Demokratik Toplum Partisi (DTP) Eşbaşkanı Emine Ayna, Kürt sorununun çözümü sırasında terör örgütü PKK ve elebaşı Abdullah Öcalan'ın mutlaka muhatap alınması gerektiğini belirterek, "Kimse bu sürecin en önemli aktörlerini DTP üzerinden tasfiye etmeyi düşünmesin. Biz ona asla taviz vermeyiz" dedi.

Demokratik Toplum Komitesi olarak 2 gündür bölgede halk toplantıları düzenleyen DTP Eşbaşkanı Emine Ayna ve beraberinde bulunan, kapatılan DEP'in eski milletvekili Hatip Dicle, DTP Van Milletvekili Fatma Kurtulan ile birlikte öğle saatlerinde Van'a geldi. DTP Van İl Başkanlığı önünde halka hitap eden Ayna, halkla görüşmek ve Kürt sorununda izlenecek yolu belirlemek için bu toplantıları düzenlediklerini ifade etti. 'Kürt açılımı' konusunun her yerde konuşulduğunu belirten Ayna, Cumhuriyet Halk Partisi
(CHP) ve Milliyetçi Halk Partisi'ne (MHP) de seslenmek istediğini belirtti. CHP ve MHP'nin sürece karşı çıkmakta halklı oldukları noktaların bulunduğunu dile getiren Ayna, "Başbakan DTP ile Türkiye'nin en temel sorunlarını görüşüyorsa bunu neden CHP ve MHP ile görüşmüyor? Kürt sorunu sadece hükümetin sorunu değildir. 1990'lı yıllarda bu sorunun çözümü konusunda MHP ile bir çok hususu çözdük. İdam cezasını da bu dönemde MHP ile birlikte kaldırdık. CHP ve MHP'ye sesleniyorum. Türkiye'nin en temel sorunu olan
Kürt meselesi siyasetin üstündedir. Burada bir oyun varsa içinde yer almayın ama çözüm varsa bunun dışında da kalmayın diyoruz" dedi.
Cumartesi günü Diyarbakır'da bir araya gelen şehit asker ve ölen terörist ailelerinin buluşmasına dikkat çeken Ayna, Kürt açılımının tartışıldığı günlerde bu buluşmanın DTP'nin, Başbakan ve Cumhurbaşkanı ile görüşmesinden çok daha önemli olduğunu savundu ve asıl barışın bu görüşmeyle geleceğini öne sürdü. Ayna, "30 yıllık savaşta ölen asker anneleriyle, gerilla aileleri bir araya geldi. Askerin de gerillanın da ailelerinin 'Biz acılarımızı unutmaya hazırız, bu savaş bitsin, bu kan dursun. Biz anneler ne
yapmamız gerekiyorsa yapmaya hazırız' dediler. Bu saatten sonra ne Başbakan, ne bizim ne de Cumhurbaşkanı'nın söyledikleri önemli. Bu ancak halkların gücüyle biter" ifadelerini kullandı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasına da atıfta bulunan Ayna, "Biz bunu yıllardır söylüyoruz. Hakkari'deki annenin de Yozgat'taki annenin de yüreği yanmasın. Biz bunu istiyoruz. Bunun için operasyonların durdurulmasını istiyoruz. Kürt sorunu dün ortaya çıkmış bir sorun değil. Türkiye'nin temel sorunudur. Özellikle 1921 Anayasası'ndan sonra Kürtlerin inkarına dayanan bir Anayasal süreç başladı. O günden bugüne Türkiye'de bir Kürt sorunu yaşanıyor. Bir şey
unutulmamalıdır: Bu sorunun varlığını kabul ediyorsanız, varlık nedeninin devletin tehcir yaklaşımı olduğunu kabul ediyorsanız, öncelikle operasyonlar dursun, ölümler dursun. Eğer bu Kürt sorunu siz Kürtlere haksızlık yapıldığı için varsa ki öyle, siz bu soruna şiddet politikası uygulamışsanız, o zaman önce operasyonları durdurun. Operasyonlar devam ettiği sürece siz bu devletin bu sorunu çözeceği inancına sahip olur musunuz? Kimse olmaz. Bir yandan çözeceğim diyeceksiniz, bir yandan da şiddet politikalarını
uygulayacaksınız. Bu böyle olmaz" ifadelerini kullandı.
Ayna konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu yüzden bugüne kadar 'PKK ve Sayın Öcalan muhataptır' dedik. Çünkü hep barıştan söz ettiler. Kimse bu sürecin en önemli aktörlerini DTP üzerinden tasfiye etmeye kalkmasın, buna izin vermeyiz. DTP ile görüşüp PKK'yı ve Sayın Öcalan'ı bunun dışında bırakmak gibi oyun varsa, biz bu oyuna gelmeyiz. Buna izin de vermeyiz. Bunun bilinmesini isteriz."

Ana dilde eğitimin üniter yapıyı bozmayacağını da vurgulayan Ayna, "Bir halkın hak ve özgürlük talepleri var ve siz ana dilde eğitim talebi üniter yapıyı bozar derseniz halk da döner ve der ki, demek ki üniter yapı benim ana dil hakkımın önündeki engeldir ve üniter yapıyı kaldırmaya çalışır. Biz burada CHP'ye sesleniyoruz. Üniter yapının önünde siz engelsiniz. Devletin üniter yapısına gerçek zararı siz veriyorsunuz" şeklinde konuştu.

Başbakan'ın Kürt sorunu konusunda samimi ise polisine, askerine ve köy korucularına sahip çıkması gerektiğini anlatan Ayna, provokasyonlara meydan verilmemesi gerektiğini, bazı güçlerin hem olayları gerçekleştirip hem de PKK'nın üzerine atmasına izin vermeyeceklerini ifade etti.
Ayna'dan önce bir konuşma yapan, kapatılan DEP'in eski milletvekillerinden Hatip Dicle de, bugünlerde Türkiye gündemi Kürt sorununa kilitlenmiş ve barışçıl çözüm noktasına gelinmiş ise bunun en büyük sebebinin "Kürt halkı ile demokrasi şehitleri" olduğunu kaydetti. Atina'da hayatını kaybeden Ermeni asıllı sanatçı Aram Tigran'ın cenazesinin Diyarbakır'a getirilmesine izin verilmemesinin yanlış olduğunu da ifade eden Dicle, Tigran'ın vasiyeninin idama mahkum edilmiş bir kişinin son arzusuyla eşdeğer
olduğunu kaydetti. Hükümetin buna olumlu bir cevap vermesini beklediğini savunan Dicle, öğlen ezanı okunduğu için konuşmasına bir süre ara verdi. Daha sonra konuşmasına kaldığı yerden devam eden Dicle, "Hükümetin, Kürt sorununu çözme niyetini ortaya koyduğu bir dönemde hem bir son vasiyetin yerine getirilmesi hem de Diyarbakır'da Kürt halkının onu kucaklamasına izin vermemesini doğru bulmuyorum. Hem Kürt sorununa çözüm arayacaksın hem de Ermenistan ile ilişkilerini geliştirilmeye çalıştığın bir dönemde izin
vermeyeceksin. Bu yanlış bir davranıştır. Hatta Kültür ve Turizm Bakanı da bizzat Diyarbakır'a giderek cenaze törenine katılmalıydı" dedi.
Öcalan'ın uzun zamandır bir yol haritası üzerinde çalıştığını ve bugünlerde açıklamasını beklediklerini belirten Dicle, "Sayın Öcalan'ın tecrübesi, sağduyusuna dayanarak yapacağı yol haritasının ne Kürt halkını ne de hükümeti zora sokacağını tahmin etmiyoruz" şeklinde konuştu.
Mitingin ardından DTP Eşbaşkanı Emine Ayna ve beraberinde bulunanlar Bitlis'e hareket ettiler. Bitlis'te akşam saatlerinde düzenleyecekleri mitingin ardından yarın da Muş ve Bingöl'de birer miting düzenleneceği kaydedildi.

İHA

Yayın Tarihi : 12 Ağustos 2009 Çarşamba 19:06:24