ismi, yatanın ismi, ölüm tarihi ve bir de önüne katalog numarası bırakıyoruz. O katalog numarasına göre isteyen mezar taşı hakkında daha da fazla ayrıntılı bilgi alabilecekler" dedi.
Ayrıca Selçuklu Mezarlığı'ndaki otların görüntü kirliliğine yol açtığı ve bu otların bilimsel metotlarla tamamen yok edilip edilmeyeceğini yönündeki bir soruya karşılık Prof. Dr. Beyhan Karamağaralı şunları söyledi:
"Şimdilik bu otların ilkel metotlarla temizlenmesi gerekiyor. Bilimsel tekniklerle otların tamamen kurutulmasının mümkün, ancak mezarlıkta bulunan onlarca canlı türünü göz ardı edemeyiz. Mezarlıktaki canlı hayvanların en başında da kaplumbağalar var. Bunlar öldüğü zaman acaba taşlara yararımı olacak zararlı mı bunları kestiremiyoruz. Belki o hayvanlar toprak altına girip çıktıkça veya taşlar arasında dolaştıkça, taşların hava almasını sağlıyorlar. Bu konuda bilim çevrelerinin bir takım çalışmaları var. Bu konuda ancak bilim çevreleri cevap verebilir".