Denizli'deki özel bir hastanede apandist ameliyatı sırasında yanlışlıkla kalın bağırsağının delindiğini ileri süren avukat Melih Yanık, hastane ve doktorlar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Denizli'de 8 yıldır avukatlık yapan evli ve iki çocuk babası 36 yaşındaki Melih Yanık, apandist ameliyatı olmak için özel bir hastaneye gitti.

Geçtiğimiz yıl 29 Temmuz'da hastane doktorlarından F.İ. tarafından ameliyat edilen Yanık, ameliyattan bir gün sonra taburcu edildi. Evine dönen Yanık, yüksek ateş ve ağrı şikayetiyle ameliyat edildiği hastaneye ambulansla kaldırıldı. Bu sırada hastanedeki nöbetçi olan Cerrah C.B., iddiaya göre "Hiçbir şeyin yok. Gaz sıkışması var, o yüzden rahatsızlandın" diyerek Yanık'ı muayene etmedi. Hemşire gözetiminde sabaha kadar hastanede tutulan Yanık'ın durumu giderek kötüleşti. Hastane görevlileri durumu kötüleşen Yanık'a herhangi bir müdahalede bulunmazken, yakınları olaya tepki gösterdi. Yanık'ın vücudunda morluklar oluşmaya başladı. Hastane doktorları karnında giderek büyüyen şişliğin ise gaz nedeniyle olduğunu söyledi. Ailesinin baskısıyla hastaneden çıkarılan Yanık, buradan Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Acil Servisi'ne kaldırıldı. Pamukkale Üniversitesi Hastanesi'nde yapılan tetkiklerin ardından Yanık'ın özel hastanede yapılan apandist ameliyatı sırasında kalın bağırsağının delinmiş olabileceği belirtildi.Yapılan incelemede talihsiz adamın iç organlarının bağırsaktan sızan yaklaşık 2.5 kilo dışkıyla dolduğu anlaşıldı. Apar topar tekrar ameliyata alınan Yanık'ın iç organları 25 litre suyla temizlendi. Delinen kalın bağırsak kesilerek dışarı çıkarıldı ve dışkının iç organlara doğru sızmaması için bağırsak dışkı torbasına bağlandı.

Basit bir apandist ameliyatı için gittiği özel hastanede hayatının altüst olduğunu belirten Yanık, hastane doktorlarından ameliyatı yapan F.İ.'den ve nöbetçi doktor C.B.'den şikayetçi olduğunu, savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu söyledi. Ameliyatın ardından durumunun kötüleştiğini, tekrar ameliyat olduğu hastaneye ambulansla kaldırıldığını fakat doktorların kendisiyle ilgilenmediğini ifade eden Yanık, "Gaz sıkışması, psikolojik nedenlerden dolayı kendimi kötü hissettiğim söylendi. Ne bir tomografi çekildi, ne de bir inceleme yapıldı. Durumum giderek kötüleşti. Bilincimi kaybettim. Vücudumdaki morluklar için bile klimalar yüzünden olmuştur dendi. Ameliyattan 3 gün sonra denize girersin dediler, 5 aydır sağlığıma kavuşamadım. İnsanları buradan uyarıyorum. Hastaneleri ve doktorları iyi seçsinler. Yoksa benim gibi hayatları kararabilir. Ameliyat olduğum günden bu yana sağlığımı kaybetmekle kalmadım tüm işlerim altüst oldu" dedi.

Bilincini kaybetmesine rağmen hastanede görevlilerinin kendisine hiçbir müdahalede bulunmadığını söyleyen Yanık, "Ailem, yakınlarım beni hastaneden zorla çıkarttılar ve Pamukkale Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırdılar. Üniversite hastanesine gidince doktorlar şimdiye kadar neredeydiniz diye kızmışlar. İki hastane arasındaki farkı görün. Yakınlarım hastaneden beni çıkartmasalardı, şu an yaşamıyor olacaktım. Şimdi yurt dışından getirdiğim mamalarla besleniyorum, her şeyi yiyemiyorum" diye konuştu.

Yaptığı araştırma neticesinde kendisini ameliyat eden F.İ. hakkında "görevi kötüye kullanma", "taksirle ölüme neden olma" suçlamalarıyla 2008 ve 2009 yıllarında üç dava açıldığını dile getiren Yanık, "Şerife Tekke ve Celal Şahin isimli hastalar ameliyatın ardından hayatlarını kaybetmiş. İki aile dava açmamış, sadece bir aile dava açmış ve o davadan doktor 3 ay 15 gün hapis cezası almış. Bu ceza da para cezasına çevrilmiş" şeklinde konuştu.