Zanlılar, çıkarıldıkları adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Edinilen bilgiye göre, özel bir televizyon kanalında yayınlanan polisiye dizisinden esinlenen 3 kişinin macerası cezaevinde son buldu. Önceki gün "Van-Özalp karayolu üzerindeki Sıhke Gölü civarında 16 KV 359 plakalı otomobilde bulunan 2 şahıs, ellerinde telsiz ve tabanca ile kendilerini polis olarak tanıtıp araçları durduruyorlar" ihbarını alan Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı Ağır Suçlar Büro Amirliği ekipleri, kısa sürede olayın meydana geldiği bölgeye gittiler. Ekipler, gasp edilen Y.Ö. isimli şahsın yanına giderek konu ve kişiler hakkında bilgi alıp çalışmalarına başladı. Ekipler, yaptıkları çalışmalar kapsamında gasp edilen minibüsü ertesi gün Karpuzalan köyü civarında terk edilmiş vaziyette buldu. Minibüs, yapılan çalışmalardan sonra sahibine teslim edildi. Ağır Suçlar Büro Amirliği ekipleri, daha sonra yaptıkları kapsamlı çalışmalar sonucu bahse konu 16 KV 359 plakalı otomobilin Kazım Karabekir Caddesi üzerindeki bir iş yerinden T.D. ve İ.Ş. isimli şahıslar tarafından kiralandığı tespit etti. Harekete geçen ekipler, şüpheli olarak isimleri geçen T.D. ve İ.Ş. isimli şahısları dün akşam saatlerinde ikamet ettikleri evlerinde yakalayarak gözaltına aldılar. Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen zanlılar, burada gaspa uğraşan şahıslar tarafından olayı gerçekleştirdikleri teyit edildi.

OLAYLARI ANLATTILAR
Cumhuriyet Savcısı'nın talimatı ile gözaltına alınan zanlı T.D., avukatı refakatinde alınan ifadesinde 29 Mayıs 2009 günü bir iş yerinden kendisinin adına İ.Ş. ile birlikte 16 KV 359 plakalı otomobili kiraladıklarını söyledi. T.D., 03 Haziran 2009 günü İ.Ş.'in kendisine "Polislik yapalım, eğlence olsun, arabaları durduralım, benim Bostaniçi beldesinde K.S. isimli arkadaşım var. Türkçe'si iyi" dediğini, beraber Bostaniçi beldesine gidip K.S.'yi aldıklarını belirterek, "Özalp yolu üzerindeki Sıhke Gölü civarında 72 plakalı bir aracı durdurdük. K.S. ile birlikte aracın yanına giderek içinde bulunan üç şahısın kimliklerine baktık. Şahıslardan birinin kimliğinin olmadığını görünce K.S. kendisini başkomiser olarak tanıtarak şahsa tokat attı. K.S. daha sonra şahısların aracına binerek bir müddet sonra geldiğinde '30 TL aldım kısa günün karı' dedi. Kısa bir süre sonra K.S. başka bir aracı da durdurarak muayenesi olmadığı için 30 TL para aldı. Daha sonra K.S.'yi evine bıraktıktan sonra İ.Ş.'in evine gittik. 03 Haziran 2009 günü saat:22.30 sıralarında tekrar Van-Özalp karayolu üzerinde bulunan Sıhke Gölü civarında Y.Ö. yönetimindeki 65 NC 253 plakalı minibüsü gördük. Kuçağında bir bayan olan sürücü elini camdan çıkartarak bize küfür etmesi üzerine İ.Ş. aracın önüne geçerek durdurdu. Minibüsün şoförünü indirerek tokat attı. Şahısın bir anda karanlığa doğru kaçmasıyla İ.Ş., üzerinde bulunan kurusıkı tabancayı çıkartarak havaya 1 el ateş etti. Bu arada araç içerisinde bulunan bayanı daha sonra evine bırakmak için Bostaniçi Beldesine doğru gittik. Biz de telsiz yoktu. Bu olaylar gerçekleştiğinde İ.Ş.in cep telefonuna yüklemiş olduğu polis telsizi sesi müziğini açıyordu. Bu olayda "Arka Sokaklar" dizisinden esinlenerek İ.Ş. Komiser Mesut, K.S., Rıza Baba, bana da Lale ismini taktılar" dedi.
Bu bilgiler doğrultusunda Ağır Suçlar Büro Amirliği ekipleri, zanlılardan İ.Ş.'ye ait ikamette yaptığı aramada olayda kullandıkları kurusıkı tabanca ve cep telefonu üzerinde yapılan incelemede ise telsiz sesinin kayıtlı olduğu tespit edildi.
Daha sonra diğer zanlı K.S.'de yapılan çalışmalar neticesinde yakalanarak gözaltına alındı. Zanlıların Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgularının ardından çıkarıldıkları adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildikleri belirtildi.
Minibüsü gasp edilen 30 Nolu Minibüsler Kooperatifi Başkanı Ramazan Yorulmaz isimli şahıs, gece geç saatle evde olduğu sırda şoför arkadaşın kendisini arandığını ve gasp edildiğini söylemesi üzerine olayın yaşandığı bölgeye gittiğini söyledi. Olay yerine gittiğinde arkadaşının darp edildiğini gördüğünü ifade eden Yorulmaz, "Olayı gerçekleştiren şahıslar, arkadaşımıza kendilerini polis olarak tanıtıp gasp etmişler. Minibüste bulunan arkadaşımızla bayanı kendi araçlarına bindirdikleri esnada şoför kaçıyor. Daha sonra bayanı da geç saatlerde evine bırakıp minibüsü de Karpuzalan köyünün yakınlarına terk edip kaçıyorlar. Bu olayı gerçekleştiren şahısları tanımıyoruz. Uzaktan yakından bir tanışlılığımızda yoktur" dedi.

Zanlılar, yakalandıktan sonra Emniyet Müdürlüğü'nde gördüğünü ifade eden Yorulmaz, "Genç olduklarını gördüm. Birinin de evli ve bir çocuk babası olduğunu öğrendim. Gerçekten de üzüldüm. Öyle gençlerin sağda solda ben polisim, polisliğe heveslenip te arabaları gasp edip insanları rencide etmek, gururları ile oynamak iyi bir iş değil. Ama ben onların gençliğine ve çocuklarına acıyorum. Şunu söylemek istiyorum. Bizim S.S. 30 Nolu Erciş Minibüsçüler Kooperatifi'nin bunlarla hiç bir alıp veremediği yoktur. Sadece acıyorum kendilerine" şeklinde konuştu.
Emniyet yetkilileri ise, bu güne kadar gasp olayından dolayı mağdur olan vatandaşların Emniyet Müdürlüğü'ne gelerek müracaatta bulunmalarını istediler.

iha

Yayın Tarihi : 10 Haziran 2009 Çarşamba 10:36:08

Güncelleme :10 Haziran 2009 Çarşamba 17:33:15