Kan davasına karşılık kızını istediler

Van'ın Çaldıran ilçesinde 2001 yılında yaşanan bir namus cinayeti nedeniyle aralarında kan davası başlayan yakınları ile barışmanın bedeli olarak kendisinden 100 bin YTL para ve 14 yaşındaki kızı istenen Mehmet Boztaş isimli vatandaş, karşı tarafın isteğini kabul etmediği için tehdit edilerek köyden çıkması istendiği gerekçesiyle çocuklarıyla Cumhuriyet Savcılığı'na gelerek hasımları hakkında suç duyurusunda bulundu.

Alınan bilgilere göre, Alikelle köyünde meydana gelen olay şöyle gelişti; Abdulbari Boztaş isimli şahıs namus davası yüzünden eşi Fatma Boztaş'ı öldürmek suçundan 2001 yılından tutuklanarak cezaevine konuldu. Cezaevinde 2 yıl kaldıktan tahliye edilen Boztaş, 2007 yılında bu seferde öldürdüğü eşi ile bağlantısı olan ve akrabası olduğu belirtilen Kutbettin Keleş'i öldürerek tekrar cezaevine girdi.

Halen cezaevinde bulunan Boztaş'ın kardeşi Mehmet Boztaş, olaydan sonra yakınlarının devreye girmesiyle ağabeyi tarafından öldürülen Kutbettin Keleş'in yakınlarıyla barışmak istedi. Ancak Keleş ailesinin Boztaş ile barışmak için 100 bin YTL para ve 14 yaşındaki kızını istediği, vermemesi durumunda ise köyde bulunan 130 bin metrekare taşınmaz malını bırakarak çıkmasını istediler. Boztaş'ın karşı tarafın isteklerini kabul etmediği için barış sağlanamadı.

Kan davalıları tarafından sürekli tehdit edildiğini ve 4 çocuğunu Keleş ailesinin tehditlerinden dolayı bu yıl okula göndermediğini iddia eden Boztaş, yanına aldığı eşi ve 7 çocuğu ile Çaldıran Cumhuriyet Savcılığı'na gelerek hasımları olduğunu iddia ettiği Kasım, Fahrettin, Mehmet Nesim, Feyruz, Seyithan, Aydın, Galip, Zeynelabidin, Cesim Keleş ile köyün imamı Mehmet Özkan hakkında suç duyurusunda bulundu. Keleş ailesinin kendilerine duyduğu kin ve nefretten dolayı sürekli saldırdıklarını ve çocuklarını dövdüklerini iddia eden Boztaş, Keleş ailesi tarafından sürmesine izin verilmediği için masraf edip sürdüğü topraklarından herhangi bir gelir elde etmediğini belirtti.

Can güvenliklerinin de olmadığını söyleyen Boztaş, aile bireylerinin herhangi birinin başına bir olayın gelmesi durumunda sorumlularının Keleş ailesi olacağını kaydederek, "Bizi barıştırmak için bazı kişiler araya girdi. Ben barışmak istiyorum. Ancak Keleş ailesi 100 bin YTL para ve 14 yaşındaki kızımı istiyorlar. Yoksa köyde bulunan 130 bin metrekare taşınmaz malımı bırakarak çıkmamı istiyorlar. Böyle bir istek hangi kanun veya dünyanın hangi ülkesinde olmuş. Böyle bir olay olmuş olsaydı biz de 14 yaşındaki kızı verirdik" dedi.

Konu ile ilgili basın mensuplarına açıklamalarda bulunan İlçe Kaymakamı Yemen Bayrak ise yüzyıllardır masum ve suçsuz insanların ölmesine, suçlu sayılmasına neden olan kan davalarının günümüzde artık yok olmaya mahkum olduğunu belirtti. Bunu da insanları eğitmenin bir sonucu olduğunu kaydeden Bayrak, ilçede son yıllarda eğitim alanında yapılan ciddi çalışmaların kan davalarının son bulmasından büyük rol oynadığını belirtti.

Kaymakam Bayrak, "Alikelle köyümüzde meydana gelen kan davası olayı ile vatandaşlarımızla görüşüp bu olayı herhangi bir sürgüne ve bedele mahkum edilmeden barışçıl yöntemlerle çözülmesi adına gerekli gayretleri sarf ediyoruz ve bundan sonra da çalışıp sorunu olumlu sonuçlandıracağız" şeklinde konuştu.