5
Mayıs
2024
Pazar
VAN

Çin'e tepkiler sürüyor

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Van İl Temsilcisi Davut Okçu, Doğu Türkistan'ın bağımsız bir İslam devleti olduğu 1949 yılında Mao Zedung zamanında Çin tarafından işgal edildiğini ifade ederek, "O yılından bu yana Çin'in işgali altına bulunan Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine karşı sistemli bir asimilasyon uygulanıyor" dedi.


Van Hak ve Özgürlükler Platformu Bileşenleri Memur-Sen Van İl Temsilciliği binasında Çin Halk Cumhuriyeti'nin Doğu Türkistanlılara yönelik yaptığı olayları düzenlediği basın açıklamasıyla kınadı. Bileşen adına basın açıklaması okuyan Memur-Sen Van İl Temsilcisi Davut Okçu, Doğu Türkistan'ın bağımsız bir İslam devleti olduğu dönem Mao Zedung zamanında Çin tarafından işgal edildiğini söyledi. Okçu, 1949 yılından bu yana Çin'in işgali altına bulunan Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine karşı sistemli bir asimilasyon uygulandığını belirtti. Uygurların çoğalmasını engellemek maksadıyla zorunlu nüfus planlaması ve kürtaj yapıldığı ifade eden Okçu, "Doğu Türkistan'ın adı işgal sonrası Çince "Yeni fethedilmiş topraklar" manasına gelen Sincan ismiyle değiştirilmiştir. Hükümetin bu politikaları sonucunda resmi sayımlara göre bölgede bir başka etnik grup olan Han nüfusu yüzde 7'den yüzde 40'lara yükseltilmiş, hükümetin de yardımıyla Han etnik grubu bölgedeki fabrika ve şirketlerin çoğunu ele geçirmiştir. Kendileri dışında kimsenin buralarda çalışmasına izin verilmemektedir. Bu durum nedeniyle Uygurlar evlerde hizmetçilik gibi daha alt düzeyli işlerde çalışmaya mecbur kalmaktadır. Uygurlar ikinci derece vatandaş konumuna düşürülmüştür. Okullarda dillerini konuşmalarına izin verilmemektedir. Uygur Türkleri, kültürlerini kaybetmek ve ekonomik olarak çökertilmekle cezalandırılmaktadır" dedi.

"CAMİLERDE 18 YAŞIN ALTINDAKİ GENÇLERİN NAMAZ KILMALARINA İZİN VERİLMİYOR"

Camiler ve dini okulların ruhsatsız olduğu gerekçesiyle kapatıldığını ifade eden Okçu, "Yetkililer, 18 yaşın altındaki gençlerin camide namaz kılmalarına izin vermemektedir. Bölgenin nüfus yapısını değiştirmek isteyen Çinliler, zaman zaman katliamlar yaparak amaçlarına ulaşmaya çalışmaktadırlar. Çin Halk Cumhuriyeti'nin polis ve askeri güçleri 5 Temmuz günü Doğu Türkistan'ın başkenti Urumçi'de başlayan protesto eylemlerinde 600'den fazla Uygur Türkünü çoluk çocuk demeden bütün dünyanın gözü önünde vahşice öldürmüştür. Katliam sonrasında, sorumluların idam edileceğini açıklamaları ise uygar dünyanın bütün kazanımlarıyla alay etmek anlamına gelmektedir. Ne yazık ki Çin yönetimi, ülkesindeki etnik kökeni farklı unsurları bir "zenginlik" kabul edip, üçüncü ülkelerle "tabii ve etkili bir köprü" olarak kullanmak yerine, en sert tedbirlerle bir insanlık suçu olan asimilasyon ve soykırımı tercih etmiştir" şeklinde konuştu.

iha
Yayın Tarihi : 11 Temmuz 2009 Cumartesi 14:20:47


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?