Van'da sayıları kadar sattıkları beyaz eşya ve mobilya kaliteleri de artan ikinci el satış mağazaları, özellikle dar gelirli vatandaşların ve tayin yüzünden kentte birkaç sene kalacak olan memurların ve eğitim için gelen öğrencilerin yoğun ilgisi ile karşılaşıyor.

Daha önce ara sokaklardaki köhne dükkanlarda ve boşluklarda satışa sunulan ikinci el eşyalar, artık modern görüntüleri ile dikkat çeken mağazalarda müşterinin beğenisini sunuluyor. Şehrin işlek cadde ve sokaklarında iş yeri kiralayan esnaflar, orijinalinin yarı veya üçte bir fiyattan sattıkları beyaz eşya ve mobilyaları garantili olarak müşteriye veriyor. Bu sektörde çalışan ve yeni iş yeri açanların sayısının her geçen gün arttığını anlatan ikinci el satış mağazası sahibi Kenan Yiğit, polis ve öğretmen gibi memurlarla öğrenci sayısının yeri iş yeri açılmasına neden olduğunu söyledi. Sadece memur ve öğrencilerin değil, dar gelirli vatandaşların da ucuz malları tercih ettiğini anlatan Yiğit, birkaç ay garanti ile müşteriye sundukları eşyaların marka ve kaliteli olduğunu söyledi. Kenan Yiğit, bin liraya ev kurmak gibi bir iddiaları olduğunu anlatarak, "Vatandaşlar, bir ev için çok gerekli olan beyaz eşyaları bizden bin liraya alabilirler. Mesela, piyasada bin 300 ile bin 500 lira arasında değişin buzdolabını 500-600 liraya, bin ile bin 100 liraya satılan çamaşır makinesini 300-350 liraya ve 500-700 liraya satılan televizyonu ise 250-300 liraya satıyoruz. Bu malzemelerin hepsi çok az kullanılmış ve garantili ürünler. Bazen bu ürünleri bizden alan polis ve öğretmen gibi memurlar, tayinleri çıkınca yine getirip bize satabiliyorlar. Bu ürünlere köylerimizden de büyük ilgi var. Köylülerimiz aynı malı orijinal olarak pahalı almak yerine bizden ikinci elini çok ucuz fiyatta almayı öğrendi. Bu gelişme sektörde çalışanların sayısını da artırdı. Eskiden 3-5 esnaf bu işi yaparken şimdi onlarca meslektaşımız bu işi yapmaya başladı" dedi.

Kenan Yiğit, ikinci el malzemeleri genellikle İstanbul gibi büyük kentlerden aldıklarını, Van'da bozulmayan eşyanın ikinci el mağazalarına satılması gibi bir alışkanlık olmadığını da anlatarak, "Bizim yöre insanı bir ürünü ancak bozulunca bize getirip satmaya çalışıyor. Halbuki biz bozuk mal satmıyoruz. Bizim ürünler çok az kullanılmış, değiştirilen mallar" diye konuştu.