Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Van Şube Başkanı Doç. Dr. Davut Okçu, öğretmen açığı sorununun on binlere ihtiyaç duyulacak şekilde varlığını devam ettirmekte olduğunu ifade ederek, "Doktorun, hakimin ve polisin vekili, sözleşmelisi, ücretlisi olmadığı gibi öğretmenin de olamaz" dedi.

24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla Eğitim-Bir-Sen Van Şube tarafından bir kutlama programı düzenlendi. Ortaklar İş Merkezi'nde bulunan sendikada gerçekleştirilen etkinliğe bir çok öğretmen katılırken, programın açılış konuşmasını Doç. Dr. Davut Okçu yaptı. Toplumların uygarlık düzeyinin öğretmene verilen değerle ölçüldüğünü ifade eden Dr. Okçu, öğretmenlerin bir türlü çözülemeyen sorunlarına ve maddi sıkıntılarına çalışma şartlarına bakıldığı vakit, ülkenin uygarlık düzeyinin düzeysizlikten öteye gitmediğinin ortada olduğunu belirtti.

Öğretmen açığı sorununun, on binlere ihtiyaç duyulacak şekilde varlığını devam ettirdiğini anlatan Dr. Okçu, "Ancak öğretmen açığı sözleşmeli, vekil, ücretli öğretmen alımıyla kapatılmaya çalışılmaktadır. Doktorun, hakimin, polisin vekili, sözleşmelisi, ücretlisi olmadığı gibi öğretmenin de olmaz, olmamalıdır. Vekil ve ücretli öğretmenlik uygulamasına son verilmeli, mevcut sözleşmeliler de derhal kadroya geçirilmelidir" dedi.

Bölgelerarası öğretmen dağılımında dengesizlik olduğunu, bazı yerlerde kadrolu, tecrübeli öğretmenle eğitim öğretim yapıyorken, bazı yerlerde ya öğretmen açığı had safhada ya da stajyer, asker öğretmenlerle ihtiyaç kapatılmakta olduğunu belirten Doç. Dr. Davut Okçu, şunları söyledi: "Kalkınmada öncelikli yörelerde öğretmen ihtiyacının karşılanamaması nedeniyle öğretmenlerimiz bu yörelere zorunlu olarak gönderilmektedir. Buna rağmen açık kapatılamamaktadır. Öğretmenlerin söz konusu yörelerde çalışması için teşvik uygulanmalıdır. Bunun için de kalkınmada öncelikli yöre tazminatı verilmelidir. Bu uygulama, sorunu büyük oranda çözecektir. Bu yörelerde çalışan öğretmenlerin çocuklarına eğitim bursu verilmesi uygulamasına gidilmelidir.

Öğretmen kariyer basamakları ile ilgili olarak 2005 yılında çıkarılan kanun çerçevesinde uzman öğretmenlik sınavı yapılmış, ancak başöğretmenlik sınavının henüz yapılmamıştır. Başöğretmenlik ve uzman öğretmenlik sınavı biran önce yapılmalıdır. Öğretmen camiası bu sınavların acilen yapılmasını beklemektedir. Yarınlarımızı emanet ettiğimiz öğretmenler beslenme, barınma, ısınma, giyim, sağlık ve eğitim masraflarını karşılayamayınca ek iş yapmak zorunda kalmaktadırlar. Geçim sıkıntısı yaşayan öğretmenlerden verimli olmalarını beklemek haksızlık olur. Çünkü sıkıntı çeken bir insan başkalarına faydalı olamaz ve sorunlarını çözemez" dedi.

Yapılan konuşmanın ardından mahalli sanatçılar tarafından türküler seslendirilirken, program, sunulan kokteyl ile sona erdi.

iha

Yayın Tarihi : 25 Kasım 2008 Salı 17:38:22