2
Mayıs
2024
Perşembe
DENİZLİ

Çocuklarınıza karne kabusu yaşatmayın

Denizli Devlet Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ceyhan Balcı Şengül, anne ve babaların kötü karneye karşı aşırı tepkinin çocuklarda evden kaçma ve intihara neden olabileceğini konusunda uyarılarda bulundu.


2007-2008 eğitim öğretim yılının bitmesine saatler kala, uzmanlar anne ve babaları kırık not getiren çocuklarına aşırı tepki göstermemeleri konusunda uyardı. Denizli Devlet Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ceyhan Şengül, öğrencilerin alacağı karne sonucunda bazı evlerde sevinç ve gurur, bazı evlerde üzüntü, kızgınlık ve öfke bazılarında ise sessizlik yaşanacağını hatırlatarak velileri uyardı. Uz. Dr. Şengül, velilerin kötü karne getiren çocuklarına karşı aşırı tepki göstererek çocuğunu başarısızlıkla suçlaması, aşağılaması, küçük düşürmesi, fiziksel şiddet uygulamasının çocukta evden kaçma ve intihar girişiminde bulunma gibi davranışlara yol açabileceğini söyledi. Uz. Dr. Ceyhan Şengül, bu tür durumlarda çocukların zayıf notlarından çok ailesinden korktuklarını söyleyerek, "Karne korkusu ve sonrasında görülen bu davranışların altında çocuğun karneden çok ailesinin karnesine karşı vereceği tepki ile ilgili kaygıları ve depresif temalar yatmaktadır. Hiç unutmamak gerekir ki çocuklar karnesindeki kırık notu umursamaz ve aldırmıyor gibi gözükse de üzgündür ve hayal kırıklığı yarattığının farkındadır" dedi. Uz. Dr. Şengül, karnenin sadece öğrencilerin akademik başarılarının bir karşılığı olmadığını, anne, baba, öğretmen ve eğitim sisteminin bir karnesi olduğunu söyleyerek, "Veliler karneyi eline alıp, çocuklarına tepki göstermeden önce başarının da ve başarısızlığın da, iyi notun da, kırık notun da aynı zamanda kendi karnesi olduğunu unutmamalı.Veliler şu soruları açıkça kendine yöneltmeli, 'Aile olarak en başından beri sorumluluklarını bilen, ödev ve derslerini önemseyen, özgüveni yerinde olan bir çocuk yetiştirebildik mi? Huzurlu bir aile ortamı sunabildik mi? Çocuğumuzun kapasitelerini ilgi alanlarını yeterince tanıyor muyuz? Acaba çocuğumuzla ilgili beklentilerimiz onun yeteneklerine uygun mu? Hedeflerimiz gerçekçi mi? Ondan istediklerimiz bizim yapmak istediklerimiz ya da başaramadıklarımız mı? Çocuğumuzun eğitim döneminde öğretmen ve okulla yeterli işbirliği yaptık mı?
Şimdi hesabı sadece ve sadece çocuğumuza kesmeye hakkımız var mı?' Bunlar anne ve babanın karnedeki payı" diye konuştu. Anne ve babaların çocuğunu olduğu gibi kabul etmesi gerektiğini kaydeden Şengül, çocuklarını başkalarıyla karşılaştırmak yerine sadece kendi kapasitesini kabul edip, çocuğun yapabileceklerini ön plana çıkarmak gerektiğini ifade etti. Uz. Dr. Şengül, ailelerin çocuklarına duygularını ifade etmesine olanak vermeleri gerektiğini ifade ederek, "Bu durum karşısında kendi duygularımızı dile getirmeliyiz. Başarısızlığın nedeninin çocuğumuzla birlikte değerlendirilip, çözüm yollarını beraber araştırmalıyız. Baş edemediğiz durumlar da uzmandan yardım alınması gerektiğini hatırlamalıyız. Anne-baba olarak sevgimizin koşulsuz karnedeki notlardan bağımsız olduğunu ona hissettirmeliyiz" dedi.

..
Yayın Tarihi : 12 Haziran 2008 Perşembe 16:47:41


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?