1913-1918 yılları arasında yaşanan Ermeni-Müslüman çatışmasının Van-Erciş ekseninde yaşanan olayların irdelendiği romanda, ayrıca Türk genci 'Gazi' ile Ermeni kızı 'Sona' arasında yaşanan fırtınalı bir aşk öyküsü de konu ediliyor. Eyyüp Altun, kaleme aldığı 'Sona' isimli romanı 5 yılda tamamladığını anlatarak, "Bildiğiniz gibi Türk edebiyatında konusunun tamamı 1915'te geçen roman çalışması bulunmamaktadır.

Sona, bu alandaki ilk çalışmadır. Şunu söyleyebilirim ki, roman, dönemin sosyo-psikolojisini okuyuculara aktarmasının yanı sıra, sevgiyi ve sevmeyi, halkların bir arada yaşaması için en geçerli yol kabul eden gizli bir fikre de sahiptir. Osmanlının onlarca tebayı bir arada tutan, toplumun genlerine kadar sinmiş geleneksel anlayışı, elbette araştırılmaya değer. Bugün farklı kültürleri bir arada tutamamanın sıkıntılarını yaşıyoruz. Gerçeğe ulaşmak için iğneyi önce kendimize batırmalıyız.

Bu anlayışla tarihe bakamazsak sanırım yaptıklarımız duygusal bir fanteziden öteye gidemeyiz. Tarihi bilimsel bakış açısıyla yerli yerine oturtmak gerekir, ancak gelecek için toplum projeleri yaratırken de insanlığı elden bırakmamak en doğru yol olacaktır. Evet, tarihi yargılarken nesnel gerçeklerden kaçmamalıyız. Ancak, geleceği kurarken de çok en hümanist değerlerle yola çıkmalıyız.

Duygudan yoksun bir gelecek projesi tarihi tekrarlamaktan öte bir işe yaramayacaktır. 'Sona' okurun asla elinden bırakamayacağı derecede sürükleyici, gerçeklere vurgu yapmada acımasız, geleceğe bakarken de bir o kadar duygulu bir roman. Birinci basım okurlarımdan edindiğim olumlu izlenim ve ilk basımın tükenmesi sonucu ikinci basımı gerçekleştirdik. Teknik açıdan yeniden taranan roman bu basımda çok daha güçlendirilmiş olarak okuyucunun karşısına çıkıyor" dedi.

İha

Yayın Tarihi : 18 Mayıs 2009 Pazartesi 15:41:06